YÖK gibi sevimli bir AYM'niz olsun ister misiniz?
Yüzde on seçim barajı anayasaya aykırı mı? Değil.
Nereden biliyoruz? AYM'nin daha önceki kararından.
Anayasaya aykırı olmaması, aykırı olmadığını bilmememiz bizim derdimizi çözüyor mu? Hayır.
Bir sıkıntı var ve aşikâr. Bu saatten sonra bu problemi kitâbî bilgilerle ve pozisyon alıp savunmaya geçerek ve her seferinde yaptığımız gibi aynı argümanları tekrarlayarak (vesayet, milli irade, yüce irade) çözemeyiz.
Barajın görünür gerekçesi ne? Yönetimde istikrar.. Oysa aynı kural 984 ve 87'de istikrarı sağlamış. 991'de, 95'te ve 99'da sağlamamış. Olmazsa olmazlardan değil. Üstelik anlayanların yaptığı hesaplara göre, barajın kaldırılması ve 2011'deki oy oranlarının geçerli olması hâlinde en büyük kaybı MHP yaşıyor. Sonra CHP sonra AKP. İktidar partisinin çok büyük bir kaybı yok. Birinci parti teknik olarak hep avantajlı.
Çok şükür seçime yaklaşırken yine ipleri gerecek bir gerekçemiz oldu, birkaç ayımızı AYM muhabbetiyle geçirir, 2007'deki 367 kararında olduğu gibi buradan ekmek yeriz, buradan bize ekmek çıkar hesabımız yoksa.. Bu işi sessiz sedasız hâlletmenin kestirme yolları var. AYM kararı beklenmeden CHP, HDP/BDP iş birliği ile "..... bir yıl içinde yapılacak seçimde uygulanamaz" hükmü de aşılarak bir çözüm bulunabilir. Baraj kaldırılmaz da yüzde 7 olur veya 6 olur.
Geçmiş yıllarda baraja dört elle sarılırken en büyük endişemiz yönetimde istikrar değildi. Kürtlerin bir parti çatısı altında meclise girmesiydi. Bugün aynı endişeyi taşıyor olamayız. Bir taraftan barış, müzakere, yeni ufuklar türküsü söylerken öbür taraftan, iyi de siz ya bağımsız girin ya da barajı aşacak oy alıncaya kadar bekleyin, diyemeyiz.
....
Birçok değişikliğine rağmen şu andaki seçim kanunu 983 senesinin haziran ayında yürürlüğe girmiş. Daha ne partiler var ne de meclis.. Paşamın Danışma Meclisi var. Birileri yazmış, onlar el kaldırmış, Paşam ve diğer komutanlar da altını imzalamış. Milli irade ürünü değil. Biz ihtilalcilere öyle diyoruz böyle diyoruz ama bazı düzenlemelerini çok seviyoruz. Malum YÖK'ü de çok sevdik.
Tutarlılık arayacak zaman değil. Dün öyleydi bugün niye böyleden yola çıkarsak önü tıkanmayacak kurum ve adam yoktur. Az buçuk seferberlik hâli var. Geçiş dönemidir deyip geçiştiriyoruz.
....
Beni en çok şaşırtan, AYM'nin kararı bugünden belliymiş gibi bazılarının sipere yatıp ateşe başlaması oldu. Ölçme, tartma, toplama çıkarma yok. (=)'in ne olduğu belli değil. Milli iradeyi Hasan Mutlucan'ın ses tonuyla telaffuz edince bütün yolların açılmasını bekliyoruz. İyi de milli irade ne? 982 Anayasası'na yüzde 92 evet diyen irade mi? Yoksa 2010'da, 982 Anayasası'nı hazırlayanlardan, 60 anayasasını yürürlükten kaldıranlardan hesap sorulmasına kapı aralayan anayasa değişikliğine yüze 60 oyla evet diyen irade mi?