Tümenden torpilli

ANAP yeni iktidara gelmiş..Çiçeği burnunda parlamento..Çiçeği burnunda hükümet. İhtilal günlerinin kokusu ve korkusu henüz dağılmamış.

...

Isparta'da bir kooperatif yabancı dil bilen bir eleman arıyor. O günlerde ordudan atılan genç bir teğmen iş için başvuruyor, görüşme sonunda, "Sen tam bizim aradığımız elemansın" diyorlar. 

Üç gün sonra işe başlayacak. O arada kooperatiften biri arıyor," Kardeşim senin o iş olmadı. Ankara'dan bir milletvekili aradı, onun söylediği adamı işe almak zorunda kaldık, kusura bakma" diyor.

İş arayan teğmen üzgün bezgin Isparta sokaklarını adımlarken arkadan bir ses duyuyor. Bakıyor komutanı yüzbaşı..

-Hayırdır, dalgınsın?

-Başıma böyle bir iş geldi de..

-Hadi karargaha gidelim.

 Gidiyorlar. Yüzbaşı durumu tümen komutanına arzediyor, tümen komutanı bağlayın bana şu kooperatif başkanını diyor. Başkanla konuştuğu her satır RTÜK'lü televizyon dünyasında "bip"lik.. Biplik kısımları ayıklanmış sondan bir önceki cümlesi şöyle:

-Bu adamın giriş işlemlerini 24 saat içinde yapacaksın, işe başlatacaksın, bana da tekmil vereceksin! 

Ardından biplik bir cümle daha ve telefonu kapatıyor.

30 sene önceki bu olayı neden hatırladım? Biz bu işleri yıllarca ayıpladık..Yahu olur mu böyle şey..Asker de her işe burnunu sokuyordu abi...dedik.

Peki aynı işe aynı şekilde bir sivil burnunu sokunca itirazımız var mı? Bu soruya mert cevap vermemiz lazım. Sivil aramış olsun, bipsiz konuşmuş olsun..İtiraz gerekçemiz ortadan kalkmış oluyor mu?

Ne gerek var böyle yollara..Herkes hakettiğine kavuşsun, adalet yerini bulsun diyenlerden misiniz?

Oğlunuz için, yakınınız için, sizin bir probleminizin çözülmesi için telefon edilmesine itirazınız var mı? Yahu ben prensip ehliyim asla kabul edemem der misiniz?

İşinize karışmak gibi olmasın ama demezsiniz. Kabul ederken de muhtemelen çok mantıklı, makul, akla yatkın gerekçeleriniz vardır. Abi öyle ama burası Türkiye gibi..

Burası Türkiye olunca şöyle oluyor: Başkası için yapılınca sövülüp sayılıyor, kendimiz için yapılınca hak kabul ediliyor.

Şimdi de askerler değil başkaları arıyor. 

...............

Pekiiiiiii... İtibar nedir. Hatırşinas olmak nedir. Kırılmayacak insan ne demek?

Kim arayınca dediklerini hemen yaparlar. Mesela meteoroloji genel müdürü arasa yaparlar mı? Yapmazlar. Çünkü ondan çekinecekleri bir durum yok. İşleri de düşmez.

Eğer birine iş yapacakssanız, birinin hatırına iş yapacaksanız size ya zarar verebilecek ya da menfaat sağlayabilecek bir pozisyonda olması lazım. İşin derecesine göre o pozisyondakilere yakın olmak da yeterlidir.

Önemli bir görevdeki adam sizin için pazartesi günü telefon etse, salı günü görevden ayrılsa işiniz aksar. Karşı taraf kokuyu çok iyi alır. Bir başka göreve gelme ihtimali olan biri ise iş devam eder. Ümidsiz bir vaka ise o rica yok hükmündedir. 

Bu ülke bu? 

AYM başkanı hoşuna gitmeyen birşey söylerse  "cüppeni çıkar da gel" dersin. Hoşa giden birşey söylerse, "Efendim yüksek mahkemenin başkanı konuşmayacak da kim konuşacak?" dersin.

O zaman öyle bu zaman böyle demek de ayıp değildir. Neden?  Bu ülkede böyle olduğu için.

Üç nesil sonra bu hale geldik. Bugün düzelsek meyvelerini 3. nesil toplamaya başlar.

Hak arama kapısı telefona ve pozisyona mahtaç olmasa.. herkese açık olsa adalet dağıtan bir yer olsa hiç kimse hududunu aşamaz.