Afet değil kaza

A -
A +
Ermenek'te su baskını sonucu 18 madenci hâlâ mahsur. Maden ocağındaki son denetimi yapan müfettiş, "Biz uyarılarımızı yapmıştık. Sondajlar yapılsaydı kazanın önüne geçilebilirdi. Her çalışmaya başlamadan önce kontrol sondajının yapılması lazım. Diğer ocaklarla mesafenin zaman zaman kontrol edilmesi lazım. Diğer ocaklarla oradaki et kalınlıkları mesafeleri ölçülmeliydi. Eğer ihtiramıza uyulsaydı kaza önlenebilirdi" demiş. Madenin işletmesini yapan şirket de sıkılmadan "Bu bir doğal afettir" demiş. Olayı 'doğal afet' deyip geçiştiremezsiniz. Maden işçisi İsmail Sevil de "Suyun patladığı noktanın 200 metre altında kömür çıkarılmaya başlandı. Bu şartlar altında madende çalışmayacağımı belirterek noterden ihtarname çektim" diyor.
Hukuki ve idari soruşturmalar henüz tamamlanmış değil ama bunun bir afet olmadığına, bir kaza olduğuna ilişkin epeyce bulgu var orta yerde.
Öncelikle yakınları madende mahsur kalan tüm kardeşlerimize sabırlar diliyoruz. Hepimize geçmiş olsun, inşallah bu son kaza olur. Hükümet önceliğini bu madende mahsur kalan kardeşlerimizin sağ olarak kurtarılmasına ayırdı. Olayın olduğu saatten bu yana devlet bütün imkanlarını seferber etti. 3-4 bakan kaza yerinden ayrılmayıp kurtarma çalışmalarına bizzat nezaret ediyorlar. Cumhurbaşkanı en önemli programını iptal edip bölgeye gitti. Aynı hassasiyeti Başbakan da gösterdi. Hem devletin hem de hükümetin olaya gösterdiği hassasiyette sorun yok.
Kazadan önce ocak denetlenmiş. Ancak işletmecinin ihtarları dikkate almadığı anlaşılıyor. Son yıllarda özellikle kömür ocaklarında yaşanan kazalar nedeniyle madencilik ve özellikle de yerli kömür üretimi üzerinde olumsuz bir hava esiyor. Bu kazalar özellikle doğalgaz lobisinin ekmeğine yağ sürüyor.
Türkiye enerjide dışa bağımlı bir ülke. Cari açığımızın büyük bir bölümü enerji ithalatından oluşuyor. Bu nedenle de AK Parti hükümetleri enerjide dışa bağımlılığı azaltmak adına yerli enerji kaynaklarının kullanımını teşvik ediyor. Kömür bizim en önemli yerli enerji kaynağımız. Bu kazalar oluyor diye kömür ocaklarını kapatmak ve yerli enerji kaynaklarından vazgeçmek yanlış... Madenleri kapatmak yerine bu madenleri kusursuz işletmenin yol ve yöntemlerini bulmamız gerekiyor. Tüm denetim tedbirlerini almalıyız. Gerekirse yerli kömürle enerji üretimini eğer ekonomik değilse sübvanse etmeliyiz.
İş güvenliğinden, iş sağlığından taviz verilerek yapılacak işletmecilik sürdürülebilir bir şey değil. Dedim ya, gerekirse iş güvenliği giderlerini devlet karşılasın. Ama asla yerli kömür ve madenleri çıkarmaktan vazgeçmeyelim. Son olay doğal bir afet değil. Maalesef kusurlarımız sonucu oluşmuş bir kaza.
31.10.2014
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.