"Sultân Baba'nın hürmetine!.."

A -
A +
Bugün, Gölcük'te yatan bir “Allah dostundan” bahsedeceğiz.
Sultân Baba’dan.
"Rahmetullahi aleyh"...
Sevenlerinden biri gemiyle seyahata çıktı bir gün.
Bir gece fırtınaya tutuldular. “Sıra dağlar” misâli art arda gelen dalgalar, hurdaya çevirdi gemiyi.
Yolcular hep denize dökülmek üzere idi.
Bu kişi ellerini açtı.
“Yâ Rabbî! Sultân Baba'nın hatırı için beni kurtar” dedi.
Allaha yalvardı.
O esnâda bir “el” kavradı belinden.
Ve sağ sâlim bıraktı sâhile.
Adam sağa sola baktı.
Kimseyi göremedi.
İzmit'e döndüğünde, doğruca geldi Sultân Baba’nın yanına.
Mübârek zât, ona muhabbetle bakıp;
“Geçmiş olsun kardeşim... Allah dostlarının hürmetine Cenâb-ı Hak kurtardı seni” buyurdu.
O arz etti ki:
“Beni siz kurtardınız efendim.”
Buyurdu ki:
“Her iyilik ve yardım, yalnız Allahü teâlâdandır.”
“Ama hocam” diyordu ki, eliyle, "sus!" işâreti yaptı.
Adam sustu.
Ama merak etmişti.
Sultân Baba;
“Allahü teâlâ, ihsânını kullarının eliyle yapar. Çünkü âdet-i ilâhîsi böyledir” buyurdu.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.