“Bedbahtlığın alâmeti nedir?"

A -
A +
Hindistan evliyâsından ve Silsile-i aliyye denilen büyüklerden olan Abdullah-ı Dehlevî hazretleri, Resûlullah Efendimizi çok severdi. İsmini işitse, kendinden geçerdi. Bir gün su istedi hizmetçiden. Hizmetçi suyu getirdi. Ve kendisine verirken; “Allahın Resûlünün sevgisi, (nûr’u) ve (feyzi) üzerinize olsun” dedi. Bu duâya çok sevindi. Ve öptü hizmetçinin alnından. Mübârek odasından bâzen, çok nefis kokular yayılırdı. O zaman talebeleri; “Herhâlde Resûlullahın mübârek rûhu yine hocamızı ziyârete geldi” derlerdi. ● ● ● Bu büyük velî, Resûlullah Efendimize olan muhabbet ve hasretten, dayanamaz hâle geldi. O aşkla çok ağladı! Sonra da uyuyakaldı. Resûlullahı gördü rüyâsında. Hürmetle huzûruna vardı. Efendimiz de ayağa kalktılar. Sevgiyle birbirlerine sarıldılar. ● ● ● Bir gün sordular bu zâta: “Bedbahtlığın alâmeti nedir?" Cevâben buyurdu ki: “İlmi olup da, ameli olmamak.Ameli olup ihlâsı olmamaktır.” Ve ekledi: “Üçüncü alâmetiyse bir velî sohbetine kavuşamamaktır. Zîra bir Allah adamını 'tanımamak', kötü bahtlı olmanın en büyük nişânıdır.”
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.