Hangi Avrupa ülkesinde bu rezalete izin veriliyor?

A -
A +
Sayın Feridun Ağabey, pazar günü insanların dinlenme günü ama düğün konvoyları, bazı konvoylardan havaya ateş açanlar, gürültü çıkarsın diye egzozu sökülmüş motosikletler, dinlenme günümüzü azaba çeviriyor. “Pazar günü dinlenme günü gürültü olmasın” diye inşaat çalışmaları yasak ama düğün konvoyların istediği kadar gürültü yapmaları serbest. Hele bir de meskûn mahallerin ortasında olup da sonuna kadar açılan hoparlörler… Avrupa topluluğuna girmek istiyoruz. Hangi Avrupa ülkesinde bu rezalete izin ediliyor. Vatandaş pazar günü kafasını dinlemek istiyor. Sokaklar düğün konvoylarının kornaları ve bazı magandalar tarafından savaş alanına çevriliyor. Evimizin içinde bile huzur vermiyorlar. Onlarca araç peş peşe dizilmiş “dat dat dat” sesleri ayyuka çıkıyor. Hasta, yaşlı dinlenmek zorunda olan insanlar kimsenin umurunda değil. Bir konvoy bitiyor arkasından bir başkası, o bitiyor bir diğeri sabahtan akşama kadar… Ertesi haftaya kazan gibi şişirilmiş bir kafa ile işe başlamak zorunda kalıyoruz. Avrupa ülkelerinin bizi anlamamasından yakınıyoruz. Avrupa'da kanunlar tıkır tıkır işliyor. Ama bizde kimsenin kanun falan dinlediği yok. Herkes canı nasıl istiyorsa işine nasıl geliyorsa öyle davranıyor. Yöneticilerimizin kanunları uygulamak için hiçbir çabası yok. Sonra da “Avrupa Topluluğuna almıyorlar” diye Avrupa devletlerini suçluyoruz. Bu tavırlarla biz Avrupa Topluluğuna girmeyi rüyamızda görürüz. Bir vatandaş pazar günü inşaatta çalışma yapsa zabıtalar hemen gelip "Pazar günü çalışmak yasak. Gürültü oluyor. Devam ederseniz ceza yazmak zorundayız" diyorlar. Ama bu düğün konvoyları ortalığı ayağa kaldırırken neden müdahale edilmiyor? Ben pazar günü evimde kafa dinlemek istiyorum. Saygılarımla” Hayrettin Hatunoğlu     *** Eskiden Gülek yaylaydı Şimdi yaylacıların ayakları altında kalmış bir köy. Talan ettirilen zengin kişilerin beton yığınlarının altında ezilmektedir… Çünkü ağzı vardır dili yoktur coğrafyanın. Ama biraz da haklı... Çünkü bu havalide yangın çıkmaz (!) Orman İdaresi öyle söylüyor! Acaba tabii meraların bozulmasına, yaylacılara peşkeş çekilmesine bilmediğimiz bir kanun mu müsaade ediyor? Ya da buna engel herhangi bir kanun yok mudur? Suç ise suçlularını soran eden yok mudur? Geçen gün Pozantı’dan gelirken gördük, yılkı atları Kandil merasında kurutulan eski sulak yerini dolaşıp duruyorlardı. Çok acıdım. Yaylacıların o güzelim çayırlığı ve kaynak suyunu yaban hayatına cehennem etmesini de ne yazık gören ve soran da yok. Susuz kalan yaban hayatının yanık bağırlarına kendi malikânelerini kuranları ve bunlara göz yumanları Allah’a havale ediyorum… Yazdığım dilekçelere verilen cevapların doğruluğuna, inanılıyor hiç araştırılıyor mu? Ah sorumluluk duygusu hisseden sorumlulara o kadar ihtiyacımız var ki… Hüseyin Hilmi Levent / Tarsus   *** Çocuklarım büyüyünce bana sahip çıktılar Feridun Ağabey, bilinmiyor yoksulların dilinden. Almanya’ya gelin gittim. Kimsesizdim. Babaannem büyüttü ve yuva kursun diye Almanya’ya bir aileye gelin verdi. Köylerimiz yakındı… Beni beğenip oğullarına gelin aldılar. Ben de Almanya’ya gelin gidiyorum diye sevindim. Daha iki gün geçmeden evde kocam beni itip kakmaya başladı. Kaynanam gün boyu hayatı zehir etti. Kimselere derdimi anlatamadım. Kayınbabam hiçbir şeyden haberi olmayan bir adamcağızdı. Söylesem beni korur muydu bilemedim. Söyleyemedim. Ama her şeye rağmen “ırzım” dedim, “namusum” dedim sustum. Sabrettim. Bir gün yüzü görmedim ama iki oğlum iki kızım oldu. Onlar büyüdükçe “annem” diye bana sahip çıktılar. Babaları onları kıramadı. Babaanneleri onları kıramadı. Onlar da “annem” diye hiçbirine beni ezdirmedi. Derken çok şükür bugünlere geldik. Şimdi bir senede iki üç senede birbirine sabredemeyip ayrılan çiftleri gördükçe içim yanıyor. Benim çektiğim sıkıntıyı şimdi hiçbir kadın çekmez. Ama bak çocuklarım büyüyünce hem yuvama hem bana sahip çıktılar.” Cavidan K.- Almanya
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.