O bize ekmek veriyor biz ona ceza kesiyoruz reva mı?

Değerli gazetem, 2 yıldır yazmadığım yer kalmadı. CİMER’e, tüm bakanlıklara, özellikle ilgili bakanlıklara defalarca yazdım, Odalar vs. dâhil. Ekonomik kriz ülkeyi vuruyor da, gerçekte kime dokunuyor, millete. Bu konuyu Sayın Cumhurbaşkanımız da her defasında dile getirdi. Faiz konusu bu milleti artık canından bıktırdı… Ama bürokrasi denilen bela bu milletin yakasını her şeye rağmen bırakmıyor, bırakmak istemiyor. Bakın işte trafik cezaları… Bu cezalar “terbiye edici” amacından ziyade para toplama aracına dönüştü. Bu bir zulümdür. Geçen hafta 8 bin liraya yakın trafik cezası ödedim. Yapmayın Allah aşkına… Bunun da 2 bin liraya yakını faiz... 86 km 1002+81 km 1002 lira ceza almış araçlarımız. Yol 4 şerit... Şimdi benim vergiye 260 bin borcun 48 bini faiz, SGK’ya 579 bin borcun 85 bini faiz...

Ben fırıncıyım. Bürokrasinin ekmek üzerine anlamsız baskısı, bizi rezil etti... Rezil.

Yılda milyarlarca ekmek çöpe… Bedava olduğu için atılır. Bu acı bir gerçektir.

Bir de fenni muayene zamanı gelmiş, gidiyorsun bu faturaları tıpış tıpış ödüyorsun.

Diyeceksin ki: “Nedir bu?”

60 yaşıma vardım, 12 yaşımdan beri, çalışırım. Tatiller dâhil sabah 04-05 deyince kalkarım.

Feridun Ağabey, meyhanem yok, kumarım yok içkim yok, zinam yok… 25 yıldır öğle yemeği yemem! Hiçbir lüks arabam yok! Evim basit ve sıradan… Hanım bile benden şikâyetçi. Giysilerim yıprandığında değişir. Beş adet gömleğimi yakalarını ters yüz etmiş giyiniyorum. İki çift ayakkabım var. 2013 model Renault aracım var buna da işim gereği mecburum; onun da çarpılmadık ezilmedik bir tavanı kalmış.

 

 

Ne anlatıyorum?

Şunu anlatmak istiyorum. Anladım ki çalışan bizim gibi insanlar affedersiniz (kendi adıma söylüyorum) semersiz eşekmiş. Borcum olmasa bir saniye herkesi sırtımdan atar kaçarım... Öyle bir ağır yükün altındayız yani. Yapılan göz boyama illüzyon şeklinde yapılandırmalar hikaye… Bürokrat öyle tuzaklar kuruyor esnafa ki, içinden çıkılmaz. Deli Dumrul insaflı kalır yani… Hiçbir esnaf devlete olan borcu kredi gibi kullanmaz. Ama bürokrasi %2-2,5 civarı faiz uygulaması ile en büyük tefeci. Bir yandan bürokrasi bir yandan bankalar, âdeta millete çökmüş, gırtlağını sıkıyor…

Uzatmak istemiyorum…

 

 

Acilen sorumlu olanlar Sayın Cumhurbaşkanımızın ısrarla işaret ettiği şekilde tüm faizleri silip ana alacakları en az 60 hatta 80 eşit faizsiz yapılandırmalı! Bu Reis’in bir sözünü dinleyin da… Kaldırın şu faizleri…  

Çalışanların asgari ücret miktarı maaşları icraî işlemlerden muaf olmalı.

Milleti sürekli bankaya krediye yönlendirmek, susayana tuzlu su içirmek gibi etki yapıyor. Asla çözüm değil, yıkımdır. Faizler neden düşsün ki, kapıda kredi talep eden milyonlar var.

Başta, İcra İflas Kanunu acilen değişmeli. Ama bunu avukatlar değil adil hukukçularla ticaret erbabı yazmalı. Kanun çıkıyor, avukata oturduğu yerden ücreti akıyor. Kimin cebinden? Yine zayıf gariban halk ve namusuyla helal rızık peşinde çalışan esnaftan… Ve bununla övünüyorlar..

Son beş yılda 4 milyon lira civarı zararım oldu, borç içindeyim.

Kim ne derse desin… İnatla ve inançla Sayın Cumhurbaşkanımı desteklemeye devam edeceğim. Bu bürokrasinin faiz ısrarına dik duracağız! Ama öte yandan milletin çoğu varına yoğuna bakıyor… Ama gerçekten vatandaşa adil olunmuyor. Bu yalın bir gerçek... Açıklaması izahı mümkün olmayan zenginleşmeler önümüzde… Bize de çalışmak düşüyor; sadece çalışmak!..

Bu mudur yani?

Selam ile…

 

 

 

 Feridun Bey’in dikkatine... 25 Ekim 2019 (Cuma) günü köşenizde “Büyükçekmece Belediyesi” olarak göndermiş olduğumuz basın açıklaması "Büyükşehir Belediyesi'nden Açıklama" başlığıyla yayınlanmıştır. Düzeltilmesini rica eder, çalışmalarınızda kolaylıklar dileriz, saygılarımızla...