Bir mücahidin eşine yazdığı son mektup

A -
A +
"Bugünlerde her zamankinden daha önemli muharebelere gireceğiz. Gidip de gelememek, gelip de bıraktıklarımı bulamamak var. Eğer ben ölürsem sakın gam yeme... Benim için ağlama..."
 
Bugün, Çanakkale Deniz Zaferinin 102. Yıldönümü... Hiç şüphe yok ki Çanakkale Savaşları, bir Türk destanıdır... Düşmanın Çanakkale önlerine yığdığı deniz kuvvetleri 18 zırhlı, 12 kruvazör, 17 muhrip, 12 denizaltı, 1 uçak gemisi 36 mayın gemisinden meydana geliyordu. Ayrıca 86 nakliye 222 de çıkarma gemisi vardı... İngiliz-Fransız filosunun 6 zırhlısı Türk topçularının isabetli atışları sonunda batırıldı. 9 saat süren bombardıman esnasında düşman 506 top kullandı... Nihayet Boğaz'dan geçemeyeceklerini anlayan İngiliz ve Fransızlar Gelibolu’ya asker çıkararak İstanbul’a karadan yürümeye karar verdiler. Ancak, burada da karşılarına vatan için can veren 250.000 Mehmetçik dikildi. Onlar da "etten kale" oldular ve geçit vermediler... Ve "Çanakkale geçilmez" diyerek çekip gittiler...
           ***
Çanakkale anlatmakla, yazmakla bitmez... Gümüşhane'nin Şiran ilçesinden "Yetimoğlu Mustafa"nın oğlu Üsteğmen Zahid, (Mülâzim-i Sani Zahit Efendi) Çanakkale’de şehit olan kahramanlarımızdan biridir. Vefatından önce hanımına yazdığı mektubu, buyurun ibretle okuyalım:
“Aziziye (Pınarbaşı) ilçesinin Kılıç Mehmet Bey Köyü’nden Ahmet Efendi kızı eşim Hanife Hanıma...
Bugünlerde her zamankinden daha önemli muharebelere gireceğiz. Eğer ben ölürsem sakın gam yeme... Beni ve seni yaratan Allah bizi nasıl dünyada birbirimize nasip etti ise, bana şehitlik rütbesini nasip ettiği takdirde elbette ruhlarımızı da birbirine kavuşturur. Vatan yolunda şehit olursam bana ne mutlu. Ancak, sana bir vasiyetim var:
Birincisi benim için katiyen ağlama...
İkincisi, eşyamın listesi ilişikte. Bunları sat, ele geçecek paradan mehrini al, artan parayla da bana bir mevlid-i şerif okut. Eğer bunlar sana olan borcumu ödemezse hakkını helal et ve ilk gece aramızda geçen sözü unutma...”
Zahid Üsteğmen, Çanakkale Savaşının son şehitlerinden olmuştur...
           ***
Bu hatıra da Yüzbaşı Hasan Bey’le alakalı...
Deniz Harekâtı’nda üstün başarılar gösteren Hasan-Mevkuf Batarya Kumandanı Yüzbaşı Hasan Bey’in kızı dünyaya gelmişti. İstanbul’dan Çanakkale Müstahkem Mevki Komutanlığına telgraf çekildi. Bu telgrafı alan Cevat Paşa atı ile bataryaya geldi ve Yüzbaşı Hasan Bey’e; 
-Evlâdım Hasan, bir kızın dünyaya geldi, izinlisin, dedi.
Hasan Bey’in verdiği cevap bir fedakârlık ve feragat örneğiydi:
-Kumandanım! Cepheden ayrılıp da gidemem. Bildirebilirseniz, ismini Dîdar koysunlar!..
O gece Yüzbaşı Hasan Bey de şehitler arasındaydı... Bütün şehitlerimizin ruhları şâd olsun...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.