Melekler tebrik ediyorlardı!..

A -
A +

Resulullah Efendimiz, her sabah namazını kıldırdıktan sonra mübarek yüzünü Eshab-ı kirama çevirirlerdi.
Ama bir sabah öyle olmadı.
Hazret-i Ali'yi aldı.
Ve onunla birlikte çıkıp gitti. Zira Hazret-i Hüseyin doğmuştu... Bu sebeple Hazret-i Fatıma'nın evine gitmişlerdi. Efendimiz, Hazret-i Ali'ye:
"Sen kapıda dur, kimseyi içeri alma!" buyurdu.
Melekler geliyorlardı.
Ve Efendimizi tebrik ediyorlardı.
Hazret-i Ebu Bekir duramayıp Hazret-i Ali'nin evine gitti... Sonra Hazret-i Ömer, sonra Hazret-i Osman, daha sonra da bütün Eshab-ı kiram o eve gittiler. Hazret-i Sıddık, Hazret-i Ali'ye sordu:
"Resulullah içeride mi?"
"Evet içerideler" dedi.
"İzin verirsen ben de gireyim."
"Allah'ın Resulü meşguller, ayrıca dört yüz yirmi dört bin melek tebrik için geldiler" dedi.
Hazret-i Sıddık şaştı!
Eshap da şaşırdılar.
Bir ara Efendimiz dışarı çıkıp herkesin içeri girmesini emredince bütün Eshab-ı kiram içeri girdiler.
Selâm verdiler.
Ve Hazret-i Ali'nin, "meleklerin sayısı" hakkındaki sözünü Efendimize arz ettiler.
Resulullah sordu:
"Yâ Ali, bunu nasıl bildin?"
"Melekler grup grup geliyor ve sayılarını bana bildiriyorlardı" dedi.
Efendimiz:
"Allah aklını ziyade etsin yâ Ali!" buyurdular.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.