Ooo piti piti

A -
A +
Kar yağdı yollar kapandı, TIR yan yattı, 10 kişi mahsur kaldı, dördü kurtarıldı haberlerinin arasında en ilgimi çekeni Şevket Kazan'ın 28 Şubat davasına bakan mahkemede şikâyetçi olmadığını söylemesi oldu.
Avukatı da şaşırmıştı:
-Efendim, duygusal bir ortam var.. Müvekkilim biraz da yoruldu. Bu hususun tekrar sorulmasını talep ediyorum, demişti.
Hakim tekrar sormuştu.
Şikâyetçi olmadığını söylemişti.
Sabahleyin tekrar şikâyetçi olmaya karar vermiş.
Avukatı "akşam öyle sabah böyle"yi yaşına bağlamış.
Sıralama şöyle oluyor: Savcılıkta şikâyetçiyim, diyor. Mahkemede değilim, diyor. Yatıp kalktıktan sonra karar değiştirdim şikâyetçiyim diyor.
Desin ne olacak. Ben o ismin yanına soru işareti koyalı kaç sene oldu.. Hem herkes şikâyetçi olsa ne olacak, bir şey çıkacağını zannedeniniz mi var?
Mahir Kaynak da gitti. Size çok güzel anlatırdı ama fırsatı kaçırdınız. Acaba hatıralarını daha doğrusu günün şartlarında anlatılması sıkıntı sebebi olacak konuları, tespitlerini, "Ben öldükten sonra yayınlayın" demiş olabilir mi?
Biz kamuoyu olarak salatalık görünce dayanamıyoruz, gece gündüz soğuk sıcak demeden tuzu alıp koşuyoruz. Arkamıza önümüze bakanımız yok. Muhasebe yapanımız da.
Kaba taslak şöyle bir başlık çıkarabiliyorum. Milli Nizam'la başlayan o hareket, müesses nizamın (rejimin) ömrünü en az 30 yıl uzattı. Kurulu düzeni tahkim etti. Bu tespit -veya iddia- tabanın masumiyetini zedelemez.
...
Cihan Harbi sonrasında burada kurulan yapı birilerine rağmen kurulmuş değil ki. Gıyabımızdaki mutabakatla kurulmuş. Dayatılan şartlar olmuş. Şartlar ve dışımızdaki dengeler değiştikçe içerdeki yapı da yavaş yavaş değişecek. Şimdilik ne yapılacaksa yine mutabakatla veya başka ittifaklarla yapılacak. Ben buraya takılıp kaldığım için milli irade vurgusunun içeriyi motive etmek için belli dozda zaman zaman kullanılmasını yadırgamıyorum bel bağlanılmasını, çıkış ve geçiş kapısı olarak görülmesini yadırgıyorum.
....
MİT üzerinden her taraftan haberdar olmak güzel. Peki aynı teşkilat üzerinden yanıltılma ihtimaline karşı tedbirimiz ne? Başına bir adam koyunca 90 yıllık sistem bize mi çalışmış oluyor.
TASAM Başkanı, Tunus'taki bahardan hemen sonra, Mısır'da çiçekler açmadan şöyle demişti:
"Çok boyutlu güç sistematiğinin geliştiği dünyamızda dış politika geliştirmek çok bilinmeyenli bir denklem hâline gelmiştir. Bu durum 'öngörülebilirlik' çağından 'tahmin edilebilirlik' çağına geçtiğimiz yeni dönemde ülkelerin dış hatta iç politika konusunda yeterli ve olgun reel politik süreçler inşa etmelerini son derece güç hâle getirmiştir.
Günümüzde uluslararası aktörlerin böyle bir ortamda sağlam adımlar atabilmeleri demokratik meşru zeminde geliştirilmiş insan kaynağının niteliği, ekonomik altyapının sağlam hâle getirilmesi ve kamu diplomasi faaliyetlerinin iç ve dış kamuoylarına dönük olarak etkin bir biçimde yürütülmesi gibi birtakım şartların gerçekleşmesine bağlıdır."
Kahvehane diline çevirirsek "gaza gelmeyelim" demiş.
....
Şöyle hesap yapanlar -beklenti içine girenler- de var. Yüze yüze kuyruğuna geldik. Haziran seçimlerinde anayasayı değiştirecek çoğunluğu elde edersek önümüz açık.
Erbakan'ın D-8 hayallerini çağrıştıran ipuçları olduğu için korkuyorum. Tedirgin oluyorum.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.