#}

Kartalın kaptığı kırmızı bohça!..

A -
A +
İhtiyar bir kadın eğirdiği iplikleri pazara götürüyordu. Yolda giderken bir kartal gelip, iplik dolu bohçayı kaparak havalanır!..
 
Evliyaya adak yapmak, "şu işim olursa Allah rızası için bir koyun kesmek, sevabını falanca veliye göndermek istiyorum" demek caizdir. Mesela "Hastam iyi olursa veya şu işim hasıl olursa, sevabı evliyadan Seyyidet Nefise hazretlerine olmak üzere, Allah için, üç Yasin-i şerif okumak veya bir koyun kesmek nezrim olsun" deyince, bu dileğin kabul olduğu çok tecrübe edilmiştir... 
          ***
Seyyidet Nefîse hazretleri, zühdü, takvası, kerem ve cömertliği ile meşhur hanım velîlerdendir... 762 (H.145) senesinde Mekke-i mükerremede doğdu. 823 (H.208)'de Kâhire'de vefât etti... 
Onun zamanında Mısır'da, dört kızından başka kimsesi bulunmayan ihtiyar bir kadın vardı. Bunlar iplik eğirirler, her cuma günü ihtiyar kadın bunları pazara götürüp, yirmi dirheme satardı. On dirheme, iplik yapmak için pamuk, kalan on dirhem ile de yiyecek bir şeyler satın alır, gelecek cumaya kadar bunlarla idâre ederlerdi... 
Yine bir cuma günü, bu kadın eğirdikleri ipliği, kırmızı bir beze sarıp, çarşıda satmak için yola çıktı. Yükünü başında taşıyordu. Yolda giderken büyük bir kartal gelip, ipliklerin bulunduğu bohçayı kaparak kaçtı... Kadıncağız düşüp bayıldı. Kendine geldiğinde olanları hatırlayıp ağlamaya başladı. Başına toplananlara hâlini anlattı. Oradakiler kendisine; "Falan yerde Seyyidet Nefîse isminde velî bir hanım vardır. Ona git" dediler...
Kadın gidip, Seyyidet Nefîse'ye durumu anlattı, o da ellerini açıp duâ etti. Kadına da;
-Sen şimdi evine git. Allahü teâlâ her şeye kâdirdir, buyurdu. Kadıncağız da gitti...
Bir müddet sonra Seyyidet Nefîse hazretlerine bazı kimseler gelerek şunları söylediler:
-Biz deniz yolculuğunda idik. Gemimiz bir ara su almaya başladı. Ne yaptıysak su giren yeri kapatamadık. Sizi vesile ederek Allahü teâlâya duâ edip bizleri o sıkıntıdan kurtarmasını istedik. O sırada büyük bir kartal göründü. Pençesinde kırmızı bir bohça vardı. Gemimizin üzerine gelince, bohçayı bırakıp gitti. Açtığımızda, çok miktarda iplik olduğunu gördük. Bunlarla gemimize su sızan yeri iyice kapadık. Bundan sonra selâmetle memleketimize geldik. Bu hâlimize şükür için, size hediye olarak beş yüz dirhem getirdik, lütfen kabul ediniz...
Seyyidet Nefîse hazretleri Allahü teâlâya şükredip ağladı. Sonra o ihtiyar kadını yanına istedi. Gelince de ona;
-Kartalın kaptığı iplikleri kaça satacaktın? dedi. Kadıncağız;
-Yirmi dirheme, deyince, ona beş yüz dirhemi verip hâdiseyi anlattı ve;
-Allahü teâlâ senin her dirhemine 25 kat ihsân etti, buyurdu...

Allahü teala şefaatlerine nail eylesin...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.