Önemli bilgiler

A -
A +
Seyyid Ahmet Arvasi son derece yakın dostum ve kendisinin sırdaşı idim. Onun vasıtası ile çok sayıda ülkücüyü tanıdım. Ve onları sevdim. Sıkıntılarını paylaştım. Ve çok sayıda yazım ile onları savundum. Bu mübarek insanlar (ülkücüler) Türk- İslam ülküsü (inancı) için çile çektiler ve şehid oldular.  Şu andaki ülkücülere kırgınım. Geçmişte kalben onlardan biri idim. Şu anda ise 1000 yıllık Türk- İslam medeniyetini yıkan CHP'nin emrindeler. Bugün Türkiye'de halkın bazısı, hatta münevverlerin büyük kısmı, laikliği "tam bir din düşmanlığı" olarak düşünüyor. Acaba neden?
Yazdıklarıma inanmıyor musunuz? Cumhuriyetin ilanından sonra, resmi ideolojinin en az çeyrek yüzyıl din düşmanlığı yaptığını, dinler içerisinde de sadece İslamiyeti yok etmek için çırpınıp durduğunu kabul etmiyor musunuz? 
1931 yılında İstanbul Devlet Matbaasında basılan ve bütün liselerimizde resmen okutulan Orta Zamanlar Tarih kitabının 2. Cildinin 89. Sahifesini birlikte okuyalım! Bakalım resmi ideoloji, İslamiyeti çocuklarımıza nasıl anlatıyor: 'Muhammed Mekke'de müşriklik muhitinde ve tesirinde büyümüş olmasına rağmen dini meseleler ve dini düşünceler pek derin bir surette, zihnini işgal ediyordu. Muhammet kırk yaşına geldiği zaman vatandaşlarını, kendinin bulduğu ve doğru olduğuna inandığı yeni bir dine davete başladı'
İslamiyeti doğrudan doğruya Hazreti Peygamberin bir buluşu olarak kabul eden ve 'Kur'an-ı Kerim'in Onun tarafından yazıldığını' anlatan bir resmi görüşün sefaletini hiç kimse mazur gösteremez. O tarih kitabının 90. Sahifesinde, Kur'an ve Vahiy başlığı altındaki şu küfre bakınız: 
'Muhammedin koyduğu esasların toplu olduğu kitaba Kur'an denir. O, Arapların ahlak ve adetlerinin pek fena ve pek iptidai ve ıslaha muhtaç olduğunu anlamış, bunları ıslah için tenha yerlere çekilerek senelerce düşünmüş ve yıllarca tefekkürden sonra kendisinde vahiy ve ilham fikri doğmuştur.' 
İslamın bütün mukaddeslerini (Devletin resmi liselerinde okutulan) tarih kitaplarıyla da çiğneyen Firavunlar kadrosu, laikliği din düşmanlığı olarak anlayan zavallı kafalardır. Bu bakımdan o dalkavuklar kadrosu, çok uzun yıllar liselerimizde okuyan çocuklarımıza, bir Ebu Leheb inkarı ve İslam düşmanlığıyla şu hezeyanları ezberletip durdu:
'Muhammet, uzun bir devirdeki tefekkürlerin mahsulü olan ayetleri, lüzum ve ihtiyaçlara göre takrir ediyordu. Bununla beraber, kendisini tahrik eden kuvvetin tabiat fevkinde bir mevcudiyet olduğuna samimi surette kani idi.' Tarih Orta Zamanlar sayfa: 91 
Bir ülkede, en az çeyrek yüzyıl, devletin resmi ideolojisi, devletin resmi okullarında, bir Firavun inkarıyla, İslamiyete saldırırsa ve bütün bunları laiklik uğruna yaparsa, o ülkede insanların laiklikten korkmaları, laikliği dinsizlik olarak bilmeleri tabii karşılanmalıdır. 
Şimdi diyecekseniz ki, kim yazmış o tarih kitabını? O hezeyannameyi yazanlar sizi de dehşete düşürecektir:1-Riyaseticumhur Umumi Katibi: M. Tevfik Bey, 2-Çanakkale mebusu Samih Rıfat Bey, 3-İstanbul Mebusu Prof. Akçuraoğlu Yusuf Bey, 4-Aydın mebusu  Dr. Reşit Galib Bey, 5-Balıkesir mebusu Hasan Cemil Bey, 6-Afet- İnan Hanımefendi, 7-Erkanı Harbiye Miralayı Baki Bey, 8-Balıkesir mebusu İsmail Hakkı Bey, 9-Kocaeli mebusu Reşit Saffet Bey, 10-Şarki Karahisar mebusu Prof. Sadri Maksudi Bey, 11-Sivas mebusu Prof. Şemseddin Günaltay Bey, 12- Miralay Şemşi Bey, 13-Eskişehir mebusu Prof. Yusuf Ziya Bey
İki miralay dışında, heyet mensuplarının hepsi, aynı zamanda Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti üyeleridirler de... 
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.