"Onu tahkir eyleme!"

A -
A +
Ebû Ali Cürcânî hazretleri, bir gün şunu anlattı cemaate:
Sâlih bir Müslüman öldüğünde, namazı kılınıp kabre konur.
Gâipten bir “ses” duyar.
O ses, bu kabre hitâben;
“Ey kabir! Bu, sâlih bir Müslümandır. Onu sakın tahkir eyleme! O, Rabbine inanıp ibâdetlerini yaptı... Hep İslâm’a uygun yaşadı. Emr-i mâruf yaparak dînine hizmet etti. Onun için bu mümine en ufak bir sıkıntı gösterme” der.
Sonra kabri genişler.
Cennet yaygıları serilir.
Sonra çok nurlu ve güzel bir kimse gelir yanına.
Onu görünce;
“Ey nurlu kişi, sen kimsin ki, bu tenhâ yerde gelip beni sevindirirsin?” diye sorar.
O sevimli kişi;
“Ben; senin, dünyâda yaptığın iyi amellerinim. Hak teâlâ, beni o iyi amellerden halk etti. Seni burada garip ve yalnız bırakmamak için vazifeli geldim” der.
O ameller onu dört yandan kuşatır.
Ve gelecek zararlardan muhâfaza ederler.
● ● ●
Bir gün bu zâta;
"Efendim, zikir meclisi nedir?" diye sordular.
Cevâbında;
"Namaz nasıl kılınır, oruç nasıl tutulur, nikâh nasıl yapılır, alışveriş nasıl olur, sonra abdest ve gusül, helâl ve haram gibi meselelerin konuşulduğu meclistir" buyurdu.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.