Erdoğan caps'i

İnternette dolaşan caps'lerden birini çok beğendim.

Seçim sonuçları üzerine, Çankaya'daki devir teslim üzerine bir dizi caps var.. Benim beğendiğim tam o kategoriye girmiyor, fotomontaj..

Karşılıklı iki koltuğa da Erdoğan'ı oturtmuşlar. Altında şöyle yazıyor:

Cumhurbaşkanı Erdoğan Başbakan Erdoğan'ı Çankaya Köşkü'nde kabul etti.

İncitmeyen, rahatsız etmeyen bazıları basit bulsa da zekâ ürünü bir tespit.

Sosyal medya AKP'nin ihmal ettiği bir alandı. Gezi olaylarından sonra keşfettiler. Muhtemelen ekipler falan da kurdular. Gönüllüler de var. Yüzlerce insan oralarda harala gürele top çeviriyor.

Aynı işi dershane olaylarının patladığı günlerde cemaat de yaptı. Küfürlü hakaretli furya o zaman başladı. O gün bugündür karşılıklı devam ediyor. Bir müddet sonra herkes bıkacak, biraz daha emek ve zihin mahsulü tweetler göreceğiz. Öyle ümid ediyorum.

Ve her zamanki takıntımı tekrarlıyorum: Sosyal medyadaki abartılı muhalefet çoğu zaman muhalif olduklarını zannettikleri kesime hizmet eder. Misal: Paralelciler sosyal medyadan bir anda çekilse karşı taraf boşluğa düşer.

Hakikaten mağdur olduklarına/edildiklerine inandıkları polisler, savcılar, hakimler varsa saat başı haber yapmayı, güya sosyal medya üzerinden desteklemeyi bıraksalar mağdur olduğuna inandıkları kimseler varsa onlara en büyük iyiliği yapmış olurlar ama zor görünüyor.

Fasit daire oluşmuş. Dönüp duruyorlar. Vehimli bir adam şöyle bile düşünebilir: Bunlar, destekçi görünenler o isimlerin tasfiyesi için elinden geleni yapıyor. Yangını körüklüyor.

...

Başa dönersek, yeni Başbakan'ın Çankaya'nın kontrolünde olacağını ima eden o sevimli montajın tespitinin doğru olduğunu varsayarak soruyorum:

Sizin öneriniz ne? Hayranlıkla söz ettiğiniz dönemde, 950'ye kadar Türkiye'de başbakanlar genel sekreterlik yaptı.

Hadi o yıllar olağanüstü yıllardı.

Siz hiç olağan dönemde bireysel olarak kendi iradesini ortaya koyabilen bir milletvekili gördünüz mü?

Sadece yol ayrımında ya da yollar ayrıldıktan sora ileri geri konuşabilirler. Onun dışında sanki menem bir şeymiş gibi parti disiplini adı altında hepsi blok hareket eder. Eller toptan kalkar, toptan iner. Toplu el kaldırmanın adı yasamadır.

Yine çoğu elini niye kaldırdığını veya niye kaldırmadığını bilmez. Çok dalgınsa, ne olduğundan haberi yoksa arkadaşlarına bakar, grup başkanına bakar o kaldırıyorsa kaldırır.

Bu duruma itiraz eden oldu mu? Mesela bütün vekilleri Bahçeli'ye itaat eder. Mevzuatta yeri var mı? Hepsi her konuda aynı şeyi mi düşünüyor ki el kaldırıyor.

Teknik olarak bu görüntüden veya muhtemel sonuçtan rahatsız olanların kurtulmasının iki yolu var:

Bir: Seçimlere çok çalışacaklar, onlara göre Çankaya'nın kontrolüne girmeyecek bir iktidar çıkaracaklar.

Birinci yolu bu..

İkinci yolu yasama ile yürütmeyi göstermelik mevzuatla değil gerçekten ve fiilen birbirinden ayıracak.. birinin diğerine hakim veya mahkûm olamayacağı bir yola sokacak iki turlu dar bölge sistemiyle parlamenter seçecekler. Bunun adı başkanlık sitemi oluyor. Yürütme de yasama da halk tarafından seçiliyor. Yürütme yasamanın içinden çıkmıyor.

Adım atmadan ağlayıp sızlanmanın ne faydası var. 8 ay sonra ağlayarak mı oy toplayacaksınız.

Ümidleriniz iyice tükendiyse bir üçüncü yol daha var: Memleketin batmasını beklemek. Büyük bir ekonomik kriz olursa size belki ekmek çıkar.