Krizler iyidir

A -
A +

Yarın sabah kalktınız dolar olmuş 4 lira.. Ne olacak, kıyamet mi kopacak. Ortalık sallanacak, sarsılacak durulacak. Sarsıntıda ezilenler olacaktır, üste çıkanlar olacaktır, dara düşenler, batanlar, azıcık mağdur olanlar, işsiz kalanlar, işini düzeltenler.. Ama bu bir ihtiyaç. Hep dümdüz gitme imkânı olmadığına göre durup dinlenmek ve soluklanmak kabilinden belli aralıklarla böyle sarsıntılar iyidir.

Günümüzde ekonomik kriz deyince insanların ilk aklına gelen ne?

50 sene öncesi ile aynı değil. O zamanlar insanlar kriz kelimesini bile bilmezdi. Kilerinde bahara çıkacak yiyeceği, ayağında ayakkabısı veya lastiği varsa, ondan iyisi yoktu. Bizim sistem Batı'ya entegre edilmeden önce barometreye termometreye bakar gibi dövize faize borsaya bakma alışkanlığı yoktu insanların. Kimi zor geçinirdi, kimi zor bulurdu, kimi çalıp oynardı ve doğal kabul edilirdi.

80'li yılların ortalarında İran-Irak harbinin olduğu yıllarda Bağdat'takiler de çalıp oynardı. Biraz ötede ülkelerinin savaştığından haberleri bile yoktu.

Bugün Halep'te insanları meydanda toplayıp, "Ey ahali duyduk duymadık demeyin, yakında ekonomik kriz çıkacak" deseniz kimse bir şey anlamaz. Öncelikleri farklı. Can derdindeler. İki dilim ekmekle başını sokacak yer bulanlar.. Sığınabilenler kendilerini şanslı sayıyor.

Krizlerin kötülüğünün (geride bıraktığı mağduriyetlerin) yanında iyi tarafları da var. İhtiyaç kavramı değişiyor. İnsanların öncelikleri ve hayalleri değişiyor. Silkelenip derlenip toparlananlar oluyor. Katmanlar arasında geçişler oluyor. Çok rahat atlatacağı varsayılanlardan mağdur olanlar çıkıyor. Mağduriyeti artacağı hesap edilenlerden rahatlayanlar oluyor.

Sıradan bir semtte 200 metrekarelik dükkân olmuş 1.5 milyon lira.. Bu mu refah? Bu nereye kadar gider? Bilenler daha ince hesaplarla akla yatkın projeksiyonlar yapabiliyordur.

Bilmeyenler benim gibi el yordamıyla hesaplarını şöyle yapıyor: Bu devran bugün olmazsa altı ay sonra.. Altı ay sonra olmazsa 1-1.5 sene sonra ters dönecek. Bugün 700, 800, 1000 liraya satılan mülkler üçte iki fiyatına (aslında tam inandığım yarısı da söylemeye utanıyorum) müşteri bulamayacak. Şişkinlikler inecek. Sarsıntı belki 6-7 ay devam edecek.. Sonra yine insanlar eskiyi unutup yarışa başlayacak.

İmar rantından zengin olup sınıf atlayanlar ne olacak? Orada duygusallığım devreye giriyor. Sanki çoğu gün yüzü göremeyecekmiş gibi geliyor. Haset fesat damarım sağlıklı düşünmemi engelliyor olabilir. Ama geçmişe bakınca standartlarını ikinci nesle bile taşıyamayacakları konusunda ısrar ediyorum.

Onları krizler değil, görmemişlikleri tasfiye edecek.

Piyangodan büyük ikramiye kazanıp iflah olan hiçbir isim yoktur.

Bir şey üretmek ve el emeği ile geçinmek nerede ise ayıp sayılıyor. Enayilik olarak görülüyor. İmtiyazlı ithalat imkânı olanlar, kamu bağlantılı imar rantı ve sızıntılarından geçinen kesim şanslı sayılıyor. Sakıncası yok, her dönemin, her rejimin, her düzenin şanslıları olur. Takılıp kalmıyoruz. Bizi ilgilendiren tarafı oralar ve o insanlar değil.

Madem bir düzen değişikliğinden.. 80 yılın alışkanlığının değişeceğinden söz ediyor ve beklentiye giriyoruz bu en mükemmel şekilde ya bir tabii afet sonrasında olur ya da afet gibi ortalığı sarsan bir ekonomik krizden sonra olur. Savaşlardan sonra da düzenler değişir. Tercih imkânımız olsa harp ya da tabii afet istemeyeceğimize göre kestirme yolu kriz, sallantı sarsıntı ve yeni düzen.

Çocuksu bir temenni gibi mi geldi size.. O zaman siz aklı başında adam temennisi ve projeksiyonu yapın. Toplum kesimleri olarak oturup konuşup tartışıp mutabık kalarak mı bu işleri yapacağız. Dünyada bir örneği var mı? 2. Dünya Savaşı olmasaydı oturup konuşup tartışarak çok partili hayata geçiş mi yapacaktık.. 12 Eylül olmasaydı ekonomik düzenimiz Batı'ya nasıl entegre edilecekti?

Birinci Dünya Savaşı'nda yenilmeseydik cumhuriyete geçiş ve ulus devlet düzeni nasıl kurulacaktı?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.