Asayiş konusuna da bir çözüm bekliyoruz

Feridun Ağabey, hemen her derdimizi dile getirebildiğimiz bu köşede bugün de asayişle ilgili dertlerimize işaret etmek istiyorum...

Geçenlerde haberlerde ve kamera kayıtlarında izledik. Bir kadıncağızı küçük kızının gözleri önünde dört kadın tekme tokat dövüyordu. Bir başka haberde trafikte yol vermedi diye bir kavga oluyor biri diğerini bıçaklıyordu? Gürültü yapan Suriyeli göçmenleri ikaz eden vatandaş o göçmenlerce bıçak elde kovalanıyordu. Geçenlerde Fatih’te iki mülteci genç sokakta bir kediye tekme savurup geçip giderken kimseler onlara bir şey söyleyemiyordu. Beri taraftan sentetik içicilerin sokaklarda perişan hâlleri, nerede karşınıza çıkacağı bilinmeyen saçlı sakallı, pejmürde kılıklı gençlerin “paran var mı?” diyerek para istemesi ve o an yolunun kesilmesiyle yaşadığın şok durum, daha neler neler… Hele artık akşam olunca caddelerde ve sokaklarda tek başına evinize giderken karşınıza ne sürpriz çıkacağını bilememenin tedirginliği bu koca şehirde bizi artık cidden kaygılandırmaya başlamıştır. Bu ve benzeri konularda, yıllar önceden söylenen “asayiş berkemal” sözüyle kendimizi avutmaya çalışırsak, ciddi caydırıcı ve vatandaşa da güven verici tedbirleri geciktirirsek toplumsal gerilimin artması söz konusu olabilir. Yetkililerimizden bu konuya ciddi ciddi kafa yormalarını ve bu asayiş konusunda ciddi çözümler üretmeleri gerektiğini düşünüyorum. Saygılarımla...

 

 

 

Feridun Ağabey, ben 39 sene çalışmış bir emekliyim ve hakkımın yenildiğini düşünmekteyim. Bize 95 senesinin parasını verdiler. Üzerinden 12 yıl geçti. Para pul oldu, üzerinden sıfırlar atıldı. O zamandan bu zamana ne zam farkı ne enflasyon farkı hesap edildi. Bizim gibi emeklilerin hakkı yenildi. Benim durumumda olanlar için “emeklinin hakkı en son aldığı aylık üzerinden ödenir” diyerek düzeltilmesi lazımdı. Bu durum Anayasanın ikinci, onuncu ve altmışıncı maddelerine aykırı değil mi? Bunu iki satır kanun ile düzeltemezler mi? Bu durum Kamu Denetçiliği Kurumu raporuna da insan eşitliğine de aykırı değil mi? Ülkede lüzumsuz bir sürü yere olmadık paralar aktarılırken bir avuç emeklinin üç kuruş daha fazla alması için niye gayret gösterilmez? Promosyon diye diye aylarca ümitle bekledik, vere vere bize 350 lira bir para verdiler. O da bankada duruyor, üzüntümden gidip almadım bile… Emeklilerle ilgili düzenleme yapmak derken emekliyi mağdur etmek değil durumunu iyileştirecek bir düzenleme bekliyoruz...

 

 

Feridun Ağabey, artık selam vererek, dinden imandan bahsederek alışveriş yapmak isteyen kimse olduğunda acaba samimi mi yoksa beni inandırmak için rol mü yapıyor diye düşünür oldum. Çok net tanımadığım kimselerin sözlerine söylemlerine bakarak güvenemiyorum. Eskiden böyle değildik. Ben babadan dededen esnafım. İnsanlar verdiği sözde dururdu. Şimdi senet sepet imzalasalar bile sözünde durmayan çok fazlalaştı. Helale harama samimi olarak riayet edenlerle bu vecibeleri kendine maske edinenler ayırt edilemez oldu. Ne günlere kaldık inanamıyorum. Hatta o kadar ki kendinden başkasını aldatmayı akıllılık sanan zavallılar türedi. Kendinden başkasını zerrece düşünmeyenler türedi. Ne oldu bize? Vicdanlarımız mı köreldi? Merhamet pınarlarımız mı kurudu? Tanıdıklarımıza şirin gözükmek için veya zengin gözükmek için paraya kıyıp iftar sofrası düzenlerken gerçekten bir fakir fukara, bir üniversite öğrencisi şu mübarek günde bir güzel iftar etsin diye düşünenlerimizin sayısı ne kadar?Rabbimden şu mübarek günlerin insanlara vicdan merhamet ve karşısındakine saygı empati ruhu kazandırmasını diliyorum...