Cumhuriyet Halk Fırkası

A -
A +

Nerelerden telkin geldiği gelecek zamanlarda netleşir; Cumhurbaşkanlığı için MHP ve CHP kendi bünyelerinden aday göstereceklerine aylarca devam eden CHP-MHP liderler, hey'etler görüşmeleri neticesinde "çatı aday" diye bir isim ortaya çıkardılar. Bu isim MHP için belki anlaşılabilirdi; fakat CHP ile hiçbir alâkası yoktu.
Koalisyon mantığıyla çalışmanın seçim kazandırmayacağı gibi her iki partide rahatsızlıklara yol açacağı, genel başkanları zorlayacağı daha o günlerden belliydi.
CHP'liler, kâbus görüyorlardı. Seçimlere kadar AK Parti bürokratı, İslamcı dedikleri, gerici gördükleri bir isme oy vermekle karşı karşıya kalmışlardı. Bu sebeple bir kısım seçmen sandığa küstü. MHP seçmeni de yer yer Tayyip Erdoğan'a oy verdi veya sandığa gitmedi. Neticede MHP bu defa orta Anadolu'yu da kaybetti. Her iki parti Akdeniz, Ege ve Trakya'da kaldılar. Bunun tek istisnası CHP'nin Eskişehir'i almasıdır. CHP, MHP'yi de sahillere sürüklemişti. İki parti güç ve iş birliği yaptıkları hâlde çatı aday, AK Parti adayı Recep Tayyip Erdoğan'ın bir hayli arkalarında kalmıştı.
Hatırlanırsa Kemal Kılıçdaroğlu ilk seçildiğinde tıpkı Bülent Ecevit gibi o da Yeni CHP demiş; Kemalist ve ulusalcı CHP'liler "yeni CHP'ni de al git!" diye köpürmüşlerdi. Kılıçdaroğlu zahiren partiye hakim oldu. Aslındaysa bir ihtilafın sadece üstü örtülmüştü. İlk fırsatta tekrar ortaya çıkacaktı.
İşte şimdi o günlerdeyiz.
Kavgalar, kongreler ve bol pembe sözler partisi CHP bir kere daha kongreye gidiyor. Muharrem İnce gibi agresifliğini ön plana çıkartmış bir ismin, Ülker Tarhan gibi ürkek bir naif hanımın, Metin Feyzioğlu gibi karınca ezmez bir tabiatın düşe kalka, paldır-küldür de gitse delegeye ipotek koymuş mevcut genel başkan karşısında bir varlık göstermesi beklenemez. Bu adaylar, beleş bir parti içi zafer havası kazandırırlar o kadar.
CHP'nin yapması gereken kongre değildir. CHP'nin yapması gereken mazisiyle sıkı, tavizsiz ve samimi bir hesaplaşmaya girebilmesidir. Partimiz, şu şu konularda hata etti. Şu inkılaplar yanlıştı. Ezanla namazla dindarla şekille uğraşmamalıydık, darbelere arka çıkmamalıydık. Mustafa Kemal fani bir  kuldur, her insan gibi hataları vardır. İsmet İnönü şu işlerde millete ters düşmüştür. Tek Parti döneminin bütün icraatlarını kabul etmiyoruz, diyebilmelidir.
Der mi?
Diyemez.
Böyle bir nefs muhasebesi yapamayan bir CHP de Cumhuriyet Halk Fırkası olarak 1930-40'larda kalmaya devam eder. Kongrelerle yapılanlar makyaj yenilemeden öteye geçemez. Şayet çalışırlarsa bu CHP'nin sol yanını HDP, sağ yanını MHP alır, ana muhalefet partisi yarışı MHP- HDP arasında yaşanır, CHP de Alevi partisine dönüşerek Dersim'i bombalatan Mustafa Kemal'e şuuraltı bir reaksiyonla karşılık vermiş olur. O parti, Dersim'i bombalattı biz, o partiyi ellerinden aldık avuntusu yaşanır.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.