İşin ucundan tutmak

A -
A +
Daha önce yeni anayasa ile ilgili bir iddiada bulunmuştum. Bu iddianın tutarlı bir tarafı ve onlarca örneği vardı.
Hiçbir ülkede olağan dönemde yazılmış ve yürürlüğe girmiş bir anayasa yoktur.
Ya rejim değişmiş, ya darbe olmuş, ya iç harpler sonunda millet bıkıp usanmış bir orta yolda anlaşıp bir metinde mutabık kalıp yürürlüğe sokmuşlar.
Bizde ilk ikisine örnek var. Rejim değişikliğinden sonra ve darbelerden sonra yürürlüğe giren anayasalarımız var.
Ve sormuştum: Bu örneklere rağmen bizde yeni anayasa hangi şartlarda yürürlüğe girecek?
Üstelik o dönemde makul görünen bir kapı aralığı vardı. Çözüm süreci devam ediyordu.

Neticeye varılması hâlinde meclisteki bağımsızların desteğini almak mümkündü.
Dün yine yeni anayasa arzusu gündeme getirildi. Söylenen şu: Gelin ey diğer partiler siz de işin ucundan tutun memleketin yeni şartlarına uygun bir anayasa yapalım.
Bu deneme 2011'de yapıldı, partiler hayır dememek için komisyona üye verip ayak sürüdüler. Neredeyse bir yasama döneminde 45-50 maddede mutabık kalındı.. O maddeler de o kadar detaylandırıldı ki, yönetmelik gibi oldu. O dönemde partilerin yapamadığı şeyi bu dönemde yapma ihtimalleri yoktur.
Çok özet bir anayasada (3-5 maddelik) mutabık kalınabilse normal dönemde de mümkün. Ama detaylı bir anayasa, sistem değişikliği öngören bir anayasa zor görünüyor. Mecliste destek verenin bir talebi olur.
Başkanlık sistemi muhalefeti boşluğa düşürüyor. Partilerin anlamı kalmıyor. İkinci plana düşüyor. Belki yine sulhten sonra, Kürt meselesi halledildikten sonra, onların desteği ile yeni bir anayasa yapılabilir, sistem değişikliğine gidilebilir.
Başkanlık sistemi Özal'ın da, Demirel'in de arzusu idi.
Hep diktatörlük arzusu olarak lanse edildi. Oysa Amerika'daki başkanlık sisteminde başkanın, teknik-teorik olarak bizdeki parlamenter sistemin başbakanı kadar dirayeti yoktur.
Son bir senedir özel bir durumumuz var. Dirayet fiili olarak Saray'da, mevzuat Başbakanlıkta. Bu öyle ya da böyle çözülecektir. Mevzuata uydurun demek kolay değil. Ya böyle gidecek ya da mevzuat fiili duruma uydurulacak.
Kestirme yolu, Demokrat Parti ve öncesinde olduğu gibi partili cumhurbaşkanlığının önünü açmaktır.
Seçilen şahısların durumuna göre ya başbakan ön plana çıkar ya cumhurbaşkanı.
İkisine de örnek var. Demokrat Parti döneminde başbakan ön plandaydı.
Ondan önce cumhurbaşkanı.
Bu iki satırlık düzenlemeye partilerden sıcak bakan olur. Belki referanduma bile gerek kalmadan tek satırlık bir anayasa tadilatı ile iş çözülür.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.