Bu şoföre ceza değil madalya vermelisiniz

A -
A +

Hatırlarsınız... Geçtiğimiz günlerde, bir marka firmanın şehirlerarası yolcu otobüs şoförü Cavit Çıtak'ın başına gelen hali yayınlamıştık... Özetle, yolcusunun acil ihtiyacı için yolda durması gereken şoför, Emirdağ mevkiinde polis ekiplerini görünce "emniyetli olur" diye onların yanında durdurmuştu otobüsü. Bakın ne kadar sağlıklı düşünen bir şoför... Gece yarısı bir yolcu için dururken hem o yolcuyu hem diğer yolcularını polis bulunan bir noktada durarak emniyete almak istiyor.

Yolcu ihtiyacını giderirken, polis arkadaşlar da otobüs olduğu için su istiyor, muavin da onlara su ikram ediyor. Hoş beş sonrası polis arkadaş, sen tut getir alkolmetreyi ve "üfle şuna" de. Yani bu aracı sen durdurmamışsın. Yanınıza bir sigara molası için gelen şoförle selamlaşmışsın, su istemişsin... Sonra da "hazır gelmişken bir de alkol muayenesi yapayım" demek nasıl bir duygu onu da anlamış değilim. Ama şoför rahat, kendinden emin üflüyor alkolmetreye... Ve sonuç... 0.30 promil alkol yazıyor mini ekranda... Şoför şaşkın... Diyor ki: "Arkadaş ben hayatımda hiç alkol kullanan biri değilim ki? Alkollü olup olmadığım söz konusu olsun!"

Ama polis, şoföre değil de cihaza bakıyor. "Cihazda alkol var" gösteriyor diyor. Bundan sonra şoförümüzün hayatı kayıyor... Uzun mesele... Çünkü itiraz ediyor. Hastaneye sevk ediliyor. Hastanede alkol çıkmıyor... Ama konu resmiyete intikal ettiği için ehliyet mahkeme sonrası teslim sürecine giriyor. Derken adamcağız araç kullanamıyor. Firma işine son veriyor -ki marka bir kurumun çalışanına bu kadar ilgisiz olması da eğer doğru ise ayrı bir merak konusu- Neticede bir yolcu için, güvenli yer diye durduğu ekip otosunun kendine alkolmetre üfletmesiyle o gün ekmeğinden oluyor...

EL KONULAN EHLİYETİNE KAVUŞTU
Konuyu bu köşede yazmıştık geçtiğimiz aylarda...
Hatta Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Daire Başkanlığından saygıdeğer Müdürüm Hanefi Bey de kendi açılarından detaylı bir araştırma yaptırıp bize göndermiş ve sürecin tamamen yasal çerçevede olduğunu bildirmişti.

Ne var ki bu şoför,  8 buçuk aydır şoförlük yapamıyor yani evine ekmek götüremiyordu. Dahası hiç ağzına alkol sürmeyen biri olmasına rağmen, ceza verip konuyu kapatmak yerine hakkını aramak adına mahkemeye müracaat ettiği için halk arasında pire deve yapılarak adı sarhoşa bile çıkartılmıştı. Bu açıdan çevresine karşı mahcuptu. Dahası artık firmalara müracaat ettiğinde kolaycılıkla "alkollü" olarak algılanıyordu.

Sevgili okuyucular, saygıdeğer kamuoyu ve siz değerli otobüs firmaları... Hele de bu şoförün çalıştığı o saygıdeğer firma... Bakın bu şoför, alkollü olduğu gerekçesiyle el konulan ehliyetine kavuştu... Çünkü mahkemede haklılığını ispatladı. Emirdağ Sulh Ceza Mahkemesinin 2014/56 no'lu kararında "sağlık muayenesindeki sonuçlara göre alkollü araç kullandığı değerlendirilemeyeceği anlaşılmaktadır" denilmekteydi ve uygulanan cezanın da iptaline karar verilmişti.

Adalet sekiz ay sonra gelmişti ama bu şoför sekiz ay boyunca hem maddi hem manevi ızdırap çekmiş olduğu gibi bundan sonra da mahkeme kararına rağmen kendisi "müracaat ettiğim hiçbir firma bana iş vermiyor" demekte.

Arkadaşlar... Bir insanı kaybetmek bu kadar kolay olmamalı... Bence bu şoförün daha önce şoförlük yaptığı ismi bizde mahfuz firma -ki biliyorum çok saygın ve köklü bir kuruluştur- şoförüne sahip çıkmalıdır.

FİRMANIN DA YÜZ AKI OLMUŞTUR...
Niye? "Benim şoförlerim alkol konusunda mahkemede de olsa kendini aklayacak derecede temiz ve kendinden emin kimselerden oluşmaktadır" diye... Hatta reklam bile yapabilir.
Bu çok artı bir değerdir. Bu fırsatı bir daha nereden bulacak? Bu şoför tekrar işe alınmayı bırakın aksine baş tacı edilmesi gereken bir kimsedir...

Bu aklanma ile firmasının da yüz akı olmuştur. Kendi onuru gibi firmasının da onurunu kurtarmıştır.

Niye?

Çünkü bu şoför alkollü olsaydı, siz onu işten atmış olsanız bile kamuoyunda "bir şoförünüz alkollü araç kullanırken trafik yakaladığı için onu işten atmış bir firma" olacaktınız.

Ama şimdi, "Arkadaş, benim şoförlerim alkollü araç kullanmaz... Hatta bir şoförüme trafik kontrolünde cihaza göre alkollü araç kullanıyor diye ithamda bulunuldu. Ama şoförüm alkollü araç kullanmadığında haklılığını önce sağlık raporuyla sonra da sekiz ay süren hukuk mücadelesiyle ispatladı. Biz böyle sağlam şoförlerle çalışırız" deme gururunu yaşayacaksınız.
Bence bu şoförünüze hem yolcunuzun emniyetini bu kadar düşündüğü için, hem alkol konusunda mahkemeye gidecek kadar kendinden emin olduğu için, hem de hukuk savaşını kazandığı için madalya vermelisiniz. Söz veriyorum, madalya töreninize gelecek ve sizi bu köşeden alkışlayacağım..."

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.