PKK'da kimlik değişikliği

A -
A +

İstihbarat birimlerinin elde ettiği haberi tahlil ettiğimizde şu sonuca varabiliriz. PKK, zoraki olarak kimlik değiştirmekte. Türkiye bölücüleri, bir Türkiye terör örgütü olmaktan çıkıp Suriye'nin, daha doğrusu Baas'ın, hatta belki ondan daha gerçekçi ifadeyle El Muhaberat'ın kontrolüne girmekte. İstihbarata göre "Nureddin" kod adını taşıyan Nurettin M. el Halef'in bir süredir PKK'nın silahlı kolunu sevk ve idare etmeye başlamasıyla birlikte örgüt yenilenme veya yeniden yapılanma sürecine girmiştir. Buna göre silahlı kanada getirilen beş kişiden üçü Suriye, biri İran vatandaşıdır. Sürecin devamında Abdullah Öcalan başta olmak üzere Murat Karayılan, Duran Kalkan, Mustafa Karasu gibi isimler, tasfiye edilecektir. Suriye köylerinden 15-18 yaş arası çok sayıda gençlerin eğitime alındığı da haber verilmekte. Bununla örgütün militan yüzü değişikliğe uğratılmaktadır. Kandil'in silahlı eylem sorumlusu "Dr. Bahoz Erdal" kod adını taşıyan Fehman Hüseyin, kendisi de diş tabibi olan Beşar Esad'ın üniversiteden arkadaşıdır. Son olaylarda Türkiye ile Suriye'nin arası açılınca Beşar Esad, el Muhaberat'a PKK'ya esasında ise arkadaşına silah ve mühimmat desteği vermesi için talimat vermiştir. Baas rejimi, 'düşmanımın düşmanı dostumdur' prensibinden hareketle son gerilim üzerine örgüte yönetici, militan ve mühimmat olarak yatırımı arttırmış bulunuyor. Hatta Karayılan, Kalkan ve Karasu'nun İskandinav ve Avrupa ülkelerinden pasaport aldıkları da iddia edilmekte. Son zamanlarda pasif konuma düşmüş olan Cemil Bayık ve Rıza Altun'un da aynı akıbete uğrayacağı tahmine dilmekte. Bu haberi şöyle tercüme etmek mümkün: PKK bir "Türkiye terör örgütü" olmaktan çıkma yolundadır. Suriye, örgüte bir iç darbeyle ve zorla el koymaktadır. Baas rejimi, hazır Türkiye'ye ateş eden bir silahlı gücün kumandasını ele geçirmektedir. Şemdinli saldırısı ve milletvekili kaçırma şovunu bu bilgilerle birlikte değerlendirmek gerekir. Ankara, Suriye ile meşgul olurken, Şam, Kandil merkezli olarak yeniden inşa etmekte olduğu örgütle bizi doğu ve güneydoğudan vurmak istemektedir. Zaman ne gösterir bilemeyiz. Türkiye Kürtleri, pes edip örgütlerini el Muhaberata teslim mi ederler, yoksa kanlı bir iç hesaplaşma mı olur? İç hesaplaşma yaşanırsa ne çıkar? Beşar Esad'ın gidici olduğu unutulamaz. Suriye'deki rejim değişikliği Kandil'deki yapılanmaya muhakkak tesir edecektir. O zaman ya Türkiye Kürtleri, idareyi yeniden ele geçirir veya belki de İran, Suriye'den hakimiyeti alır. Türkiye vatandaşı Kürtlerin yönetimden çekilmesiyle örgütteki Türkiye Kürdü devam eder mi? Kesinlikle kan kaybeder. Evet, daha evvel yazdığımız gibi, Türkiye'nin bir numaralı meselesi Kürt gerçeğidir. İktidar, soğukkanlılıkla aklı selim sahibi geniş Kürt kitlesini kazanmaya devam etmelidir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.