Birileri aileyi mi hedef almaya başladı?

A -
A +
Feridun Ağabey, merhaba… Son birkaç yıldır yani özellikle de gezi olaylarından sonra bazı olaylar ülkemizde çok anormal gelişmeye başladı. Yazılı, görsel ve sanal medyada çok sık yer almaya başladı. Acaba önceden de oluyordu da bu derece milletin önüne allanıp pullanıp pire deve yapılarak getirilmiyor muydu? Şimdi birileri milletimizin birlik ve beraberliğini çözmek, en sağlam yapımız olan aileyi hedef alan atışlar yapmaya mı başladı?
Kenetlenmiş, birlik ve beraberliği çok güçlü, sağlam değerlerle birbirine bağlanmış bir toplumun bu güçlü yapısını çözmek ve insanları birbirinden koparmak için bir sosyal yıkım projesi mi geliştirilmiş ve planlı bir şekilde uygulanıyor?  Hedef toplumun en değer verdiği namus, ahlak, aile, kadın ve merhamet duyguları mı?
Bizler yıllardır "Bir zamanlar biz de millet, hem nasıl milletmişiz:/ Gelmişiz, dünyaya milliyet nedir öğretmişiz!” anlayışı ile büyüdük. Dünyanın en namuslu, en iffetli, en edepli ve en merhametli insanlarından oluşmuş bir milletiz biz. Bunlar bizim hiç vazgeçmeyeceğimiz hasletlerimiz.
Şimdilerde birileri sanki bu üstün özelliklerimizi hedefe alarak ülke üzerinde proje uygulamaya çalışıyorlar. Haberlere bir bakın neredeyse kadın ve hayvanlara şiddet ve eziyet ederek öldürme, küçük çocukların kaybolması kiminin istismar edilip öldürmesi vb. gibi kan donduran olaylar dünyada en çok ülkemizde yaşanıyor sanırsınız. Hem de kendi çocuğunun gözü önünde eşini katledecek kadar canileşen çıldıran ruhsal sorunların zirvesine çıkmış dünyanın en kaba, en merhametsiz, öfke küpü olmuş, cani ruhlu insanları mı olduk? Kim veya kimler hangi etkenler bizi bu hâle getiriyor? 
En sevimli ve korumasız hayvanlara işkence edip öldüren insanların yaşadığı ülke gibi gösteriliyoruz. Şiddet vahşet kapkaç ne kadar sorun ve sorunlu insan varsa bizde... Demek ki öyle soylu ve köklü bir millet değilmişiz anlayışını bizlerde oluşturulmaya çalışıyor birileri… Bu gelinen nokta ve insanımıza yaşatılanlar bizde var olan güzel hasletleri unutarak kendimize ve çevremizdeki insanlara güveni kaybetme ve kaybettirme projesi gibi.
 
O GÜZEL İNSANLARI HATIRLAR MISINIZ?
 
Kendi yavrularının annesini döven işkence edip öldüren bizler asil insan falan değilmişiz, biz kaba saba merhametsiz insanlardan oluşan bir milletmişiz dedirtilmeye çalışılıyor.
Hâlbuki satır aralarında kalmış gibi de olsa unutturulmaya da çalışılsa bu milletin asaletini örneklerinde görmüyor muyuz? Çizmeleri sedyenin beyaz örtüsünü kirletir diye düşünen Somalı madencimizi hatırlar mısınız? Bir semer örerek çoluk çocuğunu büyüten ama onlardan zerre bir beklenti içinde olmayıp rızık Allah’tandır diyen Semerci Orhan Amca’yı bilmez misiniz? Ekmeğini el emeği patik yapıp örerek kazanan ve “bir oda bana yetiyor” diyen 80 yaşındaki Necip Amca’yı izlemediniz mi? Yatalak eşine bakan, komşusunu unutmayan, yolcusunu hastaneye yetiştiren şoförlerimizi, öğrencisinin harçlığını veren öğretmenlerimizi nasıl unuturuz? Öyleyse bu toplumu zıvanadan çıkartan sebep veya sebepler ne? Nerede yanlış yapıldı ve yapılıyor? Bu konuya eğilmesi gereken siyasiler, eğitimciler, psikologlar, sosyologlar neden sessiz kalıyor? Sadece üçüncü sayfa haberleri deyip geçiştirmek mi gerekiyor? Birileri bize önce kendimize olan güveni yok ettirip bizi ruhen çökerttikten sonra son darbeyi vurma peşinde hâlâ üç maymunu mu oynayacağız?
Ne oldu da bu kadın cinayetleri, taciz ve tecavüzler, hayvanlara işkence ederek öldürme olayları böyle birdenbire arttı? Birileri neden gazete, televizyon ve internet yolu ile bu olayları gözümüze, gözümüze sokar oldu? Bu şeytan üçgeni tuzak kimlerin projesi dersiniz?
Oturup ciddi ciddi düşünüp bu kurulan kumpası çözmek zorundayız. Hiçbir şey durduk yerde öyle hiçbir sebep yokken kendiliğinden oluşmaz.
Birtakım kirli eller ülkemizde akıl almaz yıkım projeleri oluşturup sahaya sürüyor. Çevremize dikkatli bakmak ve derin düşünmek zorundayız. Durum ve olaylara günlük 3. sayfa haberleri gibi sığ bakarak kurulan tuzakları fark etmemiz mümkün değil. Bu tür projeler çok uluslu nice güçler tarafından geliştirilen ve uygulamaya konulan projeler.
 
BİZİ CANEVİMİZDEN VURMAK İSTİYORLAR!..
 
Günümüzde bu şer ittifakın geliştirdiği işgal projelerine çomak sokan engel olmaya çalışan, silah ticareti piyasasına ortak çıkmaya çalışan bir ülke konumunda Türkiye. Bir şekilde Türkiye durdurulmalı ama nasıl? İşte böyle sosyolojik ve psikolojik projeler bu açıdan önemli. Çünkü diğer projeler çok açık deşifre oldu artık tutmuyor. Yeni ve daha sinsi projeler üretmenin yollarını aradılar ve buldular. Bizi canevimizden en hassas olduğumuz noktalarımızdan vurmaya başladılar. Namus, iffet, ahlak, merhamet ve sadakat ve bağlılık bizi biz yapan değerler ve bizi birbirimize kenetleyen bağlayan bağlar.  O bağları kemirmeye başladılar.
Şimdi 15 Temmuz’da çözüp başlarına geçirdiğimiz tuzak gibi bu tuzağı da çözüp başlarına geçirmek zorundayız. Bunu hadım ve idam yasasını getirerek çözmek mümkün değil. Yani sivrisinekleri öldürerek bu salgını önleyemeyiz. Bu kalıcı bir çözüm olmaz. Daha kalıcı çözümler üretmemiz lazım. Sivrisineklerin ürediği bataklığı yok etmek gerek. Yani bizi insanlığımızdan uzaklaştıran bizi biz olmaktan çıkarmaya çalışan gerek sosyal medyayı, gerek televizyon programlarını, gerek gazeteleri bizim ahlaki ve insani değerlerimizi tahrip etmekten menedip bizi biz yapan millî ve ahlaki değerleri ön plana çıkaracak projeler üretmek ve uygulamak zorundayız. Yani kısaca titreyip kendine dönme zamanıdır…
              Hayrettin Hatunoğlu
 
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.