Yaşlısı var yatalağı var, bu uygulama bazen zulüm oluyor!

A -
A +
Feridun Ağabey, MR sonucunu hastanın bizzat hastaneye giderek ve kimliğini ibraz ederek alması mı gerekiyor? Hasta yakını hastanın kimliği ile gitse alabilir mi?
17 Haziran 2019 tarih Sultangazi Haseki'nin Yönlendirmesi ile Gaziosmanpaşa Taksim İlk Yardım Hastanesinde MR çekiliyor. 26 Haziran'da “Doktorunuz ekranda görecektir” deniliyor
Tarih 27 Haziran. MR sonucu doktorun ekranında görülmediği gibi e-Nabız sisteminde de yok.
Tarih 2 Temmuz. MR sonucunun sisteme aktarılması için hastaneye (Gaziosmanpaşa İlk Yardım Hastanesine) mesaj gönderiliyor. Tarih 3 Temmuz. GOP İlkyardım tarafından MR sonucunun e-Nabız sistemine aktarılması için bilgiişlem servinin bilgilendirildiği belirtiliyor.
Tarih 11 Temmuz. MR sonucu e-Nabızda ve doktorun ekranında yine yok. 11 Temmuz. Sözü edilen hastane aranıyor. Telefona çıkan Hasta Hakları Görevlisi, kendi ekranında göründüğünü ancak e-Posta ile gönderemeyeceğini, kendisinin sorumlu olmadığını aynı hastanenin diğer hasta hakları görevlisinin aranmasını istiyor. Diğer hasta hakları aranıyor. Sorun anlatılıyor. “Biz inceleyelim sizi ararız” deniliyor. Arıyor. “Evet, görüntüler ve rapor çıkmış hastanın bizzat gelmesi gerekiyor” deniliyor. Hastanın kimliğiyle gelip alması söyleniyor. “e-Nabız’a yükleyin doktor oradan görsün” isteğinde bulunulunca MR görüntülerinin e-Nabız’a yüklenemediği ve böyle bir sistemin olmadığı belirtiliyor. “Peki hastanın kimliği ile yakını gelse olur mu?” denildiğinde, kesinlikle hasta yakınına raporun verilemeyeceği belirtiliyor.
“Hasta yatalak olsa da mı?” deniliyor. “Evet, eğer gelemeyecek durumda yatalak ise yatalak olduğuna dair raporla hastaneye gelinmesi” söyleniyor. Yönetmelik böyle imiş.
Zaten hastanede olduğumuzu, doktorun raporu görmesi gerektiğini belirtiliyor ve e-Postayla raporun gönderilmesini rica ediyoruz. “Sizin hasta yakını olduğunuzu nereden bilelim?” deniliyor. “Onca yazışma yaptık, telefonda tüm bilgileri veriyoruz, kimliği gönderelim" diyorsak da hasta hakları görevlisi kararından vazgeçmiyor. Hasta gelmedikçe MR sonucu rapor ve görüntüsü asla verilmezmiş!..
 
SABİM’DEN GELEN CEVAP
 
Bu konuyu Sağlık Bakanlığı yetkililerine iletip bilgi istediğimde bana şöyle bir cevap geldi:
“Laboratuvar, Radyoloji, MR gibi sonuçlara erişme hakkı hastanın mahremiyeti gereği yalnızca hastanın kendisine aittir. Bu nedenle hasta olmadan sonuçların hasta yakınına verilmesi etik değildir. Üniversite, vakıf ve özel sağlık kuruluşları ile ilgili idari değerlendirme ve incelemeler personel mesleki yetkinlikleri (diploma, tıbbi hata iddiası vb. konular), kurum hijyen, ruhsat gibi konular hakkında yürütülür. Hastane iç işleyişi konuları olan hastane düzeni, fiziki şartları, randevu sistemi, poliklinik sıra sistemi, hastane işlemleri, personel memnuniyetsizliği ve personel iletişim eksiklikleri, bölüm açılması, talep hususları kurum yönetimi tarafından değerlendirilmesi gerekli konular kapsamında yer almaktadır. Bu husustaki bildirimlerinizi ilgili hastane halkla ilişkiler birimine yazılı olarak iletmeniz gerekmektedir. Bilgilerinize sunar, sağlıklı günler dileriz.
Sağlık Bakanlığı İletişim Merkezi
Bu vesileyle Sağlık Bakanlığımıza arz ediyoruz: Prosedür olarak doğru olsa bile normalde hastaya ve yakınlarına bu uygulama sahada zulüm olarak yansımaktadır. Bu konuda ameliyata alınırken hasta yakınına imza attırıldığı gibi bu tür bilgileri alırken de imza attırarak teslim edilmesi neden düşünülmez de yatalak durumdaki hasta sonuç almak için ayağa çağrılır? Bu konuda Bakanlığımızın bir kolaylaştırma ve iyileştirme yapmasını bekliyoruz. Saygılarımızla...
             Erol Kara
 
 
Çalışmayan annenin suçu ne?
 
Sayın Feridun Ağabey, sosyal yardım adı altında çalışan annelere kreş yardımı olarak verilen 305 lira yeni düzenlemeyle 1015 liraya çıkartılmıştır. Ben sizin aracılığınızla devlet büyüklerimize soruyorum: Çalışan anne zaten bir şekilde çocuğunu kreşe gönderiyordu. Zaten çalışan annelerin maaşları var ve genelde de karı-koca olarak çalışıyorlar. Peki, çalışmayan anne de çocuklarına bakmıyor mu? Onların üstelik sadece eşi çalışıyor.
Bu anneler anne değil mi? Neden çalışmayan annelere de annelik desteği verilmiyor? Annenin evde çocuklarına annelik yapmasından daha kutsal bir meslek mi var? Hatta günümüzde kaç anne kendisinden fedakârlık yaparak çocuğuna bakıcı, yetiştirici, arkadaş vb. olabiliyor? Hayatta hiçbir kreş, hiçbir bakımevi hiçbir öğretmen annenin çocuğuyla kurabildiği duygusal bağı kuramaz. Empati yapamaz annelik şefkati gösteremez. Anne şefkati alarak büyüyen çocuklar ile anne şefkati almadan büyüyen çocukların durumu değerlendirildiğinde psikologların tespitine göre ileride annesi tarafından büyütülmüş çocukların büyütülmeyen çocuklara göre çok daha az problem yaşadığı gözlemlenmiştir. Bu, bütün dünyada böyle bir realitedir. Öyleyse aksine çocuğuna evde bakan ve annelik yapan “annelik” teşvik edilmelidir. Bu gerçeğin de göz önünde bulundurularak çalışmayan (ama çocuğuna annelik yapan) annelere de annelik maaşı bağlanmalı veya sosyal haklar verilmelidir. Devletin gelecek nesillerin sağlıklı yetişmesi açısından en önemli görevlerinden birisi budur. Saygılarımla...
           R. Aksoy-Ankara
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.