Bir mültecinin not defterinden...

A -
A +
Burada (Kanada) gelen öğrencinin ifadesine göre sınıfa alıyorlar. Sorgu, sual belge melge yok. Adres söylemen yeterli. (Bu notu biraz açmadan Türkiye'deki düzene alışık olanların anlaması zor. Sen Türkiye'de hangi sınıftan ayrıldın, evrakın var mı.. altında mühür ve imza var mı, diye sormuyorlarmış. Öğrencinin ben ikinci sınıfı bitirdim, demesi yeterli imiş. Türkler orada yoğunlaşır ve suistimal ederse belki bundan sonra Türklerden ayrıca evrak isterler. Ama anlaşıldığı kadarıyla Kanada'yı henüz Almanya gibi, Hollanda gibi bir düzene sokamadık.)
* Okul, servis, kitap, defter, bedava. Önlüktü, formaydı, andımızdı gibi teferruatlar yok.
* Öğrenci otobüsleri sarı ve yolların kralı. Otobüs durunca her iki yönde trafik otomatik olarak duruyor. 
* Okul veli ilişkileri çok sıcak devamlı arıyorlar. Bağış falan gibi şeyler yok, dersler biraz hafif gibi ama sürekli proje istiyorlar. 
* Burada önem sırası şöyle: Önce çocuklar, kadınlar, kedi, köpek ve sonra erkekler geliyor. 
* Çocuklar okulda çok serbestler. 
* Kötü alışkanlıklar fazlasıyla var. Aile hemen hemen yok gibi. 
* 15 kişilik bir küçük sosyal grup isterlerse kendi okullarını kurup istedikleri dil, kültür ve dinde eğitim verebiliyorlar. 
* Devlet yardım ediyor. 
* Devletin her biriminde kendi kültürünün gerektirdiği kıyafet veya işareti, her neyse kullanabiliyorsun.
* Bu kadar yıl oldu hiç asker görmedim.
* Eyalet başbakanımızı daha sima olarak yeni tanıdım ismini bilmiyorum. 
* Federal başbakanın üzerinde kraliçeyi temsilen bir vali var ama görünür bir tesiri yok. Herhâlde kraliçeyi derinlerden temsil ediyor
* Devlet zengin, geçen seneki bütçe fazlası 143 milyar dolarmış.
* Bizim çalıştığımız firmanın yıllık cirosu 105 milyar dolar. 
Not:
1-Almanya'da daha yakın zamana kadar, iş yapan birisinin iflas etmesi hâlinde ilgili daireye gidip, kendi dinine göre yemin edip, 'ben iflas ettim, zararım da şu kadar euro' demesi yeterliydi. Aynı mükellef daha sonra yaptığı işlerden para kazanırsa bir önceki işinden ettiği zararı ödeyeceği vergiden düşebiliyordu.
Bizimkiler bu kuralı kaçırılmayacak bir fırsat sayınca, beyan esası kaldırılmış. Artık 'iflas ettim' demek yetmiyormuş.
2-Kanada notlarını yazan Türk'ün şöyle bir hatırası daha vardı. Çocuğunun sınıfında bir Türk öğrenci, her gün öğle saatinde ibadete gitmek zorundayım diyerek dersin yarısında çıkıyormuş. Ertesi gün okul müdiresi gelmiş; "Ben araştırdım, sadece cuma günleri o saatte çıkabilirsin. Diğer günlerde çıkmak zorunda değilsin, namazını öğle tatilinde kılabilirsin, öğle namazı şu saatler arasında kılınabiliyormuş" demiş.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.