Anne bedduası alan genç!..

A -
A +
Eskiden salih bir genç vardı. Bir gün annesi kendisine defalarca seslenmiş, o da ibâdet etmekte olduğundan; onu duyduğu hâlde cevap vermekte gecikmişti.
 
 
Cenâb-ı Hakkın rızâsı, dinine bağlı olan ana-babanın rızâsına bağlıdır. Allahü teâlânın gazabı, dinine bağlı olan ana-babanın gazabındadır. Peygamber efendimiz "Cennet ana-babanın ayağı altındadır" buyurmuştur. Yani, sana dinini îmânını öğreten ananın-babanın rızâsındadır. Bir kimsenin ana-babası zâlim olsalar dahi onlara karşı gelmek, onlara sert konuşmak câiz değildir. Çeşitli vesilelerle, onların elleri öpülüp, duâları alınmalı, haklarını helâl ettirmelidir.  
Ana-baba, kızıp bir şey söylediği zaman onlara karşılık vermemelidir. Onların üzülüp bedduâ etmelerinden korkmalıdır. Yanlış bir iş yapıp onları üzünce hemen özür dilemelidir. İnsanın saâdeti ve felâketi onların kalplerinden gelen ve ağızlarından çıkacak olan sözdedir. Atılan ok tekrar geri gelmez. Onlar hayatta iken kıymetini bilip, hayır duâlarını almak lâzımdır. Vefâtlarından sonraki pişmanlık fayda vermez... Vefat etmiş iseler, arkalarından çok hayır hasenat yapmalıdır.
Din büyüklerimiz hep şu tehlikeye dikkat çekmişlerdir: "İmânlı olup, Cehennemden en son çıkacak olanlar; ana-babasının İslâmiyete uygun olan emirlerine âsi olanlardır..."
              ***
Eskiden Cüreyc isminde salih ve âbid bir genç vardı. Devamlı ibâdetle meşgul olurdu. Bir gün annesi kendisine defalarca seslenmiş, o da ibâdet etmekte olduğundan onun seslenişini duyduğu hâlde cevap vermekte gecikmişti. Bu duruma çok üzülen kadıncağız, oğlunun kadın iftirâsına uğraması için bedduâ ediverdi. Ana duası bu; hemen ok gibi hedefini bulmuş ve Cüreyc'e olan olmuştu! 
O günlerde, kötü yola düşmüş bir kadın gelerek Cüreyc'i zinâya davet etti. Ancak, genç adam, Allahtan korkarak, kadının bu teklifini hiç düşünmeden reddetti. Cüreyc'den yüz bulamayan bu kadın, oradan ayrılıp bir çobanla zinâ etti ve hâmile kaldı. Neticede gayrimeşru bir çocuk dünyaya getirdi.
Halk, bu kadına çocuğun kimden olduğunu sorunca, "Cüreyc"den, diyerek ona iftirâ etti. Bunun üzerine halk ayaklandı ve Cüreyc'in ibâdetgâhını yıkıp dağıttılar. Kendisine olmadık hakaretler yaptılar.
Zinâyı yapan serbest, zinâdan kaçan mağdur vaziyete düşünce, geçirmekte bulunduğu bu acı ve o nisbette ağır imtihan karşısında, Cüreyc abdest aldı ve iki rekat namaz kılarak Allahü teâlâya yalvardı, yakardı... Sonra çocuğun yanına geldi ve kendini bu ağır töhmetten ve halkı da kötü zan taşımaktan kurtarmak için henüz konuşamayan çocuğa sordu:
- Ey çocuk! Söyle, senin baban kimdir?
Çocuk şöyle konuştu:
- Babam, falan çobandır!
Bu hadiseye şahit olan halk yaptıklarına pişman oldular ve gençten özür dilediler...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.