Gannuşi'nin demecinden iki satır

A -
A +
Raşid el Gannuşi..Tunus'taki Nahda Hareketi'nin lideri.
Artık bilgiye erişim kolay  deniyor ama o kadar da değil.. Google üzerinden gidip hayat hikâyesini bulmakla, nerelerde ömür tüketmiş, ne demiş, İhvancılarla paralelliği ne, Londra'daki sürgün hayatında ne okumuş ne yazmış, bu hareket Tunus'u nereye götürmek istiyor, anlamak kolay değil. Ben de anlayamadım zaten. Sempatiyle bakmadığım yapılanmalar..
Geçen gün kongreleri (Nahda Hareketi) vardı, yine başkan seçilmiş.
Kongre münasebetiyle, Fransız Gazetesi Le Monde'a konuşmuş. O konuşmanın detayları önceki gün bazı haber sitelerinde vardı.
Satır aralarında ilgimi çeken yerler oldu.
* Dini siyasi mücadeleden uzak tutmak istiyoruz. Tarafsızlık çağrısında bulunuyoruz.
* Modern bir devlet;
   İdeolojilerle,
   Büyük sloganlar ve siyasi kavgalarla değil uygulanabilir programlarla işler.
* Devletin gücü baskısı özgürlüklerin reddi anlamına gelmediği gibi özgürlükler de kaos anlamına gelmez.
* Tunus'ta siyasal İslama yer kalmadı, NAHDA dini faaliyetlerden çekildi. Dini faaliyetten kastı siyasal İslamcılık -ki bir ideolojidir- yapmayacağız anlamına geliyor. 
* Biz artık demokratız, İslamı temsil noktasında değiliz. (Başlık: Siyasal İslamcı değil, Müslüman demokratız)
* Bu kararımızla artık siyasiler dini istismarla suçlanmayacak, dinimiz için ise siyasete alet olmayacağı ve angaje edilmeyeceği için iyi olacak.
Partisini siyasi, demokrat sivil bir hareket olarak değerlendiriyor ancak referans noktası olarak İslamiyetin kadim değerlerini de alacaklarını söylüyor.
...
Neyse Gannuşi abinin söyledikleri ipucu gibi geldi bana. Artık o bölgelerde ve belki yakın bir gelecekte Mısır'da İhvan tarzı anlayış ve siyaset terk edilecek demek ki..
Yine Gannuşi abinin dediği gibi modern devlet ideolojilerle işlemeyecek.. İşlemezse.. Esas olan uygulanabilir programlar ise parti konuşmalarında kutsal yolumuz, davamız, dava arkadaşlarım  vs. anlamsız oluyor. Ne davası.. Çalışma arkadaşlarım olur o kadar. Kamu hizmetinin kutsalı, davası nasıl olur.. Kaldı ki herkesin kutsalı farklı. Obama kutsal davamız dese ne anlaşılır? 300 milyon insan ne anlar?
Mursi deyince ki demişti ne anlaşılıyordu.
Suudi Kralının kutsal davası ne olur, kutsal davasından ne olur?
İttihatçılar da Cihad-ı Ekber ilan etmişti. Dava kutsal olmuş muydu?
Cihan Harbinden sonra bu bölge çok savruldu. Belki ilk adım olarak devletleri kutsala bulama sevdasından vazgeçmek bir çözüm olabilir. En azından Müslümanlar rahat eder.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.