Bir musibet, bin nasihatten iyidir!
31 Ekim 2014 01:00
En az 5 yazım vardır. Hakem, sosyal medyada asla olmamalı diye...Hakemin twitter ya da facebook gibi sosyal medyada yer alması çok tehlikeli. Bir cümlesi, bir mesajı, bir iması başına iş açar. Geçmişte polisi hedef alan, siyasi içerik taşıyan çok hakem mesajı gördük. MHK'nın bir kısmından haberi oldu, bir kısmından hiç olmadı. FIFA'nın da bu konuda çok katı olduğunu biliyoruz. Bu konuda hakeme karşı asla müsamahası yok. Bu iş neredeyse FIFA'nın alfabesi gibi.
Bizde de öyle olmalı. Tek cümlelik talimat yeterli: "Sosyal medyada hesabı tespit edilen hakemin, TFF ile ilişiği kesilir!"
Bu kadar!
Balıkesir'den, İzmir'e naklini aldırmış bir bölgesel yardımcı hakem, twitter üzerinden Erciyes-Beşiktaş maçının hakemi İlker Meral'i savunmaya kalkıyor. Üstelik futbolculara küfrederek. Medya mensuplarına lâf yetiştiriyor.
Koskoca TFF ya da MHK'nın başka işi yok bir de bununla uğraşsın.
Ama bu musibet hayırlı oldu. MHK belki çok daha radikal ve kesin kararlar alır.
İşte İngiltere!
İngiltere Futbol Federasyonu, QPR'da forma giyen Ferdinand'a twitter'da yazdıkları sebebiyle önceki gün 3 maç oynamama ve 25 bin sterlin para cezası verdi.
Bir twitter kullanıcısının yazdığı "QPR belki ihtiyacı olan daha iyi bir savunma oyuncusunu transfer edebilir" ifadelerine Ferdinand, "anneni getir o daha iyi oynar" şeklinde karşılık vermişti.
6 hakemi bir araya getirmekle iş bitmiyor
Süper Lig'de bir maça 6 hakem atanıyor. Yani toplamda 54 hakem!
PTT 1. Lig'de (4 hakem) 9 maça 36 hakem!
2. Lig, 3. Lig'e atanan hakem ve gözlemcilerle birlikte her hafta toplam 333 kişiye görev veriliyor. Kolay değil!
Ancak herkesin gözünün önünde olan Süper Lig'e biraz daha özen gösterilmeli.
6 hakemi bir araya getirmekle iş bitmiyor.
Uçak için yolcuları rastgele bir araya getiren "check in" görevlisi ya da resepsiyondaki otel personeli değilsiniz.
6 hakemin uyumu önemli!
Yedek kulübeleri düşünülerek, İngilizcesi iyi olan bir 4. hakem seçilmeli.
Takımlardaki yabancı sayısı dikkate alınarak hiç değilse lisanı iyi derecede olan 1-2 hakem, 6 kişilik ekipte mutlaka yer almalı. Bir mimik, bir kelime bazen krizi çözebilir.
MHK biraz daha cesur olmalı!
MHK hiçbir hakemi hiçbir kulüpten uzak tutmamalı.
Aradaki süre uzadıkça, sıkıntı derinleşiyor.
1 yıl aradan sonra bir kulübün maçına verdiğin hakemin de kafası karışabiliyor.
Öküzün altında buzağı arayanların sayısı artıyor.
MHK lige cesur başladı. Her hafta yeni birkaç genç sürdü. Ama bu hız kesildi.
İçlerinde çok iyi çıkış yapanlar oldu.
Ama Süper Lig'de henüz siftah yapmamış olan Suat Arslanboğa, Koray Gençerler, Mustafa Öğretmenoğlu, Hüseyin Sabancı, Serkan Tokat gibi hakemlerin ruh halini tahmin etmek çok zor olmasa gerek. Kalan haftalarda bu ve buna benzer durumdaki hakemlerin maç alma şansları daha da azalacaktır.
Halis Özkahya 3. haftadaki Başakşehir-Trabzon maçından sonra 4 hafta dinlendi. Bu hafta maçı var.
Volkan Bayarslan 4. haftadaki Galatasaray-Sivas maçından beri Süper Lig'de yok. Demek haftaya maçı olabilir.
Barış Şimşek ve Deniz Çoban bu hafta PTT 1. Lig'e giderek cezalarını tamamlamış oldular.
Bu yıl son senesi olan Kamil Abitoğlu'na bu hafta da maç yok. Halbuki 5. haftada problemsiz bir Sivas-Gençlerbirliği maçı yönetmişti. Haftaya maçı olursa tam 35 gün maç almamış olacak.
Bardağın dolu tarafından da bakmalı
Milli Takım'ın başarısızlığı, federasyonda doğru yapılan çok şeyi gölgeliyor. Bu sezon PFDK ve Tahkim birbirini yıpratacak kararlar vermedi. Temsilcilerin işleri kolaylaştı, artık tek bir küfrün bile rapora yansıması PFDK'ya sevk için yeterli. Basın toplantısında ipin ucunu kaçıran teknik adamlar PFDK'ya sevk edilebiliyor. Bazı teknik adamlarımız üstlerine lazım olmayan Passolig'i eleştireceğine, küfürden gelen cezalara yorum getireceğine talimatları bir kere okusalar, bu kadar boş konuşmazlar. Maalesef küfrü savunan ve verilen cezayı çok bulan teknik adamlarımız var.
Geçen hafta 37 gol atıldıysa, seyir zevki yüksek maçlar izlediysek bunda hakemlerin katkısı inkâr edilemez.