Postmodern monarşi

A -
A +
Bu yabancıların tartışması da bir alem.. Kompoloculuğa hiç yatkın değiller. Konulara çok yalın bakıyorlar. Mesela postmodern monarşi başlığı altında şöyle demişler:
...
Bizim politikacılara ne ihtiyacımız var?
Politikacılar devlet aygıtı ile bizi kontrol altında tutuyor ama biz onları denetleyemiyoruz.
Adamların yaptığı vahim hataların bedelini milyonlarca insan ödüyor. Biz monarşiden kurtulduğumuzu zannederken postmodern monarşi dönemine girdik.
11 Eylül'den sonra devletler korkudan kendilerini öyle tahkim ettiler ki, milyonları ilgilendiren kararlar birkaç kişinin elinde ve denetlenemiyor. Meşru, gayri meşru o karar vericileri kontrol eden bütün bir ülkeyi kontrol ediyor.
Bugünün dünyasında politikacıların fayda- kalite -maliyet ilişkisine bakıldığı zaman muazzam bir çürümüşlük var. Devlet aklı ve örgütleri öldü. Ortada devletler var gibi görünüyor ama birkaç kişinin kontrolünde. Bakıyoruz Rusya öyle, İngiltere öyle, Almanya öyle, Fransa öyle.. Eskiden de Alman Başbakanı vardı ve efsaneydi; devlet aygıtı ön plandaydı.
Dışımızdaki sıradan insanlar bu konulara böyle yaklaşıyor. Bizimkilere hiç benzemiyor. Bizde üç kişi yan yana gelince biri , "Abi bu Putin çılgın.." diyerek söze başlıyor. Öbürü, "Olur mu öyle şey.. Geçen gün bir uzmanı dinledim, Putin vitrin.. Arkasında kolektif bir akıl var.."la devam ediyor.
Hadi Putin'in dükkanında kolektif akıl olduğunu varsayalım.. Saddam'ın dükkanında kolektif akıl nasıl olur, Sisi'nin, Kerimov'un, Kaddafi Libyası'nın.. Bu ülkeler şartları itibariyle özel.. Genelden gidince Fransa Devlet Başkanı'nın kararlarını kim denetler? Yazılı hukuklarındaki denetim mekanizmaları dönüp dolaşıp gelip -denildiği gibi- halk iradesine dayanıyor mu? Dayanmıyorsa eskinin krallıklarından farkı ne? Vitrine belli dönemlerde belli isimleri oturtup arkasındaki ekibi babadan oğula muhafaza etmek mi?
Denetim anlamında Mısır ile Fransa arasındaki fark ne?
Şöyle diyebilir miyiz: Mısır'da da, Fransa gibi adam akıllı bir denetim, halk iradesine dayalı bir yönetim olsaydı bugün bu halde olmazlardı.
Almanya'nın iki savaş arasında çarçabuk toparlanıp tekrar dünyaya meydan okuyabilecek hale gelmesinin açıklaması nasıl olur bu hesapla?
Arada bir Hitler parantezi, sonra yerle bir olması. Sonra tekrar ayağa kalkması.. Bunlar halk iradesi mi?
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.