Yüzü simsiyah olmuştu!..

A -
A +
Bağdat evliyâsından olan Cüneyd-i Bağdâdî hazretlerini sevenlerden bir kimse vardı.
Bir gün çarşıya çıktı.
Alış veriş yapacaktı.
Bir miktar yürüdü.
Ve “güzel bir kadın” gördü.
Birden vuruldu kadına.
Gayriihtiyârî bakmıştı.
Ama hemen toparlandı.
Alışverişini yaptı.
Sonra eve vardı.
Ve aynaya baktı.
Lâkin “simsiyah” gördü yüzünü.
Derhal anladı sebebini.
Harama bakmıştı az önce.
Çok üzüldü.
"Ne yapsam?" dedi.
Derken Cüneyd-i Bağdâdî hazretlerini hatırladı...
Kendi kendine;
"O, Allahü teâlânın sevgili kuludur. Ona gidip yalvarayım, benim için istiğfâr etsin” dedi.
Kendisi Ruhbe'deydi.
O velî ise Bağdat'ta.
Çok mesafe vardı arada.
Ama “olsun” dedi.
Ve düştü yollara...
Günlerce yol gidip Bağdat'a vardı.
Evini öğrenip kapıyı çaldı.
Büyük zât açmadı kapıyı.
İçeriden ismiyle hitap edip Hoş geldin ey filân! Sen filân gün Ruhbe'de harama bak, biz Bağdat'ta tövbe istiğfâr edelim, öyle mi?” buyurdu.
Sonra açtı kapıyı.
Oturup sohbet ettiler.
Adamcağız rahatladı.
Çıkınca aynaya baktı.
Yüzü “beyaz” olmuş ve nurlanmıştı.
Zîra “feyiz” almıştı bu büyük velîden.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.