Herkes eğitimini aldığı işte istihdam edilsin

A -
A +

 Yetkililerin dikkatine;Bazı Eğitim fakültesi ve Fen Edebiyat Fakültesi mezunlarının çeşitli vesilelerle dile getirdikleri, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) mezunlarının 60-70 puanlarla atandıklarına dair söylemler kesinlikle gerçek dışıdır. Bu gerçek dışı söylemler ÖSYM verileriyle her şekilde ispatlıdır.

Şöyle ki; 2012 yılında yapılan KPSS'ye göre Haziran ve Kasım dönemleri olmak üzere, 2012-2014 yılları arasında 4 atama yapılmaktadır. 2012 Kasım atamalarında İİBF mezunlarına 722 kadro verilmiştir ve taban 87-88 puanlarda kalmıştır. Sadece Siirt, Şırnak, Hakkari gibi illerdeki üniversite kadrolarında; ki bu kadrolar çakılı kadrolar olduğu halde ancak 86 puanlarla birkaç kişi atanabilmiştir. 2013 Haziran atamalarında ise İİBF'ye 1781 kadro verilmiştir ve bu atama döneminde de taban 84-85 puanlarda kalmıştır.. Yine Hakkari, Şırnak, Tunceli gibi illere tek tük 82-83 puanlarla atananlar olmuştur. Bu atamalar istenildiği takdirde ÖSYM verileriyle sunulabilir.
Kaldı ki en basit ifadeyle, KPSS'nin yapılma mantığı, her bölüm mezununun kendi bölümdaşlarıyla yarışarak, bölümlerinin gerektirdiği kadrolarda çalışabilme yarışıdır. Yani bir sınıf öğretmenliği mezunu, kendi alanına atanabilmek için aynı bölüm mezunlarıyla yarışıp atanmaya hak kazanır, ya da bir hemşirelik mezunu aynı bölüm mezunlarıyla yarışarak hemşire olabilmek için yarışır. Örnek verilecek olursa, bir hemşirelik bölümü mezununun atanabilmesi için KPSS'ye girmiş olması yeterlidir, puanı kaç olursa olsun. Bu kadro bu kişinin hakkıdır, çünkü bu kişi hemşirelik eğitimi almıştır. Bu bağlamda bakıldığında da, maliye bölümü mezunu birisinin maliye kadrolarına 80 puanla atanabilmesi en tabii hakkıdır. Bunu sorgulamak yanlıştır. Çünkü eğitimini almıştır. Buradan yola çıkan bir biyoloji mezununun, neden ben maliye kadrolarında 90 puanla çalışamıyorum demesi son derece mantıksız bir yaklaşımdır.
Ülkemizde Fen Edebiyat Fakültesi mezunlarının yüzde 50'si Pedagojik Formasyon eğitimi alarak öğretmenlik hakkı kazanmaktadırlar. Öğretmen alımlarının yüzde 40-50'sini zaten Fen Edebiyat Fakültesi mezunları oluşturmaktadır. Yine ÖSYM verileriyle sabittir ki öğretmenlere her yıl ortalama 50 bin kadro verilmektedir. Bu kadroların oluşturduğu taban puanlar incelendiğinde bir çok öğretmenlik atamalarında (Beden Eğitimi Öğretmenliği, Okul Öncesi Öğretmenliği, Sınıf Öğretmenliği vb.) taban puanlarının 55-67-73 puanlarda olduğu ÖSYM verileriyle sabittir.
Eğitim ve Fen Edebiyat Fakültesi mezunlarının her yıl aldıkları 50 bin kadrodan geriye kalan atanamayanları, madem öğretmenliğe atanamıyorum bari memur olayım mantığıyla kurumlardan kadro açmalarını talep etmektedirler..
Şimdi asıl olan nokta şudur; Biz Fizik, Kimya, Tarih, Biyoloji vb. bölüm mezunu arkadaşlarımızın aldığı eğitime saygı duyuyoruz ama bu arkadaşlarımız bu bölümleri okurken şu an talep ettikleri VHKİ, Ambar Memuru, Bilgisayar İşletmeni gibi kadrolarda istihdam olmak için mi okudular? Liseyi bitirip de üniversite tercihi yaparlarken, sonunu bilerek yazdıkları bölümlerde istihdam problemi olduğunu biliyorlardı ve bilerek bu fakülteleri sırf 4 yıllık mezunu olma adına yazdılar..
