Bu, hizmet olmaktan çıktı işkenceye dönüştü!

A -
A +
Feridun Ağabey, sizin aracılığınızla İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına sesimizi ulaştırmak istiyoruz. Sayın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız, 29 Ekim Caddesi üzerinde yapımı devam eden metro inşaatının ikinci senesi tamamlanmasına rağmen ne zaman biteceği hakkında kimseden net bir cevap alamıyoruz? Bu konuda bir tarih verilemez mi? Niçin kimse vatandaşı önemseyip de bilgi vermeye gerek duymuyor? Bu inşaat buradaki insanlar için yapılmıyor mu? Belediye bu hizmeti vatandaş için yapmıyor mu? O hâlde mağdur olunan bir konuda vatandaş niçin bilgilendirilmez? Niçin bir açıklamada bulunulmaz? Haydi inşaat firması vurdumduymaz davranıyor bu ihaleyi veren kurumların vatandaşlarına karşı sorumluluğu yok mu? Kamu adına bu köşede yayınlanan isteklerimizi okuyup bizler adına firma ile görüşüp sonra bizlere niçin bilgi vermezler? Semt sakinlerimiz hep aynı dertten muzdarip...
Başkanım, artık evimize gidemez durumdayız… İmdat istiyoruz… Bu hizmet olmaktan çıktı işkenceye dönüştü inanın. Aylarca köstebek yuvasına dönen tali yolda trafik keşmekeşi yaşanırken şimdi trafiğe tamamen kapatılan yolun ne zaman açılacağını kimse bilmiyor. Burası üç yol ağzı ve buranın sakinleri olarak her defasında evimize başka yollardan ve binbir çileyle gitmeye çalışıyoruz. Okulumuza işimize geç kalıyoruz. Kilometrelerce uzayan yol sebebiyle yakıtta ek bütçeler harcıyoruz. Bir vatandaş olarak bu eziyete ve işkenceye dönüşen hizmetin tamamlanmasını ve ne zaman tamamlanacağı hakkında da bilgilendirilmek istiyoruz.
            İhlâs Yuva Sitesi Yönetimi
 
 
“Bunlar benimle dalga mı geçiyorlar”
 
Merhaba Feridun Ağabey, ben derdimi kimselere anlatamıyorum. Bir an evvel gazetemiz Türkiye'de, “derdinizi kime nasıl anlatırsınız?”, “bir vatandaş olarak sizi kim anlar?” adlı bir rehber yayınlanmasını temenni ediyorum.
Feridun Ağabey, 2010 yıllarında bir akrabamın tavsiyesi üzerine bir kredi kartı almıştım. 3-4 yıl kullandıktan sonra 28.04.2014 yılında borçlarını ödeyerek kartımı bankanın Başakşehir’de bulunan şubesine teslim ettim. Şimdi Fibabanka adlı bir kuruluştan kart borcum olduğu gerekçesiyle devamlı telefonla rahatsız ediliyorum. “Borcunuzu ödemezseniz avukata veririz” gibi tehdit ediliyorum. Ondan daha üzücü olanı ise Fibabanka tarafından kredi kartı aidatı adı altında telefonla taciz ve tehdit edildiğimi şikâyet etmek üzere gittiğim Başakşehir Kaymakamlığında tüketici hakları biriminden aldığım cevap ise "sen parayı öde makbuzu getir mahkemeye verir geri alırız" oldu. Feridun Ağabey bu kurumlar benimle dalga mı geçiyor? Yoksa ben mi yanlış anlıyorum? Bir türlü çözemedim. Ne olur bana bir yol göster ama yolun ucu devlet kapısına çıkmasın!..
            H. Özyurt-İstanbul
 
 
 
Tapularımızı verin artık!
 
Bu, hizmet olmaktan çıktı işkenceye dönüştü!
 
Feridun Ağabey, bir konuda benim adıma bir duyuru yapmanızı istiyorum. 06.05.1938 yıllarında arazi tarihine ait ihbarname merhum babamız Hüseyin Çakıcı’ya verilmiştir. Ve bu tarlalarımızı o zamandan beri işletmekteyiz. 1998 yıllarında orman kadastrosu ile bu konuda bir sıkıntı başladı. Yetkili makamlara duyurum şu olacak. Halk dilinde bir deyim vardır: “Tapusuz tarla nikâhsız eş” gibidir. Sayın yetkili makamlara ricam şu. Gelsin bir tarım mühendisi incelesin. “Burası tarım arazisi” der ise bizlerin tapusunu versinler. Eğer “yeşil alan” der ise tamam kalsın… Benim elli dönüm tarlam var. Yirmi beş dönümü tapulu, 25 dönümü yeşil alan. Nüfusum ise beş oğlum, otuz da torunum var. Arzuhâlimi burada sonlandırırken yetkili makamların sürçülisan ettimse affetmelerini dilerim... Uzunköprü Süleymaniye köyünden 1929 doğumlu Kemalettin Çakıcı...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.