Türkiye sevdalısıydı

Geçtiğimiz ay nbsp; Hakkın rahmeti rahmanına kavuşan Gazetemiz Başyazarı nbsp; Yılmaz Öztuna, Milli Kütüphane Konferans Salonunda Altay Kültür, Sanat ve Eğitim Vakfı tarafından düzenlenen "Yılmaz Öztuna'yı Anma Toplantısı"nda nbsp; anıldı. Toplantıya Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın yanı sıra Milli Savunma Eski Bakanı Vecdi Gönül, Milli Eğitim Eski Bakanı Ali Nail Erdem, Altay Kültür, Sanat ve Eğitim Vakfı Başkanı Vahit Erdem, Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Özgür Özaslan, nbsp; Tarihçi-yazar Prof.dr. İlber Ortaylı, Müzikolog Prof. Dr. Nevzad Atlığ ve rahmetli Öztuna'nın Eşi Hatice Öztuna, Oğlu Oğuzhan Öztuna ve Torunu Aybars Öztuna, yakınları ile çok sayıda seveni nbsp; katıldı. Toplantıda bir konuşma yapan Bakan Ertuğrul Günay, Yılmaz Öztuna'nın resmi tarih anlayışını sorgulayan, farklı, derin bir tarih şuuru ve kültürüne sahip, insanlara öğreten müstesna gayretlerden nbsp; birisi olduğunu söyledi. Öztuna ile birkaç kez toplantılarda bir araya geldiğini, nbsp; birkaç kez de yazdığı yazılara teşekkür etmek için telefonda görüştüğünü ifade eden Günay, "En son kendisiyle 9 Şubat'ta Fatih Camisi'nde vedalaştık, Böylesi önemli şahsiyetlere gereken önemi veriyoruz fakat keşke bu toplantıyı Öztuna ölmeden önce yapabilseydik" dedi.

Hayatın geleceğe doğru yaşandığını ama hayatın geçmişe bakınca anlaşılabileceğini ifade eden Günay, tarihin kökleri, derinliği, nereden gelindiğinin bilme arayışının önyargılardan uzak öğrenilme ve öğretme çabası olduğuna dikkat çekti. Bakan Günay, Öztuna'nın milliyetçilik anlayışının ise''ayrımcı değil, birleştirici ve kucaklayıcı'' bir anlayış olduğunu kaydetti. Öztuna'nın Osmanlı tarihinde ırkçı bir bakış açısını katiyen öne çıkarmadığını anlatan Günay, "Yılmaz Öztuna Hocamızı ve onun gibi Türk kültürüne, tarihine, sanatına, musikisine hayatımıza iyilikler güzellikler, bilgi katmış olan herkesi minnetle anıyorum" diye konuştu.

O'NUN MİLLİYETÇİLİĞİ MODERN MİLLİYETÇİLİKTİ

Altay Kültür Sanat ve Eğitim Vakfıa Başkanı Vahit Erdem ise yaptığı konuşmada Öztuna'nın iyi bir Türk milliyetçisi olduğunu fakat Onun nbsp; milliyetçiliğinin modern bir yapıy sahip olduğuna nbsp; vurgu yaptı.Öztuna'nın Türk Kültürü için yapmak istediklerini hayata geçirebilmek için siyasete atıldığını belirten Erdem, nbsp; bazı hayallerini gerçekleştirmek için siyaset yolunu fırsat bulduğunu ifade etti. Öztuna'nın ölümünden 3 gün öncesine kadar Türkiye Gazetesi'nde makale yazmaya devam ettiğini anlatan Erdem, Öztuna'nın çok önemli bir Türk tarihçisi olduğunun altını çizdi. Öztuna'nın siyasetten de ayrılmadığını anlatan Erdem, "Milli kültürünü, dilini, musikisini, tarihini, sanatını iyi öğrenmeyen ve bilmeyen nesiller, ülkesini büyük milletler safhasına taşıyamaz, bunun içindir ki Yılmaz Öztuna ömrünü bu alana vermiştir" diyerek Öztuna'nın ortaya koyduğu eserlere dikkat çekti. nbsp;

YÜREĞİ TÜRKİYE SEVGİSİYLE DOLUYDU


Milli Eğitim Eski Bakanı Ali Nail Erdem ise Öztuna'nın yüreğinin Türkiye sevgisiyle dolu olduğunu ama tüm dünya insanları da sevdiğini söyleyerek "Onun milliyetçiliği insancıl ve barışçıl bir milliyetçilikti" dedi. 1970 'li yılların bunalımlı döneminde okulların kapatıldığına ve İstiklal Marşı söylenmediğine dikkat çeken Ali Naili Erdem, kendi dönemlerinde okulların yeniden açıldığını, bayrakların yeniden göndere çektiğini, istiklal marşının yeniden okunmaya başladığını hatırlatarak nbsp; "Eğer bunlar gerçekleştiyse Öztuna'nın bu çalışmalara katkısı oldu" dedi. Öztuna'yı idealist bir kültür adamı olarak niteleyen Erdem, Öztuna'nın gerçeği her ne olursa olsun söyleyen bir tabiatı olduğunu belirtti. Öztuna'nın siyasi kişiliğinin Milli Eğitim'den bağımsız değerlendirilemeyeceğini de söyleyen Erdem, 12 Mart muhtırası döneminde bile birlik ve beraberliğin bozulmaması için siyasetin içindeki arkadaşlarına 'Biz buraya kavga etmeye değil barışı sağlayama geldik' diyerek sakinleştirmeye çalıştığını ifade etti. Öztuna'nın çalışmayı bir ibadet saydığını da belirten Erdem, Öztuna'yı yakından tanımanın kendisi için muhteşem bir şey olduğunu sözlerine ekledi.
BİLDİĞİNİ YAPAN, DİSİPLİNLİ VE ÇALIŞKANDI
Yılmaz Öztuna ile ilgili olarak 10 yıla yakındır yazılar yazdığını söyleyen Tarihçi İlber Ortaylı ise "Bu yazılarda amacım onu pofpoflamak değil onu örnek gösterebilmekti" diye konuştu. Yılmz Öztuna'nın sohbetlerine gittiğini anlatan Ortaylı, "Öztuna verilen çizgiye uymamıştı. O bildiğini yapan disiplinli ve çalışkan bir şahsiyetti" diye konuştu. Kendinden büyük insanlarla bir araya gelip konuşabildiğini de söyleyen Ortaylı, bu açıdan Öztuna'nın uyum kabiliyetine sahip biri olduğuna dikkat çekti. Öztuna'yı Türk musikinin inşa ettiğinin altını çizen Ortaylı, "Öztuna ezbere bildiğimiz konuların yanlış olduğunu ve tekrar sorgulamamız gerektiğini algılatmıştı" dedi.

KENDİNİ YETİŞTİRDİ

Yılmaz Öztuna'nın musikiye merak saldığında Türk musikisi hakkında çok fazla kaynak bulunmadığını anlatan Müzikolog Prof. Dr. Nevzat Atlığ ise "Her şeyin mektebi vardı ama musikinin o dönem mektebi yoktu" dedi.
Öte yandan Toplantıda Yılmaz Öztuna'nın yaşamını ele alan ve 2002 yılında TRT tarafından yapılan belgeselden de 10 dakikalık bir gösterim yapıldı. Ayrıca programın sonunda ATİ Türk Musiki Topluluğu da Öztuna'nın anısını konser verdi. Anma toplantısına katılan konuşmaclıara da birer plaket nbsp; takdim edildi.