"Şu kuşu tutayım mı baba?"

A -
A +
Şeyh Mustafa Efendi, Bilecik'e bağlı Gölpazarı ilçesinin Aktaş köyünde medfundur.
Küçük bir kızı vardı.
Bir gün bahçede babasıyla otururken, bir güvercin gelip kondu hemen önlerine.
Çocuğun hoşuna gitmişti bu.
Döndü babasına:
Ve dedi ki:
“Babacığım, ne tatlı kuş değil mi?”
“Evet yavrum, çok güzel kuş.”
“Onu tutayım mı babacığım?”
“Olur evlâdım, haydi tut.”
“Kaçmaz mı benden?”
“Hayır, tut getir o kuşu bana.”
Kızcağız yavaşça yaklaştı kuşa.
Uçar diye çok korkuyordu.
Ama uçmadı.
Yavrucak elini uzatıp tuttu o kuşu.
Ve getirdi babasına.
Annesi de bakıyordu pencereden.
Oradan seslendi ki:
“Efendi, kızımıza kuş kaçmaz dedin, gerçekten de kaçmadı. Sahi, nasıl oldu bu iş?”
“Çok mu hayret ettin hanım?”
“Evet ya, çok şaşırdım.”
Buyurdu ki:
“Hiç şaşırma hanım.”
“Nedenmiş o?”
“Çünkü ben Rabbime itâat ediyorum da ondan.”
“Kusura bakma efendi, ben yine anlayamadım.”
“Bak hanım, kim Allahü teâlâya itâat ederse, mahlûklar da ona itâat eder. Sen Rabbinin emrini dinlemezsen, onlar da seni dinlemez, anladın mı?”
“Evet bey, şimdi anladım.”
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.