Eğer her hangi bir lisans mezunu, bu tür kadrolarda çalışmak için okuduysa, o zaman ÖSYM-YÖK bu bölüm farklılıklarını ortadan kaldırsın ve bütün fakülteleri bir fakülte ve bir bölüm adı altında toplasın..
İİBF'nin tek bir bölüm gibi düşünülerek, çok kadro verildiği algısı oluşturulmaktadır. Oysa İİBF'lerin içinde barındırdığı bölümlere bakacak olursak; İşletme, İktisat, Kamu yönetimi, Maliye, Uluslararası İlişkiler, Çalışma Ekonomisi, Ekonometri, Muhasebe ve Finans, vb. 350 bin mezunu olan  bölümlerdir.
Herkesin eğitimini aldığı alan içerisinde çalışması gerekliliği ve inancıyla kurumlarınıza memur alınırken tercih etmeniz gereken kodlar konusunda elinizi vicdanınıza koyarak, liyakat ve gereklilik çerçevesinde karar vermenizi talep ediyoruz.
İİBF mezunlarıYetkililerin dikkatine;Bazı Eğitim fakültesi ve Fen Edebiyat Fakültesi mezunlarının çeşitli vesilelerle dile getirdikleri, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) mezunlarının 60-70 puanlarla atandıklarına dair söylemler kesinlikle gerçek dışıdır. Bu gerçek dışı söylemler ÖSYM verileriyle her şekilde ispatlıdır.
Şöyle ki; 2012 yılında yapılan KPSS'ye göre Haziran ve Kasım dönemleri olmak üzere, 2012-2014 yılları arasında 4 atama yapılmaktadır. 2012 Kasım atamalarında İİBF mezunlarına 722 kadro verilmiştir ve taban 87-88 puanlarda kalmıştır. Sadece Siirt, Şırnak, Hakkari gibi illerdeki üniversite kadrolarında; ki bu kadrolar çakılı kadrolar olduğu halde ancak 86 puanlarla birkaç kişi atanabilmiştir. 2013 Haziran atamalarında ise İİBF'ye 1781 kadro verilmiştir ve bu atama döneminde de taban 84-85 puanlarda kalmıştır.. Yine Hakkari, Şırnak, Tunceli gibi illere tek tük 82-83 puanlarla atananlar olmuştur. Bu atamalar istenildiği takdirde ÖSYM verileriyle sunulabilir.
Kaldı ki en basit ifadeyle, KPSS'nin yapılma mantığı, her bölüm mezununun kendi bölümdaşlarıyla yarışarak, bölümlerinin gerektirdiği kadrolarda çalışabilme yarışıdır. Yani bir sınıf öğretmenliği mezunu, kendi alanına atanabilmek için aynı bölüm mezunlarıyla yarışıp atanmaya hak kazanır, ya da bir hemşirelik mezunu aynı bölüm mezunlarıyla yarışarak hemşire olabilmek için yarışır. Örnek verilecek olursa, bir hemşirelik bölümü mezununun atanabilmesi için KPSS'ye girmiş olması yeterlidir, puanı kaç olursa olsun. Bu kadro bu kişinin hakkıdır, çünkü bu kişi hemşirelik eğitimi almıştır. Bu bağlamda bakıldığında da, maliye bölümü mezunu birisinin maliye kadrolarına 80 puanla atanabilmesi en tabii hakkıdır. Bunu sorgulamak yanlıştır. Çünkü eğitimini almıştır. Buradan yola çıkan bir biyoloji mezununun, neden ben maliye kadrolarında 90 puanla çalışamıyorum demesi son derece mantıksız bir yaklaşımdır.
Ülkemizde Fen Edebiyat Fakültesi mezunlarının yüzde 50'si Pedagojik Formasyon eğitimi alarak öğretmenlik hakkı kazanmaktadırlar. Öğretmen alımlarının yüzde 40-50'sini zaten Fen Edebiyat Fakültesi mezunları oluşturmaktadır. Yine ÖSYM verileriyle sabittir ki öğretmenlere her yıl ortalama 50 bin kadro verilmektedir. Bu kadroların oluşturduğu taban puanlar incelendiğinde bir çok öğretmenlik atamalarında (Beden Eğitimi Öğretmenliği, Okul Öncesi Öğretmenliği, Sınıf Öğretmenliği vb.) taban puanlarının 55-67-73 puanlarda olduğu ÖSYM verileriyle sabittir.
