"Kalbim ona tutuldu!.."

A -
A +
Evliyânın büyüklerinden ve kabr-i şerîfi Delhi’de bulunan Mazhar-ı Cân-ı Cânân hazretleri anlatıyor:
Yaşım “on sekiz”di.
Bir arkadaşım “Seyyid Nûr”dan bahsetti bana.
Ben bu ismi işittim...
Kalbime bir hâl oldu.
Elimde olmadan sevdim onu.
Kalbim onun sevgisiyle doldu.
Büyük “sevinç” kapladı içimi.
Henüz onu görmemiştim.
Ama kalbim tutulmuştu.
Artık dayanamadım.
Hemence kalktım.
Gidip kapısını çaldım.
Ve huzuruna vardım.
Daha ilk görüşümde, Allah’ın izniyle anladım...
Çok büyük bir zât idi...
Cemâlinden “nûr” akıyordu.
Sohbeti, cana can katıyordu.
İyice anladım ki;
“Rabbini arayan, onun himmeti ve yardımıyla kavuşur.”
Ve yine anladım ki;
“Kalbi hasta olanlar, onu bir defa görse, kalbi nur ve feyizle dolar."
● ● ●
Bir gün bu zâta; "Muvaffak olmanızı neye borçlusunuz efendim?" diye sordular.
Buyurdu ki:
"Bir hadîs-i şerîfe tam uymama borçluyum."
Merak ettiler...
Ve sordular ki:
"O, hangi hadîs efendim?”
Cevâben;
"Helekel müsevvifûn. Bu hadîs-i şerîfi kendime düstur yaptım ve hayırlı işleri ânında yapıp, az bile sonraya tehir etmedim" buyurdu.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.