Onlar başardı biz de başarabiliriz

A -
A +

Feridun Ağabey, doların düşmesi, televizyon fiyatlarının düşmesidir. Benzin fiyatlarının düşmesi, telefon fiyatlarının düşmesi, maaşların dolar cinsinden artması demektir.

Halkın birlik olup olumlu düşünüp psikolojik olarak rahatlaması gerekmektedir ve hep birlikte bu süreçten güçlü şekilde çıkılması gerekmektedir. Türk lirasına verilen teşvik ile birlikte dolar kuru sert bir şekilde düştü. Panik azaldı, değer kaybı olacak endişesi bitti.

Halk dolar, altın avro gibi döviz birimlerini satın almayı bıraktı. Bu durumda dolar değer kaybetmeye devam edebilir, dolar değersizleşebilir çünkü devlet döviz kuru ile faiz arasındaki zararı karşılama garantisi veriyor.

Dolara talep olmadığı için bu kur Japonya'da 30 senedir olduğu gibi sabit kalabilir ve devlet aradaki parayı da ödemez ve zarar da etmez. Ülkede refah seviyesi yükselir, elektronik ürünlerin, lüks cep telefonlarının fiyatı düşer ve alım gücü artar. Şu an bir başlangıç olabilir bu durum kanunlaştığı zaman zaten bugünden daha fazla düşme olabilir.

Son durumda burada önemli olan nokta doların belli bir seviyede yatay olarak gitmesiyle ve alım gücünün sürekli sabit ve yüksek olmasıdır. Bunu, Çin, önceden Japonya, Tayvan başardı... Malezya başardı. Şimdi 'çip' üretiyorlar 15 yıldır... Bunlar tamamen bir öngörüdür ve yatırım tavsiyesi değildir.

Dolar kuru dolardaki azalan talepten dolayı yükselmez ve Japonya'daki gibi sabit kalırsa alım gücümüz sürekli yüksek kalacaktır ve halkın dolarla altınla işi o saatten sonra kalmayacaktır.

Dalgalı denizde yüzmeye çalışılmasın. Hele borsadan, altından, dolardan anlamayan, eski tecrübesi olmayan hiç bulaşmasın... Borsa, altın, döviz, sabırlı olanların sabırsızların parasını kaptığı bir yerdir... Uzun vadeli düşünün. Paranızı hemen bir yatırım aracına yatırmayın. Devlete güvenin. Sayın Cumhurbaşkanının açıklamalarından sonra devlete güvenen kazandı.

Milleti galeyana getirmeye çalışan, stokçular kaybetti… Büyük zarardalar... Türk milleti kârda...

          Efrahim Gönültaş

 

 

“Faydası olur” dediler para çektim icralık oldum

 

“Saygıdeğer Feridun Ağabey, daha önce sizlere yazmıştım. Benim gözlerimde halk arasında “tavukkarası” denilen “gece körlüğü” var. Bu hastalığın şu an için tedavisi yok. Birçok özel hastanede az da olsa “iyi olacaksın” diye bazı işlemler yapıyorlar. Bizler de inanıp güvenip az da olsa iyileşmek umuduyla doktora gidiyoruz. Feridun Ağabey, gittiğim bir özel hastanedeki doktor “bu hastalığın çaresi yok ama bazı işlemler yapıyoruz” diyor. Dediğim gibi az da olsa iyileşmek istiyoruz. Bana 3 adet PRP (Platelet Rich Plasma) tedavisi yapalım biraz olsun rahatlama olacak” dedi. Böylece doktorum kendi kolumdan alınan kanı, işlemden geçirip gözüme enjekte ettiler. Bu işlem karşılığında testlerle birlikte 10 bin lira ücret ödedim.

Zaten hastalığımız nedeniyle çalışamıyoruz. Bankadan faizle kredi çekip bir umut tedavi oluyoruz. Ama doktorun dediği gibi bırakın az rahatlamayı hiç fayda görmedim. Maalesef bankaya borçlandık. İyileşemedik. Çalışamıyoruz da. Bankaya bir umut diye çektiğim krediyi ödeme yapamadığım için icralık oldum ağabey. Lütfen sesimizi gerekli mercilere duyurun.

Kesin tedavisi olmayan bir hastalığı para kazanmak için insanların umutlarıyla oynayıp zora sokmasınlar! Yazıktır günahtır. Zaten zor günler geçiriyoruz. Bu dönemde kredi alarak ödediğim on bin liram resmen çöp oldu. 10 bin lira şimdi faiziyle 17 bin lira oldu. Bana yazık değil mi ağabey. Benim gibi olan nice mağdura yazık değil mi? Lütfen devletimize sağlık bakanlığımıza bu ricamızı iletiverin. Saygılarımla.

       Rumuz: “Mağdur Engelli”

 

 

Öğretmen ve reklamlar

 

Feridun Ağabey, şimdi emekli bir öğretmenim. Bundan otuz kırk sene evvel üniversite son sınıfta iken bir hocamız o yıllarda banker reklamında oynayan bazı ünlüleri kastederek “parayı verdiğin zaman reklama bile çıkarırsın” demişti. Şimdi televizyonlarda ekrana çıkarılıp nefesi bitene kadar öğrenci gibi sayan öğretmen reklamını görünce bir emekli öğretmen olarak o günleri hatırladım. Günümüzde herkes her reklamda oynuyor artık, sorun da sayılmıyor. Lakin çocuklarımız için rol model alacağımız bir meslek için buna değer miydi, bu meslek, reklamda böyle olmalı mıydı işte ona akıl erdiremiyorum. Ne yapalım hayırlısı olsun.

         Emekli Öğretmen

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.