Eğitim ve Fen Edebiyat Fakültesi mezunlarının her yıl aldıkları 50 bin kadrodan geriye kalan atanamayanları, madem öğretmenliğe atanamıyorum bari memur olayım mantığıyla kurumlardan kadro açmalarını talep etmektedirler..
Şimdi asıl olan nokta şudur; Biz Fizik, Kimya, Tarih, Biyoloji vb. bölüm mezunu arkadaşlarımızın aldığı eğitime saygı duyuyoruz ama bu arkadaşlarımız bu bölümleri okurken şu an talep ettikleri VHKİ, Ambar Memuru, Bilgisayar İşletmeni gibi kadrolarda istihdam olmak için mi okudular? Liseyi bitirip de üniversite tercihi yaparlarken, sonunu bilerek yazdıkları bölümlerde istihdam problemi olduğunu biliyorlardı ve bilerek bu fakülteleri sırf 4 yıllık mezunu olma adına yazdılar..
Eğer her hangi bir lisans mezunu, bu tür kadrolarda çalışmak için okuduysa, o zaman ÖSYM-YÖK bu bölüm farklılıklarını ortadan kaldırsın ve bütün fakülteleri bir fakülte ve bir bölüm adı altında toplasın..
İİBF'nin tek bir bölüm gibi düşünülerek, çok kadro verildiği algısı oluşturulmaktadır. Oysa İİBF'lerin içinde barındırdığı bölümlere bakacak olursak; İşletme, İktisat, Kamu yönetimi, Maliye, Uluslararası İlişkiler, Çalışma Ekonomisi, Ekonometri, Muhasebe ve Finans, vb. 350 bin mezunu olan  bölümlerdir.
Herkesin eğitimini aldığı alan içerisinde çalışması gerekliliği ve inancıyla kurumlarınıza memur alınırken tercih etmeniz gereken kodlar konusunda elinizi vicdanınıza koyarak, liyakat ve gereklilik çerçevesinde karar vermenizi talep ediyoruz.
İİBF mezunlarıYetkililerin dikkatine;Bazı Eğitim fakültesi ve Fen Edebiyat Fakültesi mezunlarının çeşitli vesilelerle dile getirdikleri, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) mezunlarının 60-70 puanlarla atandıklarına dair söylemler kesinlikle gerçek dışıdır. Bu gerçek dışı söylemler ÖSYM verileriyle her şekilde ispatlıdır.
Şöyle ki; 2012 yılında yapılan KPSS'ye göre Haziran ve Kasım dönemleri olmak üzere, 2012-2014 yılları arasında 4 atama yapılmaktadır. 2012 Kasım atamalarında İİBF mezunlarına 722 kadro verilmiştir ve taban 87-88 puanlarda kalmıştır. Sadece Siirt, Şırnak, Hakkari gibi illerdeki üniversite kadrolarında; ki bu kadrolar çakılı kadrolar olduğu halde ancak 86 puanlarla birkaç kişi atanabilmiştir. 2013 Haziran atamalarında ise İİBF'ye 1781 kadro verilmiştir ve bu atama döneminde de taban 84-85 puanlarda kalmıştır.. Yine Hakkari, Şırnak, Tunceli gibi illere tek tük 82-83 puanlarla atananlar olmuştur. Bu atamalar istenildiği takdirde ÖSYM verileriyle sunulabilir.
