Adana’daki petrol nasıl çıktı?

A -
A +
Şimdi size hepimizin zaman zaman kullandığı ve halk arasında yaygın olan bir kanıyı birkaç cümle ile özetlemek istiyorum:
“Aslında Türkiye'de petrol var. Komşularımızda olan petrol bizde neden olmasın… Ama birileri kuyuları açıyor, petrol varsa bile bilgiyi alıp, burada petrol yok diyerek kapatıyor.”
 
Cümlelere ekleme yapabilirsiniz… Ama özetle halk arasında bu görüş yaygın olarak dile getirilir. Biliyoruz da şimdi bunu neden yazdın diye soranlar olabilir… Anlatalım… Daha doğrusu Adana’da bulunan petrol olayı ile ilgili sevgili meslektaşımız Mehmet Uluğtürkan’ın anlattıklarını aktaralım:
“Tam 22 yıl önce Ceyhan’ın Soysalı köyünde çiftçi Hacı Mahmut Buhur, tarlasını suya kavuşturmak için bir kuyu açtırdı. Su, 200 metre derinlikten çıktı. Buhur’un çocukları gece tarlalarını suladılar. Tarlaya gündüz geldiklerinde toprakta siyah birikintiler vardı. Petrol olduğunu düşündüler.”
 
Ve Mahmut Buhur ve çocukları o gün bugün durumu onlarca defa yetkililere aktarırlar. Bu arada ilginç olaylar oldu. Bir örnek verelim:
-TPAO yetkilileri 200 metreden çıkan petrole kuşkuyla bakar. Ve BOTAŞ’ın boru hattından sızıntı olabilir değerlendirmesi yapar.
 
Ama Mahmut Buhur’un oğlu İrfan Buhur, Ankara’da çalışmanın avantajı ile işin peşini bırakmaz. Dönemin Enerji Bakanı
Cumhur Ersümer’e kadar ulaşır. Her defasında iş ilgili kurumlara aktarılır ve sonuç alınamaz...
 
Sonra AK Parti tek başına iktidara gelir... İrfan Buhur, Enerji Bakanlığı görüşmelerinde ısrarcı olur. Dönemin Enerji Bakanı Taner Yıldız bizzat talimat verir. Ama arama mevcut yerin üç kilometre uzağında yapılır ve sonuç yine alınamaz...
Ama Buhur kardeşler inatçıdır, vazgeçmezler. Sonunda bir yol bulup Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ulaşırlar. Ve Erdoğan talimat verir. Soysalı bölgesinde çalışmalar hızlanır. Bölgede açılan ‘Çukurova 1’ ve ‘Çukurova 2’ adlı kuyulardan petrol çıkar. Ve günlük 120 varil petrol işlenmek üzere Adıyaman’a gider.
 
Mehmet Uluğtürkan’ın anlattığı hikâyeyi özetledik. Soru bir, Buhur kardeşler bu kadar inatçı olmasaydı… Soru iki, konu Cumhurbaşkanı Erdoğan’a iletilemeseydi ve talimat vermeseydi… Sizce bu petrol çıkar mıydı?.. Ve son soru… Biraz önce aktardığımız halk arasındaki dolaşan bilginin doğruluğu konusunda şüpheniz varsa bir kere daha düşünmeniz gerekmez mi?
 
 
İzmir’den çıktı "dünyanın Yaşar’ı" olmaya koşuyor...
 
İzmir’deyiz… Bölgenin önde gelen iş insanlarının neredeyse tamamı ile birlikteyiz. Sahnede iki şık kadın var…
Lüksemburg Ankara Büyükelçisi Angèle Da Cruz ve Lüksemburg İzmir ve Ege Bölgesi Fahri Konsolosu Feyhan Yaşar…
Büyükelçi Angèle Da Cruz ülkesi için çok özel insanlara verilen bir nişanı Feyhan Yaşar’a takdim ediyor. Ve Feyhan Yaşar’ın bu başarısı İhlas Medya’nın ekonomi dünyasının nabzını tutan dergisi Türkiye’de İş Dünyası’nda kapak olduğu bu sayıya denk geliyor.
Adana’daki petrol nasıl çıktı?
 
Ve o gecede Feyhan Yaşar'ın başında bulunduğu Yaşar Grubu konuşuluyor. Grubun İcra Başkanı Mehmet Aktaş her zamanki inceliği ile herkesle tek tek ilgileniyor. Selamlaşıyoruz. Ve Selçuk Yaşar’ın başlattığı adımların geldiği noktayı soruyoruz…
 
Anlatıyor:
“Grubun temelleri Durmuş Yaşar 1927 yılında İzmir Şeritçiler Çarşısı’nda denizcilik malzemeleri ve boya satışı yaparak atıyor. Sonra Selçuk Yaşar hep ilklere imza atarak bugünlere geliyor. Ve ilklerden bazıları şöyle:
. İlk Matbaa Mürekkepleri Üretimi-1968
. İlk Özel Sektör Süt Fabrikası, Pınar Süt-1973
. İlk 1100 Yataklı Tatil Köyü, Çesme Altın Yunus-1974
. İlk Özel Sektör Kâğıt Fabrikası, Viking Kâğıt-1982
. İlk Geri Dönüşümsüz Ambalajda Kaynak Suyu Şişelemesi, Pınar Su-1984
. İlk Kültür Balığı Tesisi, Pınar Deniz-1985
. İlk Özel Sektör Entegre Et Tesisi, Pınar Et-1985
Adana’daki petrol nasıl çıktı?
 
Burada durup tarım ve hayvancılıkla ilgili bizim de yerinde gördüğümüz çalışmalardaki son gelişmeleri merak ettiğimizi belirtiyoruz. Mehmet Aktaş o gün atılan adımların bugün geldiği noktayı aktarıyor ve devam ediyor:
“1987 yılında Türkiye’nin ilk balık yemi üretim tesisini kuran, 1996 yılında temizlik kâğıtları sektörüne giren topluluk, yumurtadan raftaki paketlenmiş nihai ürüne kadar tüm değer zincirini kapsayan Türkiye’nin ilk entegre hindi tesisini de 1997 yılında kurdu. Bütün bunlar Türkiye’de ilkti. Entegre olmak önemliydi. Balık varsa yem de olmalıydı. Hep birbirini tamamlayan ilklere imza atıldı. Biz tarım ve hayvancılığı her zaman çok önemsedik. Bugün gelinen noktada ne kadar haklı olduğumuz ortaya çıktı.”
Adana’daki petrol nasıl çıktı?
 
Geçtiğimiz yıllarda İzmir’de düzenlediğimiz Küresel Isınma Kurultayı’nda Mehmet Aktaş moderatörlük yapmıştı. O günlerde enerjinin önemine dikkat çekmişti. Şimdilerde topluluk şirketlerine kesintisiz enerji sağlamak amacıyla enerji sektörüne yatırım yapıyor. Bu arada hemen hatırlatalım peynirde Orta Doğu’da artık bölgesel marka hâline geldi.
 
Ve bugün, 4’ü Türkiye'nin ilk 500 büyüğü arasında yer alan 21 şirketi, 25 fabrika ve tesisi, 7 bin 500 kişiye sağladığı iş imkânı, bini aşkın bayii ve tüm faaliyetleri ile ulaştığı 200 bin satış noktası ile Türkiye ekonomisinin önemli aktörlerinden biri olarak dünya markası olmanın arayışı içinde.
 
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.