Dizilerdeki aileler gibiyiz!..

A -
A +

"En ufak şeyde dizi filmlerdeki gibi bağırıp çağırarak tepki gösteriyoruz. Yoksa bizi diziler mi etkiliyor?!."
Bu insafsızların, bilmiyorum kanlarında merhamet mi kalmıyor yiyip içtiklerinden dolayı... Bir insan evlendiği, çocuklarına analık yaptığı, kendine eşlik ettiği hanımına nasıl olur da bıçak çeker arkadaş? Öfkelenebilirsin ama öfkelendiğin zaman öldürmen mi lazım?
Kızcağızı odaya hapsedip mutfaktan bıçak aramaya gidiyor. Allahtan birinci kattaydı evleri... Kızcağız can havliyle pencereden aşağı atlayıp kaçarak en yakın komşuya sığınıyor. Oradan bana haber verdiler.
Kan ter içinde koşarak gittim ama yerinde yoktu şerefsiz... Eğer bir yakalasaydım, o anda, ben biliyordum yapacağımı...
Ne yapayım bebeğiyle birlikte alıp geldim kızımı... Artık o eve göndermiyoruz. Boşanma davası açacağız... Tabii torunumu iki dünya bir araya gelse bizden kimse alamaz... Vermem onu... Ama bu boşanma için mahkemeye başvurduğumuz hâlde bir türlü bize bir kâğıt gelmedi... Onu bekliyorum...
Arkadaş ben ne mecburdum onun borçlarını ödemeye? Ben ne mecburdum evinin kirasını ödemeye? Ama kızımın hatırına katlandık hep... Buna rağmen sen tut benim el bebek gül bebek büyüttüğüm sevmelere kıyamadığımız yavrumu bıçaklamaya kalk! Bunu hangi insan evladı yapar? Şimdi bu bankalardaki hesapları kapatacağım... Evin kirasını vereceğim, ev sahibiyle konuşup evle alakamız kalmadığını söyleyeceğim, sonra da köyüme döneceğim. Anneciğim çok hasta, ona da ben bakmak durumundayım... Buraya gelirken durumu çok ağırdı. Boynuma sarıldı ağladı "oğlum çabuk gel" diye... Bu hâlde iken bu sıkıntılardan kurtulmak için buraya geldim inanın... Hiç beklemeden akşama otobüsle geri döneceğim...
Adamcağız içindeki olanca derdi anlatıp rahatlamış olarak sıra kendine gelince bankoya yaklaştı... İşi bitince de "başını ağrıttım kusura bakma!" diyerek veda etti.
Benim ne hâlde olduğumu hiç sormadı bile... Oysa ben de o sabah evden müthiş bir kavga ederek çıkmıştım. Gerçi ben bıçaklamak veya öldürmeye teşebbüs etmiyordum eşimi ama böyle bir evlilik yaptığıma hata mı ettiğimi düşünüyordum... Çünkü üçüncü yılındaydık evliliğimizin... Ama evliliğin ikinci gününden beri sürekli kavga ediyorduk...
Allah'ım hiç evli olup da her gün mutlu olmalarını sormuyorum, bari haftada bir iki gün huzurlu ve mutlu gün geçirenler var mıdır?
Nedir bu insanların birbirine olan anlayışsızlığı? Nedir birbirimizi anlamakta zorlanmamızın sebebi? Niçin hep kendimiz haklıyız?  
S.E-Ankara

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.