Siber Savaş

A -
A +
Yarın 30 Mart; beklenen gün. Neticesi şimdiden belli mahalli isimli Büyük Türkiye seçimi. Seçmenin azami çoğunluğu, istikrar ve kalkınmadan yana. Sandıkları, politika değil, vicdanlar yönetecek. Türkiye, bu seçimden güçlenerek çıkacaktır...

Twitter, diğer devletlerde temsilcilikler açtığı halde Türkiye'de bunu ihmal ederek keyfi bir yayın yapmaktaydı. Öyle olunca korsanlıkların cirit attığı bir âleme döndü. Nitekim bazı hanımların şerefiyle oynanınca mahkeme, onların kaldırılmasına karar verdi. Fakat adı geçen sosyal medya Türkiye'yi hâlâ "Boğaz, şiş kebap, rakı" diye değerlendiren bir Batılı geri kalmışlıkla gördüğünden kararını kaale almadı. Bunun üzerine TİB, Twitter'a ulaşmayı engelledi. Bu bir erişim engeli olduğu halde Hükümete muhalif cephe için gün doğdu. Hadiseyi derhal "twitter kapatıldı" diye resmettiler. Halbuki yurt dışından yayın yapan bir sitenin Türkiye'den kapatılması fiilen mümkün değildir.
Bu gerçek yetkili ağızlarca defalarca tekrarlandı:
-Bir sosyal medya unsurunu kapatmak gibi niyetimiz yok! Twitter şirketi, Türkiye'de muhatap alacağımız bir şube açsın, burada kazandığı paranın vergisini versin ve mahkemelerimizin kararlarına uysun!..
Bu makul fikri, yerlisi ve yabancısıyla peşin hükümlüler dinlemedi. Sansürcü, yasakçı gibi iftiralara devam edildi.
Bu arada Twitter'ın Ankara idare mahkemesinde açtığı dâvâ kabul gördü. TİB'in engelleme tasarrufunun durdurulmasına karar verilmişti. Karardaki gerekçe çok düşündürücüdür: "Erişimin engellenmesinin devamı, ilerde davacı Twitter için telâfisi mümkün olmayan zararlara yol açabileceğinden bu kararın durdurulmasına karar verilmiştir..."
Türkiye'de hukuken mevcut olmayan, vergi vermeyen, vatandaşlarımızın iffet ve şerefiyle oynayan yayınlar yapan bir internet sitesinin takibi durdurulunca o şirket, "ileride telafisi mümkün olmayan hangi zararlara uğrar?" Bunun ikna edici bir cevabı yoktur.
Daha Twitter şirketinin hukuk tanımaz bu tavrı tartışılırken bu defa hemen ardından You Tube'a erişim engellendi. Türkiye'nin en gizli toplantılarından biri dinlenmiş ve bu dinleme sosyal medyaya yüklenmişti. Bunun üzerine TİB o internet medyasına erişimi de durdurdu.
Dışişleri Bakanı, hariciye müsteşarı, MİT müsteşarı, Genelkurmay 2. başkanı Hariciye'de toplantı yapmaktalar. Vatanımızın bir parçası Süleyman Şah Türbesi'ne bir düşman saldırısı olduğunda savaş dahil, neler yapılabileceği konuşulmakta. Herkes düşüncesini söyler. Fakat orada görüşülenler kayda alınır ve hassas bir zamanda You Tube'a yüklenir.
Düşmanla iş birliği yapılmıştır.
Bu büyük ihaneti gündemdeki bütün dinlemeleri kim yaptıysa oranın yaptığı belli. Kimler adına yapıldığı da belli. Her şey, içerde CHP, dışarıda  Suriye başta olmak üzere bazı yabancı devlet ve istihbaratlarla ittifak halindeki bir organizasyonun eseri. Niğde'de Baas taşeronu IŞİD militanları yakalandığında, ardından semalarımızı ihlal eden Suriye uçağı düşürüldüğünde millî menfaatlerimize karşı duranlar bu defa da aynı yerdeler.
Eskiden harpler yalnızca, tankla, topla füzeyle olurdu. Fakat şimdi yeni bir dönem başlamış bulunuyor. Dünya, Bilgi Çağı da aşılarak Siber Çağa girdi. Bugün bir Siber Savaş'la karşı karşıyayız. Devlet, hem casusluk faaliyetine ve hem de siber taarruza maruz kalmış bulunmaktadır.
Türkiye'nin meşru müdafaa hakkı doğmuştur.
Başına buyruk sosyal medya Türkiye'de de hukuk olduğunu öğrenecek, bu siber terörü yapacak kadar gözü dönmüş fütursuz Paralel Yapı da hukuk önünde hesap verecektir...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.