Aysal'a verilen ders!..

A -
A +

Genel Kurul gösterdi ki, "Galatasaray tarihinin en çok oyu alan başkanı olarak göreve gelen" Ünal Aysal'a "güven ve inanç" azalmış durumda!..

Ünal Aysal, Ekateringburg'daki maçın saati 16.00 yerine 20.00 olmamasına ve maçın saat 21.30'da bitmemesine dua etsin, yoksa 'ibra edilse' bile, 'seçim oyunu maddesinin gereğinin Divan Başkanı tarafından yapılmaması' ile 'Fırsatı kaçırdınız, seçimi oylayacaktınız' diyemez, 'Olmazsa olmaz' dediği 'yetki' tehlikeye girer ve o da kürsüye çıkıp 'Mayıs'ta seçim olacağını' ilan eder ve 'Ben artık yokum' sözünün tarihini 2016'dan Mayıs 2014'e çekerdi. Onu ve yönetimini kurtaran, Galatasaray Kızları'nın Rusya'da tarihi bir şampiyonluğa imza atmaları ile 'gerilimli' genel kurul salonunu bir anda 'Galatasaray Bayramı' hâline döndürmeleri oldu. Ben 'yetki verilmemesini isteyen' bir Galatasaraylı olarak diyorum ki; 'Belki de iyi oldu'; zira, bizlerin, yani muhaliflerin genel kurula iyi hazırlanmadığımız ortaya çıkmıştı. Bu kargaşada bir ay içinde toparlanıp, yeni bir yönetimi iş başına getirip getiremeyeceğimiz şüpheliydi, risk alınacaktı. Kulübü mali / idari / sportif açıdan bu duruma düşüren bir yönetime iki yıllık ikinci bir şans verildi. İnşallah, akıllarını başlarına toplarlar ve genel kurulda yapılan eleştirilerden, uyarılardan ders alıp doğru yolu bulurlar da, Galatasaray'ı düze çıkarırlar. Başkan, çok şey vaat etti, takipçisi olacağız. 'Erkeklik bende kalsın' manevrasıyla 'İki yıl sonra Galatasaray için artık yokum, aday olmayacağım' dedi. Biliyor ki, verdiği sözleri tutamazsa, zaten Galatasaray Genel Kurulu ona 'Artık yoksun' diyecekti. Hayırlı olsun!.."
İşte, "Galatasaray Genel Kurulu'ndan ve de Galatasaray Kadın basketbol Takımı'nın inanılması güç bir zafere imza atıp kadın basketbolunda kulüpler bazında Avrupa'nın en büyük kupasını kazanmalarından 12 saat sonra telefonda konuştuğum" Galatasaray üyesi bir arkadaşımın "özetle söylediği" sözler bunlardı!..
Genel Kurul gösterdi ki, "Galatasaray tarihinin en çok oyu alan başkanı olarak göreve gelen" Ünal Aysal'a "güven ve inanç" azalmış durumda!..
Görülüyordu ki, "Türk Spor Tarihi'nin sadece Galatasaray bazında değil, bütün kulüpler bazında en büyük gelir gösterdiği bir sezonda, kulübün zarar etmesi ve borçların rekor bir zirveye ulaşması" Aysal'a güveni "büyük ölçüde" yıpratmıştı; bir!..
"İkinci Aysal Yönetimi" için, "kulübün boğuştuğu problemlerin altından kalkabileceğine dair kuşku" doğmuştu; Aysal ve arkadaşları, "mukayeseyi Adnan Polat dönemi ile değil, 'Birinci Aysal Dönemi' ile yapmalıydılar"; bu iki!..
"Sportif lokomotif" futboldaki "acı düşüş" ve Aysal'ın "hatalı, hatta yanlış tercihlerinin bu düşüşte oynadığı büyük rol", Galatasaray Başkanı'na ve Yönetimine inancı, zirveden çok aşağılara indirmiş, bugüne kadar kulüpte ve medyada "ona toz kondurmayan" destekçilerine bile "Bu kadar hata da yapılmazdı" dedirtecek hâle gelmişti; bu üç!..
Bitmedi; belli oldu ki, asıl ve hâlâ, "Galatasaray'ın anıt adamlarından" Fatih Terim ile uğraşmaya devam etmesi, genel kuruldan iki gün önce "Hürriyet Gazetesi'ne 'Terim kompleksinin söylettiği sözlerinin' manşet olması", Galatasaray Genel Kurulu'na gelen uzun yılların "gerçek" Galatasaraylılarını üzmüştü.
Terim gibi "yarım asırlık ve Divan Kurulu Üyesi olmuş bir Galatasaraylının nasıl, neden ve haksız kapının önüne konduğu" bu sözler ile yeniden hatırlanmış, "dünün" Galatasaray üyesi olan bir Başkan'ın bu operasyonunun acısının "hâlâ unutulmadığı" ve "Sarı-kırmızılı kulübe onca başarı getiren Terim yerden yere vurulurken, takımı bu hâle düşüren bir yabancı hocaya övgüler yağdırılmasının tasvip edilmediği" ortaya çıkmıştı; bu da dört!..
Rahmetli Alpaslan Türkeş'in çok anlamlı bir sözü vardır; "Dalından kopan yaprağın akibetini, rüzgar tayin eder."
Ey Ünal Aysal, "bu sözü" daima hatırla ve "ulu Galatasaray ağacının dalından kopmamaya, başka bir ağaç dalının yaprağı olma özentisi peşinde koşmamaya dikkat et"; dahası, "o köklü ağacın 'yaprak değil', dallarından biri olanlara da saygı duymayı" unutma!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.