Bir türlü bitmeyen metro inşaatı yüzünden evimize gidemiyoruz!

Feridun Ağabey, sitemizin önünden geçen 29 Ekim Caddesi üzerinde devam eden, Bayburt Grup’a ait bir metro inşaatı var. İkinci senesine girdi hâlen ne zaman nerede ne olacağını bilmek imkânsız. Kimse bir şey bilmiyor. Bu nasıl bir hâl, anlamış değiliz? İnanın artık evimize gidemez olduk. Yarın karşımıza hangi yolu kapatacaklar diye depresyona girdik. Çocuklarımızı okullarına götüremiyoruz. Akşam iki saatte evimize dönemiyoruz. Otobüs duraklarımız iptal oldu işlerimize gidemiyoruz? Yazıyorlar bir levha, “geçici olarak” tamam… Koyuyorlar takoz taşlarını ne hâlin varsa göre… Ağabeyciğim insanın yolu kapatılarak insana hizmet verilir mi?

Geçen sefer köstebek yuvasına döndürülerek açılan tali yolda canımız çıkarken şimdi de üç ay önce asfaltlanan ve trafiğe açılan yol şaka gibi yeniden trafiğe kapatıldı. Şimdi tali yol da yok… Yol üzerinde en stratejik nokta burası… Üç yol ağzı… Burasını tek şeride düşürdüler, şimdi de trafiğe kapattılar! Önceleri araçlarımızla sitemize üç ayrı yönden ulaşabiliyorken, şimdi sadece tek bir yöne mecbur bırakıldık. İstanbul trafiği zaten malum! Hele bir de yağmurlu bir hava olunca çilesi çekilmez oluyor.

SADECE BİZİM SİTEDE 5000 KİŞİ YAŞIYOR BİR DE ETRAFIMIZDA AYNI DERTTEN MUZDARİP İRİLİ UFAKLI 4 SİTEYİ DE İLAVE EDECEK OLURSAK TOPLAM 10 BİN KİŞİ MAĞDUR DURUMDA!

Dolmuşlar, İETT otobüsleri güzergâhlarını değiştirdiler! Hâliyle her sabah okula giden talebeler, işine giden insanlar bu keşmekeşi yaşamak zorunda kalıyor? Bu kadar insana bu kadar aileye bu eziyeti çektirmeye kimin ne hakkı var?

Teknolojinin geliştiği, 3-4 ayda dört beş katlı binaların dikildiği bu zamanda, bu inşaat neden bir türlü bitmek bilmez? Bu tür işler mutlaka planlı olmalı değil midir? Bir takvimi, bir süresi olmaz mı? Hiç olmazsa ne zaman biteceği söylense belki o bilgi bile insanlarımızı rahatlatacak. Ama soruyoruz yazıyoruz inşaat yetkililerinden sağlıklı ve net cevap alamıyoruz?

Köşeniz aracılığıyla tüm ilgililere ve yetkililere sesleniyoruz. Allah rızası için Bahçelievler Belediye Başkanlığına, Büyükşehir Belediye Başkanlığına, Valiliğimize ve Başbakanlığımıza hatta Sayın Cumhurbaşkanlığımıza bu çektiğimiz eziyeti lütfen iletin… Ancak onların talimatı ile bu işler hızlandırılır ve çalışma yapılırken vatandaş mağdur edilmeyecek şekilde tedbir alınır. Bu devirde iş yapacağım derken yol kapatmak olur mu? Saygılarımızla...

 

 

 

Feridun Ağabey, bizler merkezi İstanbul’da bulunan “Trafiğin gizli gözleri” Fahri Trafik Müfettişleri Derneği olarak cezalar arasındaki çelişkiye köşeniz aracılığıyla dikkat çekmek istiyoruz. Örnek olarak: "Ankara Batı 3. Ağır Ceza Mahkemesi, alkollü araç kullanarak bir vatandaşın ölümüne neden olmak suçundan sanık M. K.’ya müebbet hapis cezası verirken, İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, yine alkollü araç kullanarak bir ölüme neden olan R. Ç.’ye 7,5 yıl hapis cezası vermiş ve sadece 8 ay yatan sanık tahliye edilmiştir.

“Türk Milleti" adına verilmiş olan bu kararlardan hangisi doğrudur? Acaba, bu millet bu kararlardan hangisini benimsemiş hangisini dışlamıştır?

Alkollü araç kullan, adam öldürme cezası 8 ay, alkollü araç kullan, adam öldür cezası müebbet hapis. Trafikle ilgili bir STK olarak bu soruyu kamuoyu adına sormayı kendimize görev addediyoruz. Saygılarımızla.

 

 

 

Feridun Ağabey E-5’te giderken trafik yavaşladığında birkaç genç, üzerinde boyalı bayan resimleri olan renkli kartvizitleri otomobillerin camına pervasızca şak şak yapıştırıyorlar.

Dışarıdan bakıldığında güya sauna reklamı bunlar… Bu saunalar ne yani? Modern hamam ise hamamın reklamı mı olur? Hamamın reklamı olacaksa bayan resimleriyle mi olur? Dokuzyüz'lü hatların modası geçince şimdi kartvizit ile fuhşa mı davet ediliyor insanlar? Eğer bu kartvizitler böyle ise bu, bir vatandaş olarak bir baba olarak beni utandırıyor. En çok da emniyetimiz, polisimiz, zabıtamız her ne ise bunlara nasıl izin veriyor? Vatandaşın arabasına ondan izin almadan kartvizit yapıştırmak nasıl bu kadar kolay oluyor? Bunlar bu rahatlığı kimden ve nereden alıyorlar?