Kaldı ki en basit ifadeyle, KPSS'nin yapılma mantığı, her bölüm mezununun kendi bölümdaşlarıyla yarışarak, bölümlerinin gerektirdiği kadrolarda çalışabilme yarışıdır. Yani bir sınıf öğretmenliği mezunu, kendi alanına atanabilmek için aynı bölüm mezunlarıyla yarışıp atanmaya hak kazanır, ya da bir hemşirelik mezunu aynı bölüm mezunlarıyla yarışarak hemşire olabilmek için yarışır. Örnek verilecek olursa, bir hemşirelik bölümü mezununun atanabilmesi için KPSS'ye girmiş olması yeterlidir, puanı kaç olursa olsun. Bu kadro bu kişinin hakkıdır, çünkü bu kişi hemşirelik eğitimi almıştır. Bu bağlamda bakıldığında da, maliye bölümü mezunu birisinin maliye kadrolarına 80 puanla atanabilmesi en tabii hakkıdır. Bunu sorgulamak yanlıştır. Çünkü eğitimini almıştır. Buradan yola çıkan bir biyoloji mezununun, neden ben maliye kadrolarında 90 puanla çalışamıyorum demesi son derece mantıksız bir yaklaşımdır.
Ülkemizde Fen Edebiyat Fakültesi mezunlarının yüzde 50'si Pedagojik Formasyon eğitimi alarak öğretmenlik hakkı kazanmaktadırlar. Öğretmen alımlarının yüzde 40-50'sini zaten Fen Edebiyat Fakültesi mezunları oluşturmaktadır. Yine ÖSYM verileriyle sabittir ki öğretmenlere her yıl ortalama 50 bin kadro verilmektedir. Bu kadroların oluşturduğu taban puanlar incelendiğinde bir çok öğretmenlik atamalarında (Beden Eğitimi Öğretmenliği, Okul Öncesi Öğretmenliği, Sınıf Öğretmenliği vb.) taban puanlarının 55-67-73 puanlarda olduğu ÖSYM verileriyle sabittir.
Eğitim ve Fen Edebiyat Fakültesi mezunlarının her yıl aldıkları 50 bin kadrodan geriye kalan atanamayanları, madem öğretmenliğe atanamıyorum bari memur olayım mantığıyla kurumlardan kadro açmalarını talep etmektedirler..
Şimdi asıl olan nokta şudur; Biz Fizik, Kimya, Tarih, Biyoloji vb. bölüm mezunu arkadaşlarımızın aldığı eğitime saygı duyuyoruz ama bu arkadaşlarımız bu bölümleri okurken şu an talep ettikleri VHKİ, Ambar Memuru, Bilgisayar İşletmeni gibi kadrolarda istihdam olmak için mi okudular? Liseyi bitirip de üniversite tercihi yaparlarken, sonunu bilerek yazdıkları bölümlerde istihdam problemi olduğunu biliyorlardı ve bilerek bu fakülteleri sırf 4 yıllık mezunu olma adına yazdılar..
Eğer her hangi bir lisans mezunu, bu tür kadrolarda çalışmak için okuduysa, o zaman ÖSYM-YÖK bu bölüm farklılıklarını ortadan kaldırsın ve bütün fakülteleri bir fakülte ve bir bölüm adı altında toplasın..
İİBF'nin tek bir bölüm gibi düşünülerek, çok kadro verildiği algısı oluşturulmaktadır. Oysa İİBF'lerin içinde barındırdığı bölümlere bakacak olursak; İşletme, İktisat, Kamu yönetimi, Maliye, Uluslararası İlişkiler, Çalışma Ekonomisi, Ekonometri, Muhasebe ve Finans, vb. 350 bin mezunu olan  bölümlerdir.
Herkesin eğitimini aldığı alan içerisinde çalışması gerekliliği ve inancıyla kurumlarınıza memur alınırken tercih etmeniz gereken kodlar konusunda elinizi vicdanınıza koyarak, liyakat ve gereklilik çerçevesinde karar vermenizi talep ediyoruz.
İİBF mezunları
Şöyle ki; 2012 yılında yapılan KPSS'ye göre Haziran ve Kasım dönemleri olmak üzere, 2012-2014 yılları arasında 4 atama yapılmaktadır. 2012 Kasım atamalarında İİBF mezunlarına 722 kadro verilmiştir ve taban 87-88 puanlarda kalmıştır. Sadece Siirt, Şırnak, Hakkari gibi illerdeki üniversite kadrolarında; ki bu kadrolar çakılı kadrolar olduğu halde ancak 86 puanlarla birkaç kişi atanabilmiştir. 2013 Haziran atamalarında ise İİBF'ye 1781 kadro verilmiştir ve bu atama döneminde de taban 84-85 puanlarda kalmıştır.. Yine Hakkari, Şırnak, Tunceli gibi illere tek tük 82-83 puanlarla atananlar olmuştur. Bu atamalar istenildiği takdirde ÖSYM verileriyle sunulabilir.
Kaldı ki en basit ifadeyle, KPSS'nin yapılma mantığı, her bölüm mezununun kendi bölümdaşlarıyla yarışarak, bölümlerinin gerektirdiği kadrolarda çalışabilme yarışıdır. Yani bir sınıf öğretmenliği mezunu, kendi alanına atanabilmek için aynı bölüm mezunlarıyla yarışıp atanmaya hak kazanır, ya da bir hemşirelik mezunu aynı bölüm mezunlarıyla yarışarak hemşire olabilmek için yarışır. Örnek verilecek olursa, bir hemşirelik bölümü mezununun atanabilmesi için KPSS'ye girmiş olması yeterlidir, puanı kaç olursa olsun. Bu kadro bu kişinin hakkıdır, çünkü bu kişi hemşirelik eğitimi almıştır. Bu bağlamda bakıldığında da, maliye bölümü mezunu birisinin maliye kadrolarına 80 puanla atanabilmesi en tabii hakkıdır. Bunu sorgulamak yanlıştır. Çünkü eğitimini almıştır. Buradan yola çıkan bir biyoloji mezununun, neden ben maliye kadrolarında 90 puanla çalışamıyorum demesi son derece mantıksız bir yaklaşımdır.
Ülkemizde Fen Edebiyat Fakültesi mezunlarının yüzde 50'si Pedagojik Formasyon eğitimi alarak öğretmenlik hakkı kazanmaktadırlar. Öğretmen alımlarının yüzde 40-50'sini zaten Fen Edebiyat Fakültesi mezunları oluşturmaktadır. Yine ÖSYM verileriyle sabittir ki öğretmenlere her yıl ortalama 50 bin kadro verilmektedir. Bu kadroların oluşturduğu taban puanlar incelendiğinde bir çok öğretmenlik atamalarında (Beden Eğitimi Öğretmenliği, Okul Öncesi Öğretmenliği, Sınıf Öğretmenliği vb.) taban puanlarının 55-67-73 puanlarda olduğu ÖSYM verileriyle sabittir.
Eğitim ve Fen Edebiyat Fakültesi mezunlarının her yıl aldıkları 50 bin kadrodan geriye kalan atanamayanları, madem öğretmenliğe atanamıyorum bari memur olayım mantığıyla kurumlardan kadro açmalarını talep etmektedirler..
Şimdi asıl olan nokta şudur; Biz Fizik, Kimya, Tarih, Biyoloji vb. bölüm mezunu arkadaşlarımızın aldığı eğitime saygı duyuyoruz ama bu arkadaşlarımız bu bölümleri okurken şu an talep ettikleri VHKİ, Ambar Memuru, Bilgisayar İşletmeni gibi kadrolarda istihdam olmak için mi okudular? Liseyi bitirip de üniversite tercihi yaparlarken, sonunu bilerek yazdıkları bölümlerde istihdam problemi olduğunu biliyorlardı ve bilerek bu fakülteleri sırf 4 yıllık mezunu olma adına yazdılar..
Eğer her hangi bir lisans mezunu, bu tür kadrolarda çalışmak için okuduysa, o zaman ÖSYM-YÖK bu bölüm farklılıklarını ortadan kaldırsın ve bütün fakülteleri bir fakülte ve bir bölüm adı altında toplasın..
İİBF'nin tek bir bölüm gibi düşünülerek, çok kadro verildiği algısı oluşturulmaktadır. Oysa İİBF'lerin içinde barındırdığı bölümlere bakacak olursak; İşletme, İktisat, Kamu yönetimi, Maliye, Uluslararası İlişkiler, Çalışma Ekonomisi, Ekonometri, Muhasebe ve Finans, vb. 350 bin mezunu olan  bölümlerdir.
Herkesin eğitimini aldığı alan içerisinde çalışması gerekliliği ve inancıyla kurumlarınıza memur alınırken tercih etmeniz gereken kodlar konusunda elinizi vicdanınıza koyarak, liyakat ve gereklilik çerçevesinde karar vermenizi talep ediyoruz.
İİBF mezunları
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.