HAYIRLI RAMAZANLAR

__:__:__

Sosyal medyada prensti şimdi sinemada kral!

Sosyal medyada prensti şimdi sinemada kral!
Burcu Çetinkaya, Haber

SPOR Haberleri

"Bu garip Ferudun’un Arakan’daki mazlumların sesinin tüm dünyaya duyurulmasına vesile olması benim için yeter ve artar..."

BURCU ÇETİNKAYA

Bu haftaki röportajım Ferudun Özdemir ile. Kendisiyle TRT Spor’da Ralli Günlüğü projesini yapmak nasip olmuştu. Yakından şahit olduğum sosyal medyadaki çalışmaları, kitapları, son film projesiyle sürekli aktif ve üreten bir insan. Hem başarılarını hem de gelecekteki projelerini konuştuk…

TV programcılığını biliyoruz ama sinema sanırım ilk kez değil mi?
TV programcılığı ve yapımcılık yapıyordum zaten. Sinema bambaşka bir dal ve benim için zirve. İlk defa böyle bir çalışma içerisine girdik. Ortak hareket ettiğimiz Salih Bey’in (Salih Memişoğlu) etkisi büyük. Bir özel harekât polisinin kızıyla olan dramını perdeye taşımak gayretinde olduk. En önemlisi, gala günü filmi izleyen herkesin memnun ayrılmış olmasıydı. Her ne kadar insanların ağlamasından hoşlanmasak da insanların oradan gözleri yaşlı ayrılmış olması bizim için övünç kaynağıydı.

Sinemaya devam mı peki?
Sinema olarak devam edeceğiz. Çok önemli projeler var. Önümüzdeki süreç içerisinde şu anda senaryo ve yapımcılık kapsamında çalışmaları devam ediyor. Allah nasip ederse yapımcılık hayatıma TV programcılığı haricinde sinema olarak da devam edeceğim. Bu benim hayalim.

Kitapların sayısı da oldukça arttı. Kaç kitap oldu? Sırada var mı yenisi?
9 kitap oldu. Hepsi evladım gibi. İnşallah onuncusu yolda. “La Tahzen” Allah nasip ederse önümüzdeki eylül ekim gibi okurlarla buluşacak. Umarım okurların üzerinde önceki kitaplarla aynı etkiyi bırakacaktır. Öyle ümit ediyorum.

Sosyal medyanın prensi olarak tanındınız. Bu serüven sizde nasıl hatıralar bıraktı? Devam ediyor mu ilginiz?
Birçok manada ilklere imza atmanın ayrıcalığını yaşadım. Bu benim biraz hiperaktif olmamla ilgili bir şey. Sosyal medya Türkiye’ye geldiğinde o mecrada belki de ilk aktif olan birkaç kişi arasında yer aldım. Çok önemli işler yaptık. Bunlar arasında en önemlisi Arakan’daki zulmü tüm dünyaya duyurmuş olmamız. Bu garip Ferudun’un Arakan’daki mazlumların sesinin tüm dünyaya duyurulmuş olmasına vesile olmuş olması benim için sosyal medyada bu dünyalık olarak yeter ve artar da. Kısmen devam ediyorum ama daha çok danışmanlık seviyesinde. Dönem dönem de gençlere veya konuyu merak eden insanlara seminer ve eğitimler veriyorum.

Rahmetli Murat Göğebakan ile çok yakındınız, bana da sayenizde tanımak nasip olmuştu, alışabildiniz mi yokluğuna?  
Rahmetli dostum Murat Göğebakan. Allah gani gani rahmet eylesin, mekânı cennet olsun. Benim bu dünyada bu yaşıma kadar en önemli, en kıymetli, en değerli dostumdu. Çok erken kaybettim onu. Her sıkıntımda, her zor anımda, her iyi günümde mutlaka yanımdaydı. Ekmeği bölüp yediğimiz günler oldu. Bu dünyada belki de kaybettiğim, kaybetmekten üzüldüğüm en zor şeylerden bir tanesiydi. Her yerde hatıraları, izi var. Özellikle zor zamanlarımda, sıkıntılı anlarımda Murat’ı çok özlüyorum. Kötü gün dostuydu Murat, Allah rahmet eylesin.

İki çocuk babasısınız aynı zamanda. Nasıl bir babasınız?
Bir kızım Melike Zeynep ve bir oğlum Mustafa Mert. İkisi de kocaman. İkisi de 2000 doğumlu. İkisini de çok seviyorum. Soruyu onlara sormanız lazım ama onlar benim bu dünyadaki her şeyim.

En son hangi filmi izlediniz?
Bizim filmle aynı dönemde vizyona giren “Can Feda”ydı. Çağatay Tosun’un yönettiği, gerçekten duygu yüklü çok güzel bir filmdi.

En çok dinlediğiniz ses sanatçıları?
Rahmetli Murat Göğebakan bir de Ahmet Kaya şarkılarını dinlerim çok sık.

Gelecek hayalleriniz nedir?
Bütün hayalim, faydalı bir insan olabilmek üzerine kurulu. Elimdeki bütün imkânları bunun için değerlendirmeye çalışıyorum. Diğer taraftan da şahsım için gelecekteki en büyük hayalim, huzur bulduğum, sevdiğim doğa ve sakinlikle, Akdeniz’in veya Ege’nin sakin koylarından bir tanesinde küçük bir kayık ve sakin bir hayatla, denizle doğayla iç içe bir gelecek hayal ediyorum.

Siyasete niyet var mı?
Siyasetle ilişkim çocuk yaşlarımda başladı. 13-14 yaşlarında Refah Partisinde Gençlik Kolları’nda Tanıtım Birimi Başkanı’ydım. O dönemde sayın cumhurbaşkanımız partide il başkanıydı. Çocuk yaşlarımda başlayan resmî siyasi çalışmalarım partinin kapanmasıyla sona erdi. Sonra hiçbir zaman bir partinin içerisinde resmî bir görevli olarak yer almadım. Çünkü daha çok sanatımla, yazılarımla, fikirlerimle bu topluma hizmet etmek istedim. Çünkü siyasete girdiğinizde her şey daha farklı oluyor. Ben her ne kadar siyasete girmek istemesem de siyaset kendi içerisinde bizi bir yere koydu. Son yıllarda atlattığımız Gezi sürecinden, 17-25 operasyonları, 15 Temmuz süreci gibi büyük sıkıntılar gördük. Her ne kadar sanatçı olsak da ben de bu kritik dönemlerin tamamında bir vesileyle yer aldım. Bunu görev gördüm. Her ne kadar aktif siyasi anlamda bir çalışmamız olmasa da devletimizi yönetenlere, siyasetçilerimize bir şekilde yardımcı olmak amacıyla onların yanında her zaman yer almaya çalışıyorum.

 

Düzenleyen:  - SPOR
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...