"Kabrim belli olmasın!.."

A -
A +
Dâvud-i Tâî “rahmetullahi aleyh” hazretlerinin vefâtından bir gün önce, bir sevdiği yanına gitti. Gördü ki; başını kerpiçten yastığına koymuş, uyuyor. Başında bekledi. Uyanınca; “Ey Dâvud, dışarda çok güzel bir hava var. İstersen seni bıraz dışarı çıkarayım” dedi. Ama o, istemedi. O kişi, şaşırıp da sebebini sorunca; “Ömrümde hiç nefsime uymadım. Ölürsem beni şu duvarın ardına gömün. Yerim belli olmasın. Sağlığımda uzlette yaşadım. Kabirde de öyle yatayım” buyurdu. ● ● ● O gün sabaha kadar devamlı namaz kıldı. Gözyaşlarıyla, duâ ve niyazda bulundu! En son secdeye vardı. Fecir sökene kadar başını kaldırmadı secdeden. Annesi bunu gördü. Hâliyle merak etti... Yaklaşıp bakınca vefât etmiş olduğunu gördü. Çok üzüldü. O an bir ses duydu. Gâip’ten geliyordu. Kulak verip dinledi. “Bugün Dâvud-i Tâî Rabbine ve cennet nîmetlerine kavuştu... Cennet hûrileri, onun için süslendiler. Ne mutlu Dâvud'a ki, murâdına erdi!” diyordu...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.