Üç dakika...

A -
A +
İdeal stoperleri ve ideal golcüsünden mahrum olarak sahaya çıkan Galatasaray, maçı çarçabuk eline geçiriverdi. Özellikle Sneijder'in arka arkaya şutlarıyla boğuşan Serkan Kırıntılı, 7.dakikada pes dedi. 
Hollandalı burnundan soluyan boğa gibiydi; müthiş iştahlı, müthiş saldırgan... Atmadan rahat etmeyecekti; attı. Attı da bir türlü durulmadı.
İlk yarı biterken bir de asist yaptı, maçın adamı oldu. 
***
Maç hep benzer ataklarla geçti. 
Rakip ceza sahasında kaleci ve stoperlere üç adamla baskı yapan sarı-kırmızılılar, rakibin oyun kurmasına izin vermiyordu. Ama arada seken bazı toplarda da az adamla yakalanıyor, Rizespor beş altı kişiyle hücuma çıkıyor, ancak Muslera'nın kalesinde etkili olamıyordu.
***
Bir sarı karttan kurtulan, bir kırmızı kartlık harekete maruz kalan Melo, sahanın bir başka sağlam adamıydı. 
Brezilyalı artık Galatasaray tarihine adını kalıııııııııııınn bir kalemle yazmış bulunuyor. 
***
Bruma da özel bir parantezi hak ediyor. Dün canını dişine takarak oynayan Portekizli genç, kenarda unutuluşunun acısını çıkarıyordu. Attığı aşırtma gol klastı.
***
78'de girip 81'de çıkan Burak Yılmaz, Türk futbolundaki aculluğun, duygusallığın, sistemsizliğin bir tokat gibi suratlara çarpmasıydı. Kendisi, hocası, sağlık ekibi... hepsinin payı var bu dramda...
Bu seviyede bir kulüp ve bu çaptaki bir oyuncu için şaşılacak şey!
Yazık, çok yazık. 
***
Rizespor'un eti budu belli... Bir de Afrika Kupası ve sakatlıklar... Özellikle ikinci yarıda Fransız asıllı Polonyalı Ludovic Obraniak ve Azeri asıllı Türk Sercan Kaya ile bir şeyler yapmaya çalıştılar. Eh, yapabilecekleri bu kadarla sınırlıydı zaten.

MAÇIN ADAMI
Wesley Sneijder

KIRILMA ANI
Bruma'nın golü
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.