Sosyal sığınma

A -
A +
Bizim insanımız genelde geleceğini hep başkalarından bekler.
Önce ailemizin bizden sorumlu olduğunu düşünürüz.
Sonra okullarımızın, öğretmenlerimizin.
Onlar bizi yetiştirmek zorundadırlar ki, iş hayatına iyi hazırlanalım.
Diplomalarımız bize iş bulmalı.
Sonra girdiğimiz iş yerinde şirketimiz bize emekliliğimize kadar iş garantisi vermeli ve patronlar, yöneticiler iyi imkânlar sağlamalı.
Toplum, devlet, sosyal sistem geleceğimizi teminat altına almalı.
Bu aşırı beklentilerin sebebi ne?
Sosyal bir yaslanma, sığınma duygusu mu?
Yoksa devletin vatandaşların sahibi olması gerektiğini telkin eden hâkim kültür mü?
Üniversite bitiren gençler, "Madem devlet bize iş verip sahip çıkmayacaktı, öyleyse bizi niye okuttu?" diye sorabilecek kadar kendine güvensiz ve devlete bağımlı.
Koskoca iş adamlarımız bile mütemadiyen devletin kendilerine sahip çıkmasını ister durur..
İşçi bir ömür iş garantisi bekliyor.
İşveren sadakat istiyor.
Devlet de habire müjde veriyor.
Emekliye müjde.
Esnafa müjde.
Borcu olana müjde.
Çiftçiye müjde.
Trafik cezası olana müjde.
Radara yakalanana müjde.
Sağlık prim borcu olana müjde.
Atama bekleyen öğretmenlere müjde.
Neden bu kadar çok af, yeniden düzenleme ve müjde verme ihtiyacı duyuluyor.
Dahası bu tarz düzenlemeleri vatandaşına müjde olarak duyuran bir başka ülke var mı?
Masallarda olur. Tellal çıkıp bağırır: Duyduk duymadık demeyin.. Kralımız dedi ki der..
Devlet müjde vermeyi yadırgamıyorsa iş garantisi bekleyeni, madem okuttun iş de ver diyeni, ben bu borcumu nasıl öderim bir çaresini bulun diyeni biz niye yadırgayalım?..
 
 
            İTİBAR SAHİBİ ADAM KALDI MI?
 
Muteber adam da kalmadı memlekette.
Sözüne itibar edilen, konuştuğu zaman her kesimden herkesin olmasa da çok kimsenin saygı duyduğu adamlar..
Yahut sahasında otorite olan adamlar.
Şu konuda otorite bu konuda otorite denilen bir adamımız var mı?
Ekonomi konusunda sözü dinlenilir bir adamımız var mı, varsa konuşabilir mi?
Birisi çıkıp dış politika konusunda bir şeyler söyleyebilir mi?
Ben biraz farklı düşünüyorum diyebilecek bir adam var mı?
Hukuk konusunda konuştuğu zaman herkesin sustuğu bir adam var mı, yok.
O tarafın adamları var bu tarafın adamları var.
Bir de  eyyamcılar var. 
Tamam olağanüstü bir dönemden geçiyoruz, eyvallah.. Ama bu dert beş altı yıldır hissediliyor.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.