Nefislerinin esiri olmuş Batılıların hayâsızlığı!..

A -
A +
En çok boşanma Batı ülkelerinde olmaktadır. Batıda; hanımı ile ömrünün sonuna kadar beraber yaşayıp, başka bir kadına ilgi duymamış kimse yok gibidir.     Dinimizin emrine göre, kadınların, kızların, yabancı erkeklere mahrem yerlerini göstermesi, erkeklerin de bunlara bakması harâmdır. Peygamber efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki: "Yabancı kadına şehvetle bakmak göz zinasıdır, onu tutmak el zinasıdır, ona gitmek ise ayakların zinasıdır." [R.Nasıhin] (Bir yabancı kadın görüp de, Allah’tan korkarak, başını ondan çevirene, Allahü teâlâ, ibadetlerin tadını duyurur.) [Ebu Davud] Bâzıları, "Umacı gibi, örtünmüş kadını görmek, insana sıkıntı veriyor. Süslü, açık, güzel kadına, kıza bakmak ise, ferahlık veriyor. Güzel bir çiçeğe bakmak, koklamak gibi tatlı oluyor" diyorlar. Halbuki; çiçeğe bakmak, onu koklamak rûha tatlı gelmektedir. Açık, süslenmiş kadına bakmak ise, nefse hoş gelmektedir. Nefis ise Allahü teâlânın düşmanıdır. Zevklerine kavuşmak için hiçbir kötülüğü yapmaktan çekinmez. İnsan haklarını, kanunları çiğner. Onun zevklerinin sonu yoktur...  Bilhassa Batı kafalı, din bilgisi olmayan kimseler de; "Gençler önceden görüşür, flört ederse, birbirini yakından tanıma imkânı bulurlar. Daha işin başındayken, o evliliğin yürüyüp yürümeyeceğini anlamış olurlar" diyorlar. Fakat tatbikatta hiç de böyle olmadığı ortaya çıkmaktadır. Bugün en çok boşanma Batı ülkelerinde olmaktadır. Bu gerçek, bu tür fikirlerin yanlış olduğunu ispata yetmez mi?!.. Batı ülkelerinde, sadece hanımı ile ömrünün sonuna kadar beraber yaşayıp, başka bir kadına ilgi duymamış kimse yok gibidir. Müslüman   hanımları ise kocalarının yanında ve her yerde muhterem olduğundan, onlar için böyle bir tehlike söz konusu değildir...  Nefislerinin esiri olmuş Batılılar, Müslümanları da kendilerine benzetmek için çok uğraşıyorlar. Bu asil milleti kendi ahlâksızlıklarına alıştırmak istiyorlar. Hadîs-i şerîfte, (Hayâ ile iman, ikiz kardeştir. Biri giderse diğeri de gider) buyuruldu. İşte bunu çok iyi bildikleri için içimizdeki satılmış uşakları da kullanarak önce hayâyı sonra da dini, îmânı yok etmek çabasındalar. İnşallah, bu kötü emellerine kavuşamayacaklar. Büyük İslâm âlimi Hüseyin Hilmi Işık (kuddîse sirrûh) buyurdu ki:  "Kardeşlerim, İslâm düşmanları ve mezhepsizler, gençlerin îmânını bozmak için var güçleriyle uğraşıyorlar. Ancak Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarının yayılması sayesinde herkes doğruyu öğreniyor ve onlara aldanmıyor... Herkes şunu iyi bilsin ki, bu milletin damarlarında dolaşan asîl kan, ne bugün, ne de onların ümitle bekledikleri günlerde, bu manada aslâ Garplılaşmayacaktır."
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.