Gençler evlenmek istemiyor

ZİYNETİ KOCABIYIK

Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Sosyoloji Bölümü ile İletişim Fakültesi tarafından gençlerin aile ve evlilik kurumuna ilişkin düşüncelerini ortaya koymak için gerçekleştirilen “Türkiye Gençlik ve Aile Araştırması” sonuçları, gençlerin aile kurumuna ve evliliğe “sıcak bakmadıklarını” ortaya koydu. Araştırmaya göre Batı toplumlarında olduğu gibi birlikte yaşama ve evlilik dışı çocuk sahibi olma düşüncelerine yaklaşanların oranı oldukça yüksek.

EVLİLİK KORKUTUYOR
Türkiye’nin yedi bölgesindeki devlet ve vakıf üniversitelerinde öğrenim gören 3 bin 266 öğrencinin katılımıyla gerçekleşen çalışmaya göre “Evlenmeden birlikte yaşamayı onaylıyor musunuz?” sorusuna “Evet” diyenlerin oranı yüzde 33,1 oldu.  Bu düşünce genel olarak kabul görmese de olumlu yaklaşanların oranının yüksek olduğu ortaya çıktı. “Evlenmeyi düşünmüyorum” diyen gençler ise yüzde 15,6 ile en yüksek Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nden çıkıyor. “Evlilik sizi korkutuyor mu?” sorusuna ise kadınların yüzde 45’i, erkeklerin ise yüzde 28’i evet cevabını verdi. Gençler, evlilikle ilgili korkularının sebeplerini ise “Sorumluluk almaktan korkuyorum” (yüzde 29), “Gelecek hakkında iyimser değilim”  (yüzde 25) ve “Geçim sıkıntısına düşmekten korkuyorum” (yüzde 23) şeklinde açıkladı.

BOŞANMALAR ARTTI
Gençlerin boşanma konusundaki düşünceleri de TÜİK’in 2018 yılına ait ilk beş yılda yüzde 39 oranındaki boşanma hızını destekliyor. Kadınların yüzde 98,3’ü ve erkeklerin yüzde 94,7’si anlaşamayan eşlerin boşanması gerektiğini savunuyor.
Üsküdar Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ebulfez Süleymanlı araştırma ile bu problemi gündeme getirerek çözümüne katkı sağlamaya çalıştıklarını belirterek “Evliliğin özellikle gençler arasında sorgulanmaya başlaması, yeni hayat tarzlarının doğmasına yol açıyor. Tek ebeveynli aileler ve nikâhsız birliktelikler, aileye alternatifler olarak ortaya çıkan hayat tarzları arasında. Bu durumun kamuoyunun gündemine taşınması önemli” dedi.

AİLE, GÜVENİLECEK BİR LİMAN
Araştırmaya katılanların evlilik ve aile ilgili diğer düşünceleri ise şöyle:
¥ “Aşk evliliğini mi, mantık evliliğini mi tercih edersiniz?” şeklindeki soruya %64,3 oranında genç, aşk evliliği cevabını verirken; mantık evliliği istediğini belirtenlerin oranı %16,7 oldu.  
¥ “Evlilik sizce nedir?” katılımcıların yüzde 58’i “Mutlu bir beraberlik” cevabını verdi. İkinci sırada ise yüzde 19,5 ile “Sorumluluk” cevabı verildi.  Katılımcıların yüzde 2’si “Çocuk sahibi olmak”, yüzde 2’si “İmtihan”, yüzde 1,3’ü ise “Esaret” cevabını verdi.
¥ “Aile tek kelime ile ne ifade ediyor” sorusuna ise yüzde 15,9 “güven”, yüzde 11,8 “huzur”, yüzde 7,2 “mutluluk”, yüzde 6,1 “sevgi” cevabını verdi.  

İNANÇLI VE BİLGE BİR NESİL YETİŞTİRMELİYİZ
Küresel etkilerle “anomik bir nesilin yetiştiğini anlatan Prof. Dr. Tarhan “Anomik demek; kuralsız, gevşek disiplinli, bilinçsiz ve sorumluluk almaktan kaçan demektir. Çözüm olarak 0-6 yaş politikalarının doğru şekilde gözden geçirilmesi gerekir. Gençlerde de karakter inşa eden bir eğitim sistemine gidilmesi gerekiyor. İnançlı ve bilge bir nesil yetişmesi gerekir” dedi.

Z KUŞAĞI SIFIR KUŞAĞI OLMASIN
Çalışmayı değerlendiren Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü, psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Batı’nın evliliği değersizleştiren ve şahsi özgürlükler çerçevesinde gereksiz gösteren anlayışının Türk gençliğini de etkilediğini belirterek “Durum korktuğumuz kadar kötü değil ancak ciddi bir krizin kapıda olduğunu gösteriyor. Gençlerin kafası karışık. Tedbir alınmazsa yakında Z kuşağı, sıfır kuşağı hâline gelecek. İlk ve ortaöğretimdeki eğitim sisteminde aile değerlerini ön plana alan düzenlemeler yapmazsak, gençleri kaybedeceğiz. Sağlıklı bir aile için 5S+1M modelini kuralını (sevgi, saygı, sadakat, sabır, samimiyet ve maneviyat) tavsiye ediyoruz” dedi.