Left
Lamba

HAYIRLI RAMAZANLAR

__:__:__
Lamba
Right

Erdoğan'dan dünyaya: Türkiye'yi örnek alın

/ Kaynak: AA
Erdoğan'dan dünyaya: Türkiye'yi örnek alın

Politika Haberleri  / AA

Rio 20 "Sürdürülebilir Kalkınma" zirvesinde konuşan Başbakan Erdoğan, sınırsızca harcayan, sınırsızca tüketen toplumların, diğer toplumları da cezbettiğini ve dünyanın farklı bölgelerinde her ne pahasına olursa olsun büyüme anlayışının öne çıktığını ifade etti. Türkiye'yi örnek gösteren Erdoğan, "Birileri zenginleşirken, birileri fakirleşiyorsa, bu büyüme sağlıklı değildir, sürdürülebilir değildir. Birlikte büyüme, birlikte kalkınma, birlikte refaha erişme paradigmasının acil bir şekilde dünyamızın önüne bir alternatif olarak konulması, her zamankinden çok daha hayatidir ve önemlidir" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin, halen etkileri süren ve tüm dünyayı sarsan küresel ekonomik krizden güçlenerek çıktığını vurgulayarak, "Yaşadığımız olumlu tecrübenin, başta bölge ülkeleri olmak üzere, dünyadaki hemen her ülke için örnek bir model olabileceğine inanıyoruz" dedi. nbsp;
nbsp; Başbakan Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreterliği tarafından Rio Centro'da düzenlenen Rio 20 "Sürdürülebilir Kalkınma" zirvesinde, "Sürdürülebilir Kalkınmanın İnsanı Boyutu" başlıklı yan etkinlikte yaptığı konuşmaya, Rio 20 zirvesinin, katılımcı ülkeler, halklar ve tüm insanlık için hayırlı sonuçlar doğurmasını kalpten temenni ederek başladı. nbsp;
nbsp; Kalkınma paradigmasının değiştiği, değişmeye mecbur olduğu çok kritik bir süreçten geçildiğini, maalesef, bugüne kadar, "her ne pahasına olursa olsun kalkınma" gibi bir algının dünyaya egemen olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu: nbsp;
nbsp; "Kalkınma, sadece ekonomik büyüme olarak, sadece rekabet gücünün artması olarak anlaşıldı ve deyim yerindeyse, kıran kırana bir büyüme mücadelesi yürütüldü. Sizler de takdir edersiniz ki, bir ülkenin büyümesi, sadece grafiklere, sadece tablolara, sadece rakamlara, oranlara yansıyorsa, ama sokağa, caddeye, tek tek evlere, köylere, şehirlere yansımıyorsa, bunu kalkınma olarak isimlendiremeyiz. Sadece bugünü düşünen, kendi geleceğini olduğu kadar, kendisinden sonra gelecek nesillerin geleceğini ıskalayan bir büyüme anlayışı kalkınma olamaz. Aynı şekilde, kendi ülkesinin, kendi halkının refah, huzur ve mutluluğunu öne çıkarmak, bölgesindeki, dünyadaki sorunlara kayıtsız kalmak da sürdürülebilir değildir, sürdürülebilir kalkınma hiç değildir. nbsp;
nbsp; Bakın şu anda, dünyanın belli bir bölümü fosil yakıtları gerçekten son derece müsrif şekilde tüketiyor. Çok büyük hacimli motorlara sahip arabalarla, lüks tüketimle, bir yandan insanlığa ait olan bir kaynak tüketilirken, aynı zamanda insanlığın ortak mülkü olan dünya ciddi şekilde kirletiliyor. Bir kaynağın, sadece belli kesim tarafından sınırsızca kullanılması, dünyanın sadece belli kesimler tarafından ciddi şekilde kirletilmesi, yeryüzünde eşitsizliği, adaletsizliği, bunun arkasından hukuksuzluğu körüklüyor." nbsp;
nbsp; nbsp;
nbsp; -"Türkiye, küresel ekonomik krizden güçlenerek çıkmıştır"- nbsp;
nbsp; nbsp;
nbsp; Başbakan Erdoğan, bencilliğin tarihin her döneminde, her kültür ve her inanç tarafından hor görüldüğünü, bencilliğin kişiyi olduğu kadar, toplumu da kemiren çok ciddi bir hastalık olduğunu vurgulayarak, "Bencilliğin, ekonomik sisteme, özellikle de küreselleşen dünyada küresel ekonomik sisteme sirayet etmesi, küresel ekonomi üzerinde bu kadar etkin olması, sürdürülebilir büyüme önündeki en büyük engeldir. Sürdürülebilir kalkınmayı güçlendirmek için, bencil toplumları, bencil devletleri, en önemlisi de bencil ekonomik sistemi, bu paradigmayı sorgulamak, gelecek nesillere karşı üzerimizdeki emaneti muhafaza etmek zorundayız" diye konuştu. nbsp;
nbsp; Sınırsızca harcayan, sınırsızca tüketen toplumların, diğer toplumları da cezbettiğini ve dünyanın farklı bölgelerinde her ne pahasına olursa olsun büyüme anlayışının öne çıktığını ifade eden Başbakan Erdoğan, şunları söyledi: nbsp;
nbsp; "Birileri zenginleşirken, birileri fakirleşiyorsa, bu büyüme sağlıklı değildir, sürdürülebilir değildir. Böyle bir büyüme yönteminin kalkınma olarak sunulması, bu büyüme modelinin hızla yaygınlaşması, sürdürülebilir kalkınmanın önündeki en büyük engel ve tehdittir. Birlikte büyüme, birlikte kalkınma, birlikte refaha erişme paradigmasının acil bir şekilde dünyamızın önüne bir alternatif olarak konulması, her zamankinden çok daha hayatidir ve önemlidir. nbsp;
nbsp; Türkiye olarak, gerek ülkemiz içinde, gerek bölgemizde, böyle bir kalkınma modelinin mahsurlarını çok dikkatli şekilde gözetiyor, birlikte büyüme, birlikte refaha erişme için her alanda önemli girişimlerde bulunuyoruz. Türkiye, halen etkileri süren ve tüm dünyayı sarsan küresel ekonomik krizden güçlenerek çıkmıştır. Milli gelirimiz son 9 yılda üç kat artmış, 230 milyar dolardan 772 milyar dolara ulaşmış, 2011 yılında yüzde 8.5 oranında büyüyen Türkiye ekonomisi dünyada Çin'in ardından en çok büyüyen ikinci ülke olmuştur. Böyle yüksek oranlı bir büyümenin yanında, yoksullukla mücadelede önemli ilerlemeler kaydettik. Türkiye'de günde 1 doların altında gelirle yaşayan nüfus sıfırlanmış, günlük geliri 4.3 doların altında kalan nüfusun oranı 2002 yılında yüzde 30 iken, 2010 yılında yüzde 3.7'e gerilemiştir. Önümüzdeki yıllarda en önemli hedefimiz günlük geliri 4.3 doların altında kalan nüfusun oranını da sıfırlamaktır. Anne ölümleri, bebek ölümleri, işsizlik, eğitim, sağlık gibi temel refah alanlarında son dönemde çok önemli reformlar gerçekleştirilmiş, refah daha fazla tabana yayılmıştır. Bu olumlu çizgiyi kalıcı kılmak için önümüzdeki dönemde de gayretlerimizi şüphesiz kesintisiz olarak sürdüreceğiz." nbsp;
nbsp; nbsp;
nbsp; -"Yaşadığımız olumlu tecrübenin, hemen her ülke için örnek bir model olabileceğine inanıyoruz"- nbsp;
nbsp; nbsp;
nbsp; Başbakan Erdoğan, Türkiye olarak, insani kalkınma alanında ulusal düzeyde sağlanan başarıyı bölgesel ve küresel ölçekte de diğer ülkelerin dikkatlerine her fırsatta sunduklarına işaret ederek, "Yaşadığımız olumlu tecrübenin, başta bölge ülkeleri olmak üzere, dünyadaki hemen her ülke için örnek bir model olabileceğine inanıyoruz. Başta G-20 Platformu olmak üzere, her fırsatta deneyimlerimizi, tavsiyelerimizi muhataplarımızla müzakere ediyor, paylaşıyoruz. Artan imkan ve kabiliyetlerimizi, bölgesel ve küresel barış, güvenlik, refah ve istikrar için seferber etmeye bundan sonra da kararlılıkla devam edeceğiz" dedi. nbsp;
nbsp; Erdoğan, konuşmasını, Rio 20 zirvesinin insanlık için, gelecek nesilleri bekleyen tehditler için kalıcı çözümler üretmesi temenni ederek bitirdi. nbsp;
nbsp; Etkinliğe BM Genel Sekteri Ban Ki-Mun, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik ve diğer yetkililer de katıldı. nbsp;
nbsp; Erdoğan, konuşmasının ardından salondan ayrılırken, Türkçe bilen Hongkoklu öğrencilerle sohbet etti. Öğrencilerin gelecek yıl Ankara Üniversitesi'nde eğitime başlayacaklarını söylemesi üzerine Erdoğan, bir sıkıntı yaşamaları halinde danışmanlarıyla irtibata geçmeleri için öğrencilere kartvizitini verdi. nbsp;
nbsp; Konferans salonundan zirve alanındaki Türkiye ofisine yürüyerek geçen Başbakan Erdoğan, yol boyunca karşılaştığı değişik milletlerden insanlarla hatıra fotoğrafı çektirdi. nbsp;

Politika
Kaynak: AA
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...