TSK ve MEB kadroları..
6 Ekim 2016 02:00
Ülkemizin başında onlarca gaile var. Bu kadar dert arasında darbe teşebbüsü vesilesiyle TSK kadrolarının elden geçiriliyor olmasına sevinecek mecalimiz var mı, bilmiyorum.
Birkaç senedir TSK her sene kadro sayısını detayları ile kamuoyu ile paylaşırdı.
Önceki gün bu işi mukayeseli yaptı.
Mesela Mayıs 2016'da 613.000 olan toplam personel sayısı 391.000 olmuş.
Vesilesi kötü olsa da bu iyi bir şey. Eninde sonunda yapılması gerekiyordu, hızlanmış oldu. Belki daha da azaltılır.
385 olan general amiral sayısı 206 olmuş.
39.000 olan subay sayısı 29.900'e düşmüş.
Astsubay sayısı 96.000’den 67.000'e,
Uzman erbaş 73.000'den 48.000'e,
Er erbaş sayısı 311.000'den 182.000'e,
Sivil memur sayısı 51.000'den 40.000'e düşmüş, sözleşmeli er sayısı artmış. 11.000'den 15.000'e yükselmiş.
...
TSK'nın personel sayısı azalırken MEB'in personel sayısı ha bire artıyor. Sayı bir milyona dayanmış.
Buna sevinmeli miyiz? Ne güzel, eğitime önem veriyoruz neden sevinemeyelim diyebilir miyiz?
Eğer diyebiliyorsak Başbakan geçen gün yeni müjdeler verdi. İkili tedrisat bitecekmiş. 3 yıl içinde sabahçı öğlenci olmayacak bütün öğrenciler akşama kadar okuyacakmış. Bu personel sayısı daha da artacak demektir.
Okul öncesi eğitim mecburi hâle gelecekmiş.
Bu da mecburi eğitimin 13 yıla çıkması demektir.
Bugün farkında değiliz ama birkaç sene sonra bu iş -veya inat- da başımıza dert olacak.
28 Şubat döneminde birileri sırf İHL'leri devre dışı bırakmak için 5 yıl olan mecburi eğitimi 8 yıla çıkardı. Onların amacı her ne idiyse muradlarına eremediler. Sonra gelenlerin mecburi eğitimi 12 yıl yapmalarının amacı neydi, bilen ikna edici şekilde açıklayabilen var mı?
Yaparsın 5 yıl.. Hadi değiştirmiş oldun 4 yıl.. Sonrasında çok meraklı isen arzu edeni okutursun. İstemeyen işine baksın. Neden mecburi ve neden 13 yıl?
13 yıl ortaöğretimde oyaladığımız öğrenciye 13 yılın sonunda ne vadediyoruz?
Dağa taşa açılan artık ve artık ucu bucağı, bitirenin ne işe yarayacağı belli olmayan üniversitelerden birinden diploma vermeyi vadediyoruz. Geliyor çocuk 22 yaşına.. O saatten sonra ne iş yapacak.. Diplomasına uygun iş yapanların sayısı gün geçtikçe azaldığına göre o kadar emeği, ömrü ve kaynakları niye heba ediyoruz.