Şüpheli iki hurma ve kabul edilmeyen dua

A -
A +
Meleklerin kendisi hakkındaki konuşmaları işiten İbrâhim Edhem, düşünceye daldı. "Bu iki hurma neyin nesidir ki, bana bu kadar zararı oldu?" diyerek ağlamaya başladı...     Din büyüklerimiz harâma helâle çok dikkat ederlerdi. Harâma düşmemek için şüphelilerden bile son derece kaçınırlardı... Büyük velilerden İbrâhim bin Edhem hazretleri bir gün Mekke'de bir dükkândan hurma satın alırken ikisi yere düştü. Bunları kendi hurması zannederek yedi... Bir zaman sonra Kudüs'e gelip Kubbe-i Sahra'da ibâdetle meşgul oldu... Bir gece mescidde kaldı ve geceyi ibâdetle ihyâ etmek istedi. Gece yarısından sonra gökten sayısız melekler inip, her birisi türlü tesbîhlerle meşgul olmaya başladılar... İbrâhim bin Edhem hazretleri, bunların çok güzel seslerle okudukları tesbîhleri dinleyip onları seyrederken, bu meleklerden ikisi arasında şu konuşma geçti: -Şu kimsede âdemoğlu kokusu var. Kimdir acaba? -Bu zât, İbrâhim bin Edhem'dir, zâhiddir ve Horasanlıdır... -Bu İbrâhim, çok makbul işler yapardı. Fakat bir yıl var ki, bunun tâatleri, duâları karşılıksız kalmakta, kabul edilmemektedir. -Niçin kabul edilmiyor? -Şüpheli iki tane hurma yemiş. Onun için kabul edilmiyor. Bu konuşmaları işiten İbrâhim bin Edhem hazretleri kendi kendine "Bu iki hurma neyin nesidir ki, bana bu kadar zararı oldu?" deyip ağlarken Mekke'deki hâdise hatırına geldi. Hemen o sabah yola çıkıp Mekke'ye vardı. O hurmayı aldığı dükkâna gitti. Genç bir adamın oturduğunu görüp sordu: -Burada ihtiyâr bir kişi vardı, nereye gitti? Genç adam cevap verdi: -O ihtiyâr benim babamdı; âhirete göçtü. İbrâhim bin Edhem, o kişiyi niçin aradığını söyleyerek daha evvel başından geçenleri anlattı. Delikanlı dedi ki: -Ben, kendi hakkımı helâl ettim. Git, filan mahallede annemle kız kardeşim var; onlarla da helâlleş! İbrahim bin Edhem hazretleri, gidip onlarla da helâlleştikten sonra tekrar Kudüs'e geldi. Yine Kubbe-i Sahra'da inzivâya çekilip geceyi ihyâ ederken evvelki gibi melekler geldiler. Yine meleklerden biri dedi ki: -Şu kimsede âdemoğlu kokusu var; acaba kimdir? Diğeri cevap verdi: -Bu, İbrâhim bin Edhem'dir; zahiddir ve Horasanlıdır. Tâatte bizim gibidir; belki bizden de üstündür. Fakat bir yıldır o iki hurma yüzünden tâati makbul olmaz ve duâlarına karşılık verilmezdi. Gidip sâhibi ile helâlleştikten sonra tekrar ibâdetleri makbul ve duâsı müstecâb olmaya başladı. Bunun üzerine İbrâhim bin Edhem, çok ferahlık duydu. Bir müddet beyitler okuyarak ağladı. Sonra dedi ki: - Allahın azameti hakkı için şu sağ tarafta ilk önce güzel sesle tesbîh okuyan kimdi? Sonra sol tarafta okuyan kimdi? Melekler cevap verdiler: -İlk önce tesbîh okuyan Cebrâil aleyhisselâm idi. Sonra tesbîh okuyan da İsrâfil aleyhisselâm idi...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.