Dış politikadaki kırılganlık nereye?

A -
A +
Selimiye Kışlası’nın ikizi nerede biliyor musunuz?
Yemen’in başkenti Sana’da..
Osmanlı Kışlası El Ordi olarak biliniyor..
1900’lü yılların başında Osmanlının Orta Doğu ile bağlantısı kopartıldı..
Şu meşhur hepimizin bildiği Sykes-Picot anlaşması..
Osmanlı’ya ait toprakların elinden alınması demek daha doğru olur..
Sadece alınması da değil..
Osmanlı etkisinin sıfırlanması..
Yemen 1921 yılında Ankara'ya şu yazıyı yazdı:
-“Size bağlı kalmaya karar verdik.. Bizi yönetecek birisini gönderin..”
Yemen’den çekilirken 10 bin Türk’ü imkânsızlıklar sebebiyle yurda getirememişiz..
El-Ordi Kışlası’nda da ta 1930’lara kadar Türk askeri gelecek diye nöbet tutulmuş..
Yemen’de sokaklarda Türkçe konuşan insanlarla karşılaşabilirsiniz..
Benzer durum bütün Orta Doğu coğrafyası için geçerli..
Irak, Suriye, Arabistan, Körfez ülkeleri, Ürdün ve Libya..
Ne olmuş biliyor musunuz?
Tam 70 yıl sonra rahmetli Özal'ın girişimiyle Yemen’e yeniden büyükelçilik açmışız..
Konumuz tarih falan değil..
Sadece neler yaşandığını hatırlatmak istedik..
Türkiye acaba neden Doğu Akdeniz, Suriye ve Libya’da?
Somali ve Sudan’da?
 
LİBYA’DA BLOK KIRILDI MI?
 
Aaaa Yunanistan Berlin’e çağrılmamış..
İtalya, Mısır’daki toplantının sonuç bildirgesine imza atmamış..
ABD ve Almanya artık yüzde yüz Hafter’in arkasında değil..
Herhâlde Türkiye’nin eli armut toplamadı..
Bunların hiçbiri de durup dururken olmadı..
Türkiye alan açmayı sürdürüyor..
Geniş bir coğrafyada sağlam adımlarla boşlukları konsolide ederek yoluna devam ediyor..
Artık hapsedildiği o fasit dairenin içinde değil..
Orada dön babam dön, tekrar başa gel yapmıyor..
Çıkarlarının peşinde koşuyor..
Ulusal güvenlik tehditlerine karşı sıfır toleransla hareket ediyor..
Libya’da 3’üncü, 4’üncü hatta 5’inci ortak arıyor..
Sahayı ‘birilerine’ terk etmedi..
Tabii ki süreç henüz bitmiş değil..
Bilek güreşi devam ediyor..
 
BERLİN’DE NE OLDU?
 
Hafter ne Moskova ne de Berlin’de yazılı hiçbir belgeye imza atmadı..
Bu tutum aslında çok tanıdık..
Klasik Rum Kesimi davranışları..
Abilerinin sözünden çıkmıyor..
Çıkmasın da zaten..
-Türkiye uluslararası kamuoyunda farkındalık oluşturdu..
-Hafter’i baskı altına aldı..
-Kim barış, kim savaş istiyor ortaya çıktı..
-Saflar sıklaştı..
-Hafter, ABD, Almanya ve İtalya’nın kendisini kayıtsız şartsız desteklemediği gördü..
Avrupa'nın bir gözü bir taraftan da Suriye üzerinde..
Savaş demek, göç demek..
İstikrarsızlık ve terör Avrupa Birliği’nin de işine gelmez..
Önümüzde uzun ve zorlu bir süreç var..
Moskova ve Berlin’de ilerleme sağlanamadı..
Hafter’in ipini tutanlar savaş ve istikrarsızlıktan yana tavır koydular..
Aynı Suriye, Irak ve Yemen’deki gibi..
Fransa ve BAE (Abu-Dabi yönetimi) Hafter’i hem yönetiyor hem de yönlendiriyor..
Cumhurbaşkanı Erdoğan bir süredir BAE yerine Abu Dabi yönetimi ifadesini kullanıyor..
Bu önemli..
BAE 6 emîrlikten oluşuyor..
Demek ki Abu Dabi ile diğer 5 emîrlik arasında görüş birliği ortadan kalkmış..
 
AVRUPA’YA GİDEN GÖÇMEN TABİİ Kİ ARTAR
 
‘Önce hele şu algıyı bir oluşturalım, nasıl olsa gerisi gelir’ operasyonları aynen sürüyor..
Deutsche Welle’nin başlığı şuydu:
-“AB Türkiye’ye mali yardımları durdurdu”
Bunlar bayağı bayağı geride kalmışlar..
Dolar çıkacak, borsa düşecek falan sandılar..
Hiçbiri olmadı..
Sonra bir haber daha:
-“Türkiye’ye mali yardımların durdurulduğu haberleri doğru değil..”
Yahu haberi yapan zaten sensin Deutsche Welle..
Komedi gibi..
Neyse..
DW bir başka haberi de köpürtüyor:
-“2019’da Türkiye üzerinden Avrupa’ya geçen göçmen sayısı yüzde 30 arttı..”
Avrupa Birliği’nin Türkiye’ye verdiği sözleri tutması lazım..
-Vize serbestisi..
-Mali yardımlar..
AB yükümlülüklerini yerine getirmezse göçmen sayısı daha çok artar..
 
SMO LİBYA’DA MI?
 
Konuşan konuşana..
Sosyal medyada ortalık yıkılıyor..
Türkiye, Suriye Millî Ordusunu (SMO) Libya’ya göndermiş..
Arapça, Libya’ya gidiyoruz naralarının atıldığı videolar sosyal medyada köpürtülüyor..
Bunlar sakın, SMO kılığına girmiş PKK’lılar olmasın!
Wagner 2 bin 500 askeri ile orada..
BAE yönetimi Sudan, Çad ve Nijer’den askerleri toplayıp Libya’ya gönderiyor..
Mısır aynı şekilde..
Bunları bırakıp ‘SMO orada mı değil mi?’ sorusuna cevap aramak ne kadar doğru?
Kimse Türkiye’nin meydanı birilerine bırakacağını düşünmesin..
Buna monşerler ve emekli paşalar da dâhil…
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.