Dünya ülkelerinin şatafat sıralaması

A -
A +
Eskiden bizim gazetelerde haber çıkardı: Suudi Kralı 4 uçakla tatile gitti. Ben de oturur saf saf hesap ederdim: Bu 4 uçak neyle nasıl doldurulur, niye doldurulur.. Birkaç otel kapatılır, korusuna çadırlar kurulur.. Önden bir heyet, arkadan bir heyet.. İyi de neden? Bu şatafat arzusunun altında yatan sebeb ne? Almanya Şansölyesi son bir yılda kaç defa gelip gitti bu ülkeye? Çok sade geliş gidişler.. Büyüklükle ilgili olsa Almanya dünyanın 4. büyük ekonomisi.. GSYİH'sı 4 trilyon dolar. Petrolü yok, gazı yok.. Suudilerin GSYİH'sı 750 milyar dolar. İçinde emek yok. Yer altından çıkıyor. Hani derler ya parayı kolay kazanan kolay harcar. Bu öyle bir şey mi acaba? Öyle olsa petrolü olmayan diğer fakir ülkelerde şatafat olmaz. Uçak havalimanına iniyor yanında yüze yakın araç.. Hepsi de Alman malı. Bir haberde 500 araç kiralandı diyordu bana uçuk geldi. Belki organizasyonun bütünü içindir. Bizim nesil görmez de bir sonrakiler görür.. Bakalım petrol devreden çıkınca böyle ülkelerin hali ne olacak? Çok eski bir karikatür hatırlıyorum. Suudi prensi, kül tablası dolunca aracını değiştiriyordu. ... Akıl erdiremediğim bir diğer konu, geri ülke önderlerinin veya yöneticilerinin veya darbe ile gelen adamlarının abartılı para-servet merakı. Orta Asya'daki filan ülkelerden dünün Irak'ına, Libya'sına, Mısır'ına kadar.. Hepsinin başına geçen zengin olmuş. Ölmeyip hayatta kalsalar 70 sülalelerinin 70 sene boyunca yiyip bitiremeyecekleri para.. Hatta Filistin'in Arafat'ının bile zengin olduğu anlaşıldı. Bu ülkeler 70 yılda birçok kere el değiştirmiş. Her gelen biriktirmiş, yiyemeden devrilmiş, gitmiş veya ölmüş. Buna rağmen sonra gelenler neden bir öncekilerden ders almamış.. Bunu anlayamıyorum. Bu işin şanından mıdır, insanlık hali midir, bu işlerde racon böyle midir? Beceriklileri, koltuklarını oğullarına da devredebiliyor. Garibim Mübarek bile yerine oğlunu hazırlıyordu olmadı. Bu arzunun sebebi ne?.. Saltanat olsa devlet kendi mülkü gibi olur, oğluna verir kızına verir veya veremez. Demek ki bu işlerin zorluğunun yanında dayanılmaz bir cazibesi de var. O zaman da şöyle bir soru çıkıyor: Neden irili ufaklı Batı ülkelerinde, İskandinav ülkelerinde bu dayanılmaz cazibe oburluğa sebeb olmuyor? Neden Güney Amerika'da oluyor da kuzeyinde olmuyor. Veya bazılarına göre oralarda âlâsı oluyorsa neden bize aynı şekilde yansımıyor